DİVANE GELİN (BERDEL)

29.ÇARESİZLİK

Merhaba canlarım ciğerlerim!

Bizz geldikkkkk

Hoş geldik mi?

Lafı uzatmadan sizi bölüme uğurlayacağım ama bize oy vermeyi yorum yapmayı unutmayın lütfen emeğimin karşılığı olarak görüyorum bunu....

Okuyucumuz çok ama oy verenimiz yorum yapanımız yok 😞

Neyse, ben size güveniyorum.

Ve seviyorum ❤️

Yıldıza dokundun mu?

Şimdi.

Keyifli Okumalar....

*

Sara Dila Koroğlu'ndan...

Aşk önce etrafımızda bir rüzgardı. Hafif haif esen, varlığı ile yokluğu belli bir esinti...
Sonra yabancı gözlerinde tanıdık bir şeyler keşfettim. Aşk etrafımızda hızla döndü, kokusunu duyduk, tenimizde hissettik o güçlü akımı.Zaman geçti aşk artık ikimizin de karşı koyamayacağı aldığını götüren ve asla geri vermeyen bir fırtına oldu.

Fırtınaya kapıldık.
Aşka kapıldık.
Birbirimize takıldık.

"Geçti."dedi Bahoz dudaklarıma kısa bir öpücük daha kondurduktan hemen sonra."Güvendesin mavi göz."

"Beni kurtardın."diye fısıldadım."Bu kez yetiştin."

Dudaklarının sıcaklığı henüz dudaklarımdan silinmemişken"Ulan,"diye fısıldadı."Ulan içimin baharı, ulan kalbimin sevdası, sen beni delirtmeye mi çalışıyorsun?"Gözlerinde şimşekler çaktı."Ölürüm sana ben."

"Yaşa,"dedim hızlıca."Bahoz bana ölme, bana yaşa.Bir bana, bir benim için."

"Bir sana yaşıyorum,"dedi sesinden saçılan güller yüzümde kırmızı izler bırakırken."Bir senin için."

Askerlerin botlarının ezdiği taşların çıtırtısına karışan hıçkırık sesini işittim.Yasemin hala ağlıyordu.Çok korkmuştu.Kardeşim"Güzelim,"diye saçlarını okşuyor onu sakinleştirmeye çalışıyordu."Geçti ben buradayım."

"Onlar evli... Onlar evli kızamazsın, onlar evli..."

Ablam.
Onlardan soyutlansak da varlıkları hala daha buradaydı ve sanırım tüm bu olanlardan sonra yaşanan bu ana şahit olmaları epey garipti.Bu kurtulmanın verdiği sevinçle yapılmış bir şey değildi ya da yaşadığım ö kötü şeyden kaçmak için bir boşluk... Bu tamamen ona olan aşkımın artık içimden avuçlarımdan taşmasıydı. Ona tutunmak istemekti, onu yaşamak.

Ben Kürşat'ı görmüştüm.
Yitirdiği aklından kalan kırıntıların ona oynadığı oyunları, kalbindeki eksikliği....Onun öldüğünü gördüm ben.O an sadece Bahoz'a tutunmak, yalandan dolandan uzak, istediği ve istediğim için onu sevmek istedim.Açıklaması buydu.

"Şu an Yaprak Dökümü Hayriye gibi hissediyorum."Ablam çığlık attı."Ayrılsanıza ulan!"

Dünyaya döndük.Ona bakmadımi utandım ama ablam bana doğru hızla gelerek kollarını etrafıma sardı.Ona sarılmak, gördüğümüz şiddeti unutturmadı ama artık güvende olduğumu bir kez daha hissettirdi."Ablam,"dedi bana içinden içi sökülür gibi."Kuzum iyi misin?"
"İyiyim abla,"diye konuştum.
"Gözlerinizdeki yaşı silin,"diye konuştu ve gülümsedi."Biz iyiyiz, geçti."
Eniştem ablamın elinden tuttuğunda gözlerinden dökülen her şey aşktan ibaretti.Bunu görmüştüm."Karım,"dedi tek nefeste."O orospu çocuğu sana ne yaptı?"

Gözlerinden yaşlar akan ablam başını iki yana salladı."Geçti. Yaptığı yanına kar kalmadı geçti Murat. Sen geldin, geçti."

"Geç kaldım,"dedi eniştem utançtan yerin dibine girer gibi."Geç kaldım sana."Ablamın güzel yüzünü avuçları arasına aldı."Küsme bana, geç kaldım."

"Kalbimi al senin olsun, ne küsmesi kocam."dedi ablam.Sarıldı enişteme."Ben sadece kızlar için korktum."

"Öyle mi?"dedi eniştem ufak bir kız çocuğuyla konuşuyormuş gibi ince naif bir tonlamayla."Korkmadın mı hiç?"

"Hiç."Başını iki yana salladı."Ben asker karısıyım, korkmam."

Eniştem gururla gülümserken ablamın saçlarını öptü."Dişi kurdum benim."
Bahoz bir adım gerimde, arkamda duruyordu. Durmadan ağlayan kardeşine doğru yürüdüğünü gördüğümde Yasemin abisine sarılmak için Ahmet'in kollarından çıkmıştı ki biri önüne görünmez bir engel koymuş da sanki ona takılmış gibi aniden durdu.Gözlerindeki yaş kesildi ve donuk bakışları abisinin bakışlarına takılı kaldı.
Beşimiz de endişeli gözlerle Yasemin'e bakarken elleri iki yana açıldı ve titreyerek ayaklarına baktı.
"Yasemin,"dedi Ahmet kısılan sesiyle."Bacakların..."
Yasemin ağır ağır kırpıştırdığı gözlerini abisinden söküp bacaklarına dikti."A-abi."

"Güzelim?"

Kalbim korkuyla kasıldı.Hayır hayır...
Bacakları... Bacaklarında iki uzun yol çizen kan...