DİVANE GELİN (BERDEL)

30.BAĞIŞLANMAK

Herkese hayırlı bayramlar canlarım ciğerlerim.

Nasılsınız?

Bayram nasıl geçiyor?

(Unutmayın gıcık baba tarafı istediğini konuşabilir biz takmadan devam ediyoruz💃)

Ayrıca çocuk ne zaman?

İş ne zaman ?

Ne zaman atanıyorsun?

Notların nasıl?

Tüm bu soruları cart ve curt olarak duyuyor ve sallamıyoruz!

Evet evet yeterli motivasyonu sağladığı ıza göre sizi bölüme ve bayrama uğurluyorum.

Bol bereketli bir bayram olsun inşallah 🙏

Emeğimin karşılığı olarak oy verip yorum yaparsın değil mi? Sana güveniyorum.

Keyifli Okumalar...

Sara Dila Koroğlu'ndan...

Saçlarımın ucundan söz etmek istiyorum.Durmadan kırılan, ince ince ayrılan bu tellerden.İnsanın saçı sızlar mıydı?
Bir tek kızım ve babası dokununca iyileşiyordu benim bu saçlarım.

Yatağımdaki bebeğe bakarken donmuş bakışlarım seğirdi.

"Lorin..."diye fısıldadım, saç uçlarımın sızısı.
"Kızım!"

Koşarak odadan çıktığım anı hatırlıyorum.
Lorin'i kucaklayışımı ve nefes aldığını gördüğümdeki şükretme ihtiyacını ve o coşkulu sevincin ardında gizlenen müthiş korkuyu anımsıyorum.

"Anneciğim,"demiştim onu kalbime bastırarak."Annem."

"Anne,"demişti küçük meleğim."Uyumadın mı?"

O gece Bahoz yanımıza gelene dek sarılmıştık.Babası geldiğinde bizi kucakladı, ikimizi de narince yatağımıza bıraktı ve ortamıza aldığımız kızımız uyuyana dek tek kelime etmedi.Güvende hissetmemizi sağladığında, hatta ben uyuduğumda bile uyumamıştı.Biliyordum.

O andan itibaren tam on saat geçmiş sabah kahvaltı edilip kahveler içilmişti.Bahoz'un çalışma odasındaydık.

Masaya koyduğumuz not kağıtlarındaki harflere bakıyorduk. Kahverengi oda daha da karanlıklaşmıştı sanki.

"Yok,"dedi Ahmet öfkeyle."Yok işte amına koyayım bana mantığı olan hiçbir sikimi çağrıştırmıyor."

Ablam da başını salladı."Şaşırtıcı ama benim de bir fikrim yok."

Yasemin'in kaşlarının derince çatıldığını gördüm ama yorumsuz kaldı.

"Benimde,"dedim yılgın bir sesle."Aklıma bir şey gelmiyor."

"Kağıtlar eski mi?"diye sordu eniştem."Yani sen çok elledin mi bunları Dila?"Gözleri kısıldı."Dna analizine gönderebiliriz."

"Faydasız."diye konuştum."Bunları bırakan kişi yerine bizim konaktaki Hasibe'nin bile dnasını hulabilirsin, enişte."Yüzüm düştü."Kağıtların değmediği yer kalmadı."

Başını sertçe ovuşturan Bahoz ayakta volta atmayı kesip masanın başındaki koltuğuna oturdu."Son avımızda bir şeyler yakalamış olabiliriz aslında."diye konuştu."Bunu ciddiye almalıydık."

"Ne alaka birader,"dedi Ahmet."Kürşat'ın annesinden bir şey öğrenemedik."Başını iki yana salladı."Şerefsizin annesine klinikte tedavi oluyorum diyerek yürüttüğü paraların boşuna olması dışında."