!!!!!
Bir elimi beline sarıp biri ile bacağını okşamaya başladım. Alt dudağını ağzıma alıp emdim küçük öpücükler bıraktım. Daha sonra aynısını üst dudağına da yapmaya başladım. Kyungsoo bir elini enseme sarıp beni iyice kendine çekti ve dilini ağzıma soktu. Dillerimiz birleştiğinde sessizce inledim. Öpüşmemiz gittikçe daha tutkulu bir hal aldığında ayağa kalkıp onu da kendime doğru çektim.
Ayağa kalkar kalkmaz tekrar tutkuyla birleşti dudaklarımız. Belindeki ellerim hafifçe tişörtünün içine girip arsızca geçinmeye başladı vücudunda. Dudaklarına son bir öpücük bıraktım. Sonra dudağının kenarına. Yanağına. Boynuna. Bir daha ve bir daha. Köprücük kemiğine geldiğimde durdum ve emmeye başladım. Kolyesini demirine deydiğimde gülümsedim. Tişörtünü tutup başından çıkarıp yere fırlattım. Ellerimi kollarında ve sonra göğsünde gezdirip her bir parçasını aklıma kazıdım. Sonra hafifçe geriye iterek onu duvara yasladım ve göğsüne bir öpücük bıraktım. Hafif öpücüklerle aşağı meme ucuna kadar indim ve sağ ucuna bir öpücük bırakıp emmeye başladım. Sonra diğerine geçtim.
"Ah." Dudaklarından dökülen sesli bir inlemeyle iyice hırslandım ve sol ucu biraz ısırıp yaladım.
"Ahh, Jon..gin."
Dudaklarına bir öpücük daha bırakıp göğsüne geri döndüm ve biraz daha aşağıya kaydım. Diz çöküp pantolonunu oksamaya başladım. Sonra tutup aşağı indirdim. Bembeyaz süt bacakları ortaya çıkmıştı şimdi. Okşayıp öpücükler bıraktım. Tekrar bacak arasına geldiğimde elimle tekrar dokunup okşadım. Çoktan sertleşmişti. Baksırını da çıkarıp bir kenara fırlattım ve sonunda penisi karşımdaydı. Bunu daha önce hiç yapmamıştım ama sorun değildi. Kyungsoo da hiç başkasıyla yapmamış olmalıydı ama dün bana bu zevki tattırmıştı. Düşünmeden elime aldım ve baştan sonra yalayıp ucunu emdim ve bir öpücük kondurdum.
"Jongin~ah"
Penisindeki kasların nasıl gerildiğini elimde hissediyordum. Onu daha fazla bekletmek istemeyerek tümünü ağzıma aldım ve emmeye başladım. Ellerini başıma koyup hafifçe ittirdiğinde beni yönlendirmesine izin verdim.
"Ah, ah! Jonggin, ta.. tanrim! Bu çok iyi! Ah, evet. Böyle bebeğim."
Hafifçe kalçasını oynattığında ona ayak uydurdum ve iyice hızlandım. Birkaç kez daha yaptıktan sonra geri çekilip yaladım ve birkaç öpücük daha bıraktım. Henüz boşanmasını istemiyordum. Ayağa kalkıp dudaklarını tekrar dudaklarımın arasına alıp emmeye başladım. Bu sefer geri çekilen Kyungsoo oldu. Tişörtümü tutup yukarı kaldırdı ve çıkardı. Daha sonra pantolonumu ve baksırımı da aynı şekilde çıkarıp kenara attı. Yerimizi değişip beni duvara yasladı ve eğildi. Pesinisimi eline alıp benim gibi emmeye başladı. Tüm vücudum alev almaya başlamıştı.
"Ah, Kyungg sooo~ sevgilim daha hızlı, lütfenn"
Kyungsoo hareketlerini hızlandırdı. İyice büyüdüğümü hissediyordum. Penisim iyice gerildiginde geri çekilip kalktı ve dudağıma bir öpücük bıraktı.
"Odamıza gidelim sevgilimm" Diye fısıldadı. Yerdeki kiyafetleri de alıp odaya geçtik ve her şeyi tekrar yere fırlatıp birbirimize döndük. Alnımızı birbirine yaslayıp birbirimizi oksamaya başladık. Tüm vücudumuza keşfetmek, birleşmek, bir olmak istiyorduk. Tekrar öpüşmeye başladık ama bu efer çok uzun sürmedi. Ardından birbirimizin vücuduna öpücükler bırakmaya başladık. Arada dudağa dönüyor sonra yine bambaşka bir yerde buluyorduk dudaklarımızı. Bunu yaparken penislerimiz birbirine sürtüyor ve ihtiyaçla inliyorduk. Beni itip yatağa uzanmamı sağlandıktan sonra üzerime çıkıp kucağıma oturdu. Bir yandan göğsüme öpücükler bırakırken bir yandan da kalcasını penisime sürtüyordu.
"Ah, Kyuung. Lütfen.. "
Açlıkla inlemeye başladığımda uzanıp dudağıma bir öpücük bıraktı.
"Bekle sevgilim" diyip kucağımdan kalktı ve dolaptan bir şey çıkardı. Kayganlaştırıcı olduğunu düşündüğüm şişeyi eline sıkıp penisimi tekrar eline aldı ve sıvazlamaya başladı. Ardından kalkıp penisimi deliğine konumlandırdı ve içine aldı. İlk başta acıyla inledi. Rahatlaması için bacaklarını hafifçe okşadım. Eliyle elimi tuttuğunda parmaklarınızı birleştirdik. Hafif hareketlerle kalkıp oturmaya, deliğini alıştırmaya başladı. Bir kaç seferden sonra rahatlamaya başlamıştı. Daha hızlı hareketlerle içine alıp çıkarmaya başladı. Ellerimizi ayırıp ellerini göğsüme yerleştirdi ve hızla sürmeye başladım. Inlemeleri artmıştı. Her girişte inliyordu. Ben de olabildiğince ona eşlik ettim.
"Ah! Jongin."
"Kyungsoo, harikasın bebeğim. Daha hızlı."
"Ahhh, ah, ah, ah, evet, evet, jongin, ah!"
"Ah." Ellerimi bacaklarından kalçalarına çıkarıp onları sıktım. Öyle dolgunlardi ki dayanamayıp bir şaplak attığımda o da cömertçe inledi.
"Jongiiin!" Yorularak yavaşladığında onu yatağa uzattım, içinden hiç çıkmadan bacaklarını iki yanıma aldım ve ileri geri hareket etmeye başladım. Bir kaç vuruştan sonra hızlanmaya başladım. Kyungsoo hala kendinden geçmiş inliyordu. Sağ bacağını da sola alıp omzuma yasladım ve tüm penisimi iyice içine soktum ve sertçe sokup çıkarmaya başladığımda çığlıklar içinde inlemeye başladı.
"Jongin! Ah, tam orası, lütfen! Daha hızlı jongin, daha sert! Ah, ah evet, devam et!"
Odada vuruş sesleri yankılanıyor, yaatak vuruşlarımla sallanıp gıcırdanıyordu. Birkaç kez daha girip çıktıktan sonra gelecegimi hissedip elimi Kyungsoo'nun penisine götürdüm. Onun da benimle gelmesini istiyordum. Vuruslarımla aynı hızda penisini de vermeye başladım. Geleceğimi anladığımda geri çekildim, Kyungsoo'nun eline uzanarak penisime getirdim. Ne demek istediğimi anlayarak beni çekmeye başladı. Dudaklarımizi birleştirip öpüşmeye başladık. Bir yandan çekip bir yandan öpüşüyorduk. Birazdan birlikte birbirimizin eline geldik.
"Jongin!"
"Kyungsoo!"
Rahatlamanın etkisi ile birbirimizin omzuna yaşlandık ve birbirimize sarıldık. İkimizde nefes nefese ve ter içindeydik ama sorun değildi. Omzuna küçük öpücükler bıraktım. O da saçıma. Alnımızı birleştirip gulumsedik birbirimize. Sonra az öncekilere inat masumca birleşti dudaklarımız. Yatağa uzanıp onu da kollarıma çektim. Göğsüme yattı ve kollarını belime doladı. Sonra kendimizi huzurlu bir uykunun koynuna bıraktık. Belki hiç yaşamadığımız kadar huzurlu bir uykunun...
¡¡¡¡¡
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beautiful Man
RomansaJongin sevmişti, çok güzel bir kadını, çok güzel sevmişti. Onun tarafından terk edildiğinde bile onu unutmamaya söz vermişti. Ta ki onu tanıyana kadar, o güzel adamı... Angst değil, gönül rahatlığıyla okuyun. Uzun zamandır yazdığım ilk hikaye olması...