Ares :
Üç haftadır İris'in karşısına çıkmamak için elimden geleni yaptım. Yerine birini bulmak kolay değildi. Biraz daha acele etmemiz gerekiyordu. Tam eve girdiğimde Aztek ve İris'in kahkaha seslerini duydum ve oraya yöneldim. Sonuçta burası benim evimdi ve yeteri kadar dikkatli davranıyordum. Beni görmeye de alışması gerekiyordu. İçeri girdim göz göze geldiğimiz an önce şaşırdı sonra kızarmaya başladı. En azından midesi bulanıyormuş gibi bakmıyordu artık bana.
'' hoş geldin alfa. Ben de İris'i bizimle dönüşmesi için davet ediyordum.''
'' Anladım. Tabii bir sürüyle dönüşmek ona da iyi gelebilir.''
'' Evet ama çıplak olmaya alışık olmadığı için bize katılamayacağınız söyledi.''
'' Evet hatta dolunaydan bir gün önce dönüşüp geri döneceğim Eris'i yalnız bırakmak istemiyorum.''
Yanımda sanki daha rahat gibiydi. Belki fikrini değiştirebilirdi. Ben de başka birini arama zahmetinden kurtulurdum. Bunu düşününce bana döndü.
'' Yerime başka birini bulabildiniz mi ?''
'' Henüz değil. Senden başka bir sürüsü olmayan birini bulmak zor. ''
'' Gerçekten İris neden bu zamana kadar hiçbir sürüye girmedin?'' diye sordu betam.
'' Anne ve babam ben küçükken ölmüşler. Teyzemin eşi bir insan olduğu için beni yanına alarak karışık kasabada büyütmek istedi. Önce amcam vefat etti yaşı gereği sonra ben kurduma dönüştükten bir yıl sonra da teyzem vefat etti. Bir sene kendim yaşadım ama kurdum artık bir sürü istedi.''
'' Bir dakika sen yirmi yaşında değil misin? Tanıştığın gibi kurt mu oldun?''
Aztek'in sorusuna vereceği cevabı merak ederek gözlerine baktım. Bana çok derin ve anlamlı bakıyordu. Sanki hem bilmemi çok istediği hem de bilmemden çok korktuğu bir şey vardı.
'' Yanlış söyledim pardon kurdumla tanıştıktan sonra demek istedim. Yorucu bir gündü gidip dinlensem iyi olur.''
Bana son kez bakıp çıktı.
'' Aztek İris'le ilgili ne bulabiliyorsan bul ve odama bırak.'' Diyerek çıktım.
Dolunay zamanı gelmişti. Evden çıktım ve sürümün belli bir kısmıyla toplandık. Çoğu kurdun dolunayda dönüşme isteği yoğun değildi. Yalnızca güçlü kurtlar dönüşmek için can atıyordu. Tabi ki Endi de artık dönüşmek istiyordu. Benimle beraber 50 kurt daha dönüştü. Herkes bir tarafa doğru koşturuyordu. Kimisi bu dönüşümle eşini buluyordu. Eş sanırım benim kaderimde olmayan bir şeydi. Bir eşe ihtiyacım yoktu. Luna mı çoktan seçmiştim. Birden kurdum sürümden başka bir yöne doğru koşmaya başladı. Bir rüzgarla beraber kokuya doğru çekiliyorduk. Bir kayalığın tepesine çıktı. Kontrolü kaybetmiştim ve şimdi nedenini anlıyordum. Belli bir mesafede karşı kayalıkta ki kurdu görünce kurdum ona seslenmeye çalıştı.
'' Eşim.''
Kürkü ay gibi beyaz ve gözleri deniz gibi mavi bir kurt bize bakıyordu. Ayın ışığı ona vurmuştu. Bir an özlem dolu bir bakışla bana baktı ama daha sonra kendini savunma pozisyonuna geçti. Kafamın içinden ona seslendim.
'' Sen kimsin?'' bana hırlayarak cevap verdi. Tam oraya atlamaya çalışırken Endi beni durdurdu.
''Dur. Onu korkutuyoruz.''
'' Ne diyorsun neden korkuyor?''
'' kurdu değil insanı korkuyor ve kurdu onu koruyor. Kurdu insan sesini kapattı ve kurdunu sadece ben duyabilirim.''
'' bu çok anlamsız neden insanı benden korksun? ''
'' bilmiyorum ares ama kurdu ondan uzaklaşmamızı istiyor. Eğer bir adım daha yaklaşırsak kendini uçurumdan atacağını söylüyor. İnsanı seninle tanışmak istemiyorum. Mantıksız bir şey yapma o eşimiz ve o çok güzel. Zarar görmesini istemiyorum.''
Neler oluyordu ? neden insanı benden korkuyordu? Kafamda bir sürü soru vardı ama endi haklıydı. Onun zarar görme düşüncesi bile beni sinirlendirmişti. Benim yüzümden zarar göremezdi. Yavaşça geriye doğru çekildim. Kokusu uzaklaşırken birden kayboldu. Ne olduğunu anlamadan sürü evine döndüm.
'' endi neler oldu?''
'' bilmiyorum ares. Ama kurdu kesinlikle beni istiyordu. Her ne olduysa insanı seni istemiyor. Bir çözüm bul ve eşimizi getir.''
Sinirle bağlantıyı kesti. Ertesi sabah kalkıp mutfağa indim. İris Eris'e kahvaltı yaptırıyordu. İçeri girdiğimde yine beni ilk gördüğünde ki yüz ifadesi vardı midesi bulanır gibi. Üstüm giyinikti ve bunu aştığımızı sanıyordum. Ne olduğunu anlamadan odadan çıktı. Eris ile biraz sohbet ettim ve çalışma odama döndüm. Kapım çalındı ve İris içeri girdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Eşim Aslında Benim Lanetim
Lupi mannariAh... kokusu , teninin yumuşaklığı , saçlarının karışıklığı , bakışları ve dokunuşu... Her şey olması gerektiğinden daha mükemmeldi. '' Sadece bu gece benimle uyur musun ? '' diye sorduğunda bu kadar ileri gidebileceğimizi tahmin etmemiştim. Bir gec...