2.4

167 35 112
                                    

11 yıl önce...

"Merhaba, Jeongin öyle değil mi?" Genç alfa uzaktan görüp yanına doğru ilerlediği gencin önünde durduğunda kendisinden fazlasıyla çekinmiş gibi duran omegayı rahatlatmak için genişçe gülümsemiş ve sorusunun cevabını almak için merakla ona bakmaya başlamıştı.

Aslında az çok tanıyordu karşısında sırt çantasını  sıkı sıkı kavramış bu genç oğlanı. Minho ile olan bir kaç eski fotoğrafında görmüştü fakat o resimlerde oldukça küçük duruyordu çünkü henüz liseye yeni başladığı zamandan kalmalardı. Bu yüzden Minho kardeşinin lise son sınıf olduğunu söylediğinde fazlasıyla şaşırmıştı. Küçük kardeş deyince aklında daha minik bir beden canlanıyordu çünkü.

"Evet, siz..." diyerek çekingen bir şekilde lafı geveledi ağzında. Alfalardan fazlasıyla çekiniyordu çünkü etrafında babası ve abisi dışında hiç alfa yoktu. Gittiği ortaokul ve lise de aynı şekilde sadece omegalara eğitim veren yerlerdi. Bu nedenle hiç bir alfa ile de tanışmamıştı doğru düzgün.

"Chan ben. Minho'nun arkadaşı." diyerek elini uzattı tanışmak için. Fakat Jeongin yalnızca parmaklarının ucuyla hafifçe tutmuş ve hemen geri bırakmıştı "Memnun oldum hyung." derken.

Chan onun bu sevimliliğine gülümsemeden edememişti. Dışarıdan bakıldığında sert biri gibi duruyordu fakat asla öyle olmadığını anlamıştı iki saniyede. Oldukça saf biri gibi duruyordu.

"Gidelim mi? Abin bekliyor." Jeongin küçük bir baş hareketiyle genç alfayı onaylamış ve ona ait olan siyah arabaya doğru ilerlemişti.

Normalde Jeongin okuldan hep yürüyerek gelir giderdi eve. Zaten yakın olduğu için başka bir ulaşım aracını tercih etme gereği duymuyordu. Fakat şimdi eve değil, abisinin yeni işini kutlamak için başka bir yere gidiyorlardı.

Aslında bu Minho ve arkadaşları arasında olacak küçük bir kutlamaydı fakat telefonla yeri ve zamanı ayarlarken mutfakta annelerine yemek yapmasında yarım eden kardeşini gördüğünde onun da böyle bir eğlenceye dahil olmak isteyebileceğini düşünmüştü. Çünkü biliyordu ki küçük kardeşi onun aksine ne karma bir okula okuyabilmişti ne de gençliğinin en güzel yıllarını olması gerektiği gibi geçirmişti. Her zaman yaptığı tek şey okuldan eve yol yapmak ve eve geldiğinde ödevlerinden önce annesine yemeği yetiştirebilmesi için yardım etmekti.

Bu yüzden onu da çağırdı kendi kutlamasına. Biraz içki ve bol müzik olacaktı fakat bir abi olarak kardeşine sahip çıkabileceğini biliyordu. Ayrıca böyle bir deneyimi ilk kez kendi yanında yaşaması daha güvenliydi.

Bu yüzden diğer herkes mekana geçerken Minho hâlâ daha almak istediği motorun parasını biriktiremediği için en yakın arkadaşından kardeşini almasını rica etmişti.

Belki de yıllar sonra başına gelecekleri bilse bırakın Chan'ın, Jeongin'i okuldan almasını göz ucuyla bile bakmasına izin vermezdi.

"Geldik, hadi gidelim." Chan arabayı park edip dışarı çıktığında Jeongin de aynısını yapmıştı. Elleri cebinde mekanın kapısına yaklaşırken Jeongin fark ettiği şeyle duraksamış ve anlık olarak alfanın adını hatırlayamadığı için aceleyle gömleğini tutarak "Şey," diye mırıldanmıştı.

Chan gördüğü utangaç surat ile gülüşünü tutmaya çalışırken ne olduğunu anlamaya çalışıyordu. En sonunda omega olan "Üzerimde lise forması var." dediğinde şöyle bir kıyafetlerini süzüp omuz silkmişti.

"Sorun olmaz, benimle birlikte gireceksin içeri." Tekrar kapısında korumaların beklediği yere adımlamış ve Jeongin de peşinden ilerlerken gerçekten dediği gibi korumalar onu durdurmak için kıllarını bile kıpırdatmamıştı.

treat u betterHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin