KARANLIK ODADAKİ AYDINLIK ANILAR

7 1 1
                                    

   Şafak sökmüş, Willy ve yanında eşlik edecek şövalyeler hazırdı. Tam üç kişilerdi. Geralt, şövalyelerin en genci Nanimonai ve tabiki Willy’nin yanından bir an dahi olsa ayrılmayan Tetsuya.

   Tetsuya yola çıkmadan önce lordu görmek istedi. Tıpkı lordun Willy’nin kulağıa dışarıdaki söylentilerin gitmesinden korktuğu gibi o da korkuyordu. Kapıyı tıkladı, içeri girdi ve her zaman ki saygı duruşunda bulundu. Söze başlayacaktı ki lord:

-Biliyorum, yolda onu karşılayan pek çok söylenti dolaşacak. Ama Tetsuya yanında tam olarak bu yüzden gidiyorsun ya.

Tetsuya:

- Willy’i Florya kasabasının boş sözlerle dolu rüzgarının esintisinden koruyacağıma oldukça eminsiniz. O zaman lordum söyler misiniz, koyu halkalı gözleriniz altındaki dudaklarınız niçin çatlaklar içinde.

   Lordun dudakları ince, kurumuş, kanın iziyle kaplı yarıklarla doluydu. Gece boyu  stresten bir gram uyumamış, dudaklarını yemiş paramparça etmişti. Tetsuya, lordun endişesini gizlemediği tek kişiydi. Bu yüzden yalvarırcasına bakan gözlerini Tetsuya’ya dikti:

-Tetsuya, lütfen, lütfen onu, kafasını karıştıracak söylentilerden koru.

-Willy’i tembihlediniz mi?

-Evet ne kadar olgun düşünse de o sadece bir çocuk, dışarı çıkacağını öğrendikten sonra beni dinlediğinden emin bile değilim.

-Merak etmeyin üslubumca onu tekrar uyaracağım.

-Teşekkür ederim Tetsuya, sen olmasan ben-

   Tetsuya lordun devamını getireceği cümleden hoşlanmamış olsa gerek ki omuzlarını gerdi, kaşlarını çattı:

-Aksine! Efendim, eğer siz olmasaydınız ben olmazdım. Bana bir hayat bahşettiniz, bahşettiğiniz hayatı geri almak isterseniz boynum kıldan incedir. Yanınızda sizi korumak için durmamı isterseniz tüm bedenim keskin bir kılıçtır. Beni bir başkası yanına ya da sefere gönderirseniz dönüşüm, aklınızı parçalayan endişenizin ateşine sudur,  dedi.

Lord hafif bir tebessümle:

-Git ve oğlumu güzel bir gezintiye çıkar.

-O halde Willy’nin atı mı olmamı istiyorsunuz?

   Tetsuya dediği gibi, geceden beri endişe içinde yanan lordu söndürebilecek viriydi, Tetsuya. Aslında bu özelliğe sahip yanında kalan tek kişiydi. Az önceye kadar dudakları kan içinde olan lordun ağzı şimdi aralanmış:

-Ahahaha, nasıl istersen. Biliyorsun Tetsuya, sana güveniyorum.

-İzninizle efendim.

   Tetsuya, Geralt’ı da yanına aldıktan sonra atların bulunduğu bahçeye gitti. Atlar hazırlanmış, kasaba halkına dağıtılacak hediyeler tüklenmiş, yanlarından eksitmedikleri kılıçları kuşanılmıştı. Her şey hazırdı. Ancak bir eksiklik vardı. Willy ortalıkta yoktu…

                                                                      *****

   Emilia dört ay boyunca pek çok işkencelere katlanmış ancak ağzını tek bir kelime için dahi açmamıştı. İnce, deri bi iple vurulmaktan elbiseleri paramparça olmuş, vücudunda kanın eser bırakmadığı tek bir yer yoktu. Asılı olan kolları artık onu taşımıyor, lifleri kopmuş gibi hissediyordu. Bağlı olan gözlerinden dolayı, göz kapaklarını aralama yetisini unuttuğunu hissediyordu. Ejder Eceli’yle konuşmasından bu yana her yeri kendi idrarıyla kaplıydı.

GEÇMİŞİN GELECEĞİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin