15.BÖLÜM

182 22 2
                                    


İncinip incinmeyeceğine dair tercih yapma şansın yok, ama seni kimin incitebileceğini seçebilirsin. (John Green-Aynı Yıldızın Altında)

MultiMedia: Ecrin

Yeni okula başlayalı beş gün olmuştu. Hayatım gerçekten harikaydı. Yankı'yla çok iyi anlaşıyorduk ve Ecrin'le de oldukça yakınlaşmıştık. Bugün Duygu ve Direnç'le de tanışacaktım. Okulun yakınlarındaki bir kafede buluşma kararı almıştık. Biz Ecrin'le okul çıkışı geçecektik kızlarsa bizi orada bekleyeceklerdi. Gün boyu çok heyecanlıydım. Ya kızlar beni sevmezse diye çok tedirgindim.Çıkış zili çalınca Ecrin'le sınıftan çıktık. Adem abiye gidip servisle gelmeyeceğimizi söyledim. Henüz genç olduğundan herkes ona abi diyordu. Gerçekten de bizlere abi gibi davranırdı.

Servisten ayrılıp Ecrin'in yanına döndüğümde telefonla konuşuyordu. Emin olamadım, Duygu'yla konuşuyordu sanırım. Telefonu kapatıp bana döndü.

"Arda da geliyormuş."

"Arda mı?"

"O ikisi sevgili ya, üç haftadır da görüşemiyorlardı. Duygu tatilden dönünce Arda hemen buluşmak istemiş. Duygu da bizimle buluşacağını söylemiş ama Arda'yı da görmek istiyormuş."

"Kısa kesip sadede gelsen."

"Arda da geliyor. Ve tek erkek olmamak için arkadaşlarını da çağıracak."

"Arkadaşları derken?"

"Deniz, Burak, Kerem, Berkay."

"Deniz şu ceza alan çocuk mu?"

"Evet O."

''Senin için bir sıkıntı olur mu? Gelseler?''

"Ah, hayır tabi. Sorun olmaz, sonuçta burda yeni kız benim."

"Kendini öyle görme. Şahsen ben seni çok sevdim. Yankı'da sevmiş gibi duruyor. Gerçi o her kızı sever ama her neyse."

"Nasıl yani? Her kız derken?"

"Yankı okulun playboyu gibidir, anlarsın ya. Ama Deniz hep daha baskındır. O yüzden Yankı Deniz'i sevmez."

Sohbet ederken kafeye doğru yürümeye başlamıştık. Bir yandan Ecrin'i dinlerken bir yandan annemlere arkadaşlarımla tanışmak temalı bir mesaj attım.

"Geçen günkü kavgaları da mı kız meselesi içindi?"

"Sanmıyorum. Yankı hep Deniz'in üstüne gelir ama Deniz umursamaz. Bugün Deniz ilk defa Yankı'yla yumruk yumruğa kavga etti."

"Disipline gitmiş. Yankı yalan söylemiş."

"Evet, duydum. Aslında haksız olan Yankı ama artık nasıl bir yalan söylediyse Deniz ceza aldı. 5 gündür okula gelmeme sebebi de o zaten."

Yolda konuşa konuşa geldiğimiz için zaman çabucak geçmişti. Kafeye geldiğimizde Duygu ve Direnç olduğunu düşündüğüm iki kız gülümseyerek bize el sallıyordu. İnsanlara olan soğuk davranışlarımı biraz olsun kenara koyarak hafifçe gülümsedim. Masaya geldiğimizde ikisi de ayaklanmıştı ve sanki yıllardır dostuz gibi sarılmışlardı.

"Merhaba! Sen Mila olmalısın, ben Duygu."

"Ben de Direnç." dedi diğer kız gülümseyerek. Nasıl bir gamzesi vardı o kızın öyle. İkiside sıcakkanlı gibi duruyordu. İçten bir şekilde gülümsedim.

"Tanıştığımıza memnun oldum."

Duygu uzun sarı saçlarının yanı sıra, yeşile yakın ela gözlü, uzun boylu bir kızdı. Biraz iri yarıydı ama bu onda hiç bir şekilde abes durmuyor, aksine manken gibi bir hava katıyordu.Direnç'in genleri anlaşılan her türlü baskındı. Esmere yakın buğday teninin yanında, uzun ve dalgalı siyah saçları omuzlarına dökülüyordu. Yüz hatları o kadar düzgündü ki, hele o gamzesi... Ecrin'den de Duygu'dan da daha güzel olduğu kaçınılmaz bir gerçekti. Zaten Ecrin'in dikkat çekici özelliği mavi gözleri ve aşırı bebeksi suratıydı.Tanrım! Bu kızların yanında o kadar sönük kalıyordum ki... Üçü de bir modellik ajansına gitse havada karada seçilirlerdi.

DALGAKIRANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin