BONUS BÖLÜM -1 +18 yetişkin içerik

1.3K 77 0
                                    

Ares:

Artık her şey bitmişti. Luke mağaradan çıkınca Remus ile karşılaşmıştı. Akıl sağlığının kaybolduğunu gören Remus duygu kontrolü ile acısız bir şekilde oğlunu öldürmüştü. Böylece Zev'in ihanetinin bedelini ödemişti. Sürüye döndüğümüzde büyük bir şenlik bizi bekliyordu. Herkes bizi sevgi ile kucakladı. Her şey yoluna girince sürüyü betama bıraktım ve İris ile bir hafta uzaklaşmaya karar verdik. Artık mutlu olma zamanımız gelmişti.

'' Nereye gidiyoruz?''

'' Sana ufak bir sürprizim var.''

Arabadan indiğimizde tek katlı geniş bir evin önüne gelmiştik. İris şaşkınlık içinde bakarken arkadan kollarımı beline doladım.

'' İlk Endi burayı Sereni ile yaşamak için yapmış. Ondan sonra gelen her reenkarnasyonu bilerek ya da bilmeyerek burayı düzenlemeye devam etmiş. Benimle beraber de tamamlanmış oldu.''

'' Ares burası çok güzel.''

'' Aynı senin gibi İris. Burası Endi'nin Sereni'yi, benim seni ne kadar çok sevdiğimin bir kanıtı. Yüzyıllardır benim seni beklediğim gibi bizi bekliyor.''

Yüzünü bana döndü.

'' Neden ağlıyorsun?''

'' Bundan daha fazla mutlu olamayacağımı bildiğim için.''

'' Bundan sonra her gün biraz daha fazla mutlu olacağız Luna.''

'' Seni çok seviyorum Alfa.'' Diyerek dudaklarıma yapıştı.

Önce sevgi ve şefkatle başlayan öpüşmemiz kısa sürede büyük bir özlem ve şehvete dönüştü. Birden geri çekildi. Gözlerinde ki alevi görmek beni daha da ateşlendirmişti. Arkasını dönerek eve doğru koşmaya başladı. Onu yakalamamı istiyordu. Bu zamana kadar bu işte başarılı olduğumu düşünüyordum. Arkasından koşmaya başladım. Yatak odasını kapısında belinden yakalayıp kendime çevirdim. Yukarı zıplarken kalçalarından yakaladım , bacaklarını belime doladı. Kıyafetlerimin üzerinden birbirimize bastırıyorduk.

'' Ares...'' ismimi fısıldayarak kulağımı emmeye başladı. Oradan boynuma doğru kayarken onu daha yukarı kaldırıp dudaklarımı ben onun boynuna gömdüm. Boğazında inlemeleri duydukça daha fazla dayanamıyordum. Kapıyı açtım ve onu yatağın üzerine koydum. O beni izlerken üstümü çıkarmaya başladım. Tamamen çıplak kalınca İris'in gözleri bütün vücudumda geziniyordu ve dudağını ısırmaya başladı. Kendi üstünü çıkarmaya hazırlanırken kollarını başının üstüne koyup ağırlığımı üzerine verdim. Önü fermuarlı bir eşofman giymişti. Ceketini çıkarmak için fermuarı açtığımda içinden bluz bekliyordum ama yalnızca iç çamaşırı vardı. Bir an ona niye böyle gibi bir bakış atınca İris sanki bu an için çoktan hazırlanmış gibi bakıyordu. Ceketini çıkarmadan ellerimle göğüsleriyle oynamaya başladım. Ama bu sefer İris benden daha istekliydi. Kollarını kurtardı ve üstüme çıktı. Ceketini ve iç çamaşırını çıkardı. Boynumdan aşağı doğru inmeye başladı. Her noktamın onun olduğunu göstermek ister gibi ısırıyordu. Benim bölgeme indi ve şehvetle ağzına aldı.

'' Ah... İris...sen...harikasın...'' bir yandan gözleriyle beni izlemeye devam ediyordu. Zevkten gözlerimi kapattım. Onun dudaklarının değdiği her yer alev içindeydi. Ani bir refleksle bir anda üstüme oturdu ve ben içine girmiş oldum. Birkaç saniye o şekilde ileri geri gitti. Tam ben hareket edecekken bu sefer kollarımı yukarı o topladı.

'' Bu sefer... ben kontrol etmek...istiyorum.'' Nefes nefese bunları söyledi. Üstümde kalkıp inerken hareket etmeden durmak benim için işkenceli bir zevkti. Kollarımı tuttuğu içinde ona dokunamıyordum. Kollarımı bıraktı ve dudaklarımı ısırmaya başladı.

'' Ares...devam et...'' dediği ana iştahla onu öpmeye başladım. Kalçalarından tuttum ve devam ettim. Her geçen dakika ikimizde daha fazlasını istiyorduk. İris'i ters çevirdim ve kalçalarını havalandırarak arkasına geçtim. Sırtıma doğru doğrulduğunda sona yaklaşıyorduk. İkimizde senkronize bir şekilde hareket ederken aynı anda orgazmın derinliklerine bıraktık kendimizi.

Bir hafta boyunca yer ve zaman fark etmeden defalarca beraber olduk. Asla doymak bilmiyorduk. Tatilimiz bittiğinde sürümüzün başına Alfa ve Luna olarak geri döndük. Uzun yıllar sürümüzün mutluluğu için elimizden geleni yaptık. Kurtlarımız bize veda ettiğinde sürümüz için yapabileceklerimizi yaparak sürüye veda ettik.

O eve tekrar döndüğümüzde son nefesimize üçümüzün burada yaşayacağını biliyorduk.

'' Uyudu mu?''

'' Evet , onu uyurken bırakmak zor olsa da seni özledim.'' Diyerek eşime sarıldım.

'' Buraya ilk geldiğimizde bu kadar mutlu olamayacağımı söylemiştim hatırlıyor musun?''

'' Evet ben de bundan sonra her gün daha çok mutlu olacağımızı söylemiştim.''

'' Haklıymışsın. Her gün daha fazla mutlu oluyorum.'' Onu kendime çevirdim. Öptüm ve alnımı alnına dayadım.

'' Sizi seviyorum İris.''

'' Sizi seviyorum Ares.''

Eşim Aslında Benim LanetimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin