Akademinin Kör Kılıç Ustası Oldum

Bölüm 40: Soru

Onlarca yıldır sessiz olan Labirent'in derinlikleri birdenbire çalkalanıyordu.

"...Yaşına bakılırsa öyle olabilir."

Her zaman aynı hizmetçi kıyafetini giyen golem Itea başını salladı ve kararlı bir şekilde Bilge ile konuştu.

Yanında duran Itea, bilgenin yaşlı ve bunak olduğunu savunuyordu.

"Bu doğru olamaz."

Bilge bir 'Bilge'ydi. Bir bilgenin yaşlanması ne kadar saçma olurdu?

"Peki kabul ettiğin öğrencileri nasıl unutabilirsin?"

Itea soğuk bir yüzle söyledi.

Bilge'nin elinde Zetto adındaki bir öğrenci hakkında bilgi içeren bir belge vardı.

Kahramanın Lütfuyla kolyeyi elde eden öğrenci, Labirent'te Bilge'nin bile daha önce hiç görmediği bir kılıç becerisiyle Lycanthrope'u yendi.

Bilge, her yeri dolaşan Zetto hakkındaki bilgilere bakmak için güçlerini kullandı. İçeri nasıl girdiğini, onu kimin içeri soktuğunu ve geçmişinin ne olduğunu bilmek istiyordu.

Bilge, Zetto'nun dosyasının sahte olduğunu öğrenince şaşırdı.

Zetto'nun belgeleri onun aynı zamanda Sage'in sahte kimliği olan Akademi başkanı Hubert Graham tarafından kabul edildiğini söylüyordu. Ancak Bilge'nin Zetto adında bir öğrenciyi kabul ettiğini ya da onunla tanıştığını hiç hatırlamıyordu.

Günlerdir hafızasını araştırıyordu.

Mantıklı değildi. Kendisi dışında hiç kimse evraklara müdahale edemezdi.

Bilge, yaşlı olduğunu ve Zetto adındaki öğrencinin varlığını unuttuğunu kabullenmekte zorluk çekiyordu.

Bilge şakaklarının kaşındığı yerleri ovuşturdu.

"Hayaletler şarkı söyleyecek..."

"Usta. Hayaletlerden bahsetmişken, Öğrenci Zetto'nun taşıdığı kılıcın Hayalet Kılıç olduğunu doğrulayabilirim."

Itea, Bilge'ye Zetto'nun kılıcına ilişkin analizinin sonuçlarını içeren bir kağıt parçası verir.

Bilge kağıda bakar ve kahkahalara boğulur.

"Hehe, 20 yaşındaki bir çocuk Vampir Demirini nereden buldu?"

Vampir Demiri ve Hayalet Kılıç mantıklı değildi ama bu Bilge için önemli değildi.

Bu yüzden Zetto'ya zarar vermek gibi bir niyeti yoktu. Bunun yerine Bilge'nin ilginç bir hipotezi vardı.

"Belki de kendi kendine konuşuyordu... Bunun yerine kılıç ruhuyla konuşuyordu...?"

Kağıdı tekrar masanın üzerine koyan Bilge kendi kendine mırıldandı.

'Bir ruhla konuşmak mı?'

Bilge'nin zihni, kendisiyle birlikte kahramanlık partisinin bir parçası olan Aziz'in yol boyunca karşılaştıkları ruhlarla sık sık nasıl konuştuğunu hatırladı.

Ama henüz emin değildi. Yaşlılık kelimesi muhakemesini gölgelemiş olabilir.

Ancak Zetto'yu ne kadar araştırırsa araştırsın, yarattığı Labirent gibi sonunu göremedi. Bu asırlık Bilge'nin ilgisini çekti.

"Belki de onunla şahsen konuşmalıyım."

"Bu formda mı demek istiyorsun?"

Itea başını eğdi ve Bilge'nin gür sakalını ve yırtık pırtık cüppesini işaret etti.