Eşim Aslında Benim Lanetim

Bölüm 15

İris:

Kurtlarımız yakınlaştıktan sonra içimdeki alev sönmemişti. Daha önce de dolunay zamanlarında kendimi tatmin ettiğim olmuştu ama Ares bu kadar yakınımda olunca kendim yetememeye başlamıştım. Rüyamda Ares'in bana dokunduğunu görmüştüm ama tam orgazma yaklaşırken dokunmayı bıraktığında hayır diyerek uyandım ve karşımda Ares duruyordu. Neden orada olduğu orada ne yaptığıyla ilgilenmemiştim. İhtiyacım olan tek kişi karşımda duruyordu. Kabus gördüğümü sanarak bana sarıldı. Eli sırtımda beni sakinleştirdiğini sanırken içimdeki ateşi körüklüyordu. Artık dayanma noktamı geçmiştim. Beni tatmin etmeye çalışması onunda benim istediğim şeyi istediğini anlamamı sağlamıştı. Bütün hücrelerim onu isterken eli içimde orgazm oldum. Bu zamana kadar yaşadığım en iyi deneyimdi. Önce o tadıma baktı sonra beni davet etti. Daha fazlasını istiyordum. Onun da benim gibi , benim sayemde kontrolü kaybetmesini istiyordum. Üstüne çıktım. Başta yatakta oturduğu için daha çok boynunun sağına odaklanabiliyorum. Üstünü çıkardım ve sol tarafına yaklaşırken küçük kızarıklıklar gördüm. Oradan aşağıya doğru bakarken aynı kızarıklık kasıklarına kadar ara ara iniyordu. Sera'nın kokusunu aldığım için ne olduğunu anlamıştım. Evet Ares'te benim istediğim şeyi istemişti ama benimle değil. Çok öfkelenmiştim.

'' Eşimin üzerinde başka bir dişinin kokusu!''

İkimizde çok öfkelenmiştik.

'' Özür dilerim. Öyle bir şey olmadı. Bırak açıklayayım.''

'' Açıklamak mı ? Neyi açıklayacaksın tam olarak. İçeri de yatağında EŞİN uyuyor. Sen onunla bitiremediğin için gelip benim kapımın önünde dikiliyorsun! Ne bekliyorsun benden! Görmezden gelip seninle birlikte olmamı mı!? Onunla evlendikten sonra yatak arkadaşın olmamı mı!?''

'' Hayır İris hayır tabi ki! Özür dilerim kafam karışık , dolunayın etkisi , buraya gelerek yanlış yaptım.''

'' Tabii evde başka yetişkin biri olsa buradan çıkıp oraya gidecektin yani?''

'' Hayır tabi ki. Ben ne olduğunu anlamadan kapındaydım.''

Konuştukça batıyordu. Sereni'yi sakinleştirmem zorlaşıyordu.

'' Çık odamdan.''

'' Yapma böyle.''

'' Bir adım daha yaklaşırsan buradan çıktığım gibi bir daha gelmem.''

Öfkeyle odadan çıktı. Böyle olmuyordu. Yakınlaşmaya başladığımız her dakika daha da işkence haline gelmeye başlamıştı. Ama burada tek başımaydım.

'' Yardım isteme zamanımız geldi İris.''

Evet ama kimden? Kim alfaya kafa tutarak benim sırrımı saklayabilirdi ki.

Aztek! Evet o bir betaydı. Bir yere kadar o da alfaya karşı çıkamazdı ama en azından buradan kurtulmama yardım edebilirdi. Duşa girdim ve Ares'in kokusunu üstümden çıkarmaya çalıştım. Başım ağrıyarak uyudum.

Sabah tam mutfaktan çıkmak üzereyken Ares arkamdan seslendi.

'' Nereye gidiyorsun?''

'' İşim var.''

'' Ne işin var?''

'' Gece eşiyle işini tamamlayamamış başka biri var mı diye bakmaya gidiyorum.'' Dedim yüzümde güzel bir gülümseme ile ve arkamı döndüm. Yaklaştı ve kolumdan tuttu.

'' Hiçbir yere gidemezsin'' gözleri laciverte dönmüştü.

'' Dokunma bana.'' Diyerek bir adım yaklaştım. Kolumu bıraktı ve bir adım geri çekildi. Yüzümü yüzüne yaklaştırdım. Dudaklarımı dudaklarının hizasına getirdim.