FINAL

31 2 10
                                    

"Her şey hazır mı Sooyoung?"

"Evet oppa, iki kez kontrol ettim. Her şey tamam."

Yerim kafede iki yıl çalıştıktan sonra üniversite harcını karşılayacak kadar para biriktirmiş ve buraya yakın bir ilde üniversite okumaya başlamıştı. Tıpkı örnek aldığı ablam gibi bilimle uğraşmak istiyordu. Böylece kimya okumaya başlamıştı. Her ne kadar onu çok özlesek ve Sehun'un sürekli onu ne kadar özlediğini dinlesek de başarılı olacağına emindik.

Onun yerine ise Sooyoung ve Seungwan adında iki kızı ise almıştım. Artık kafemiz büyümüştü ve tek kişi için çok zorlayıcı olurdu.

Kyungsoo ve Minseok ise hala aynıydılar, tabi menümüz aynı değildi. Kyungsoo'ya yardım etmesi için Seungmin adında tatlı bir genci ise almıştık. Başta çok bir bilgisi yoktu ama zaten Kyungsoo bir şeyler ogretecegi hevesli birini yanına almak istemişti. Öyle de oluyordu.

Bugün ise kafemizin üçüncü yılı şerefine kutlama yapıyorduk. Yerim de kutlama için katılacaktı. Sehun onu havaalanından alacak ve birlikte geleceklerdi.

Chen hyung da eşi ve çocukları ile katılacaktı. O tatlı iki cocuk sayesinde kafeye çocuklar icin bir oyun alanı yapmaya karar vermiştim. Arada bir onlara kitap okumak ve oyun oynatmak için liseli gençler de geliyordu. Baekhyun da birkaç çocuklar için onlara özel çocuk şarkıları söylemişti. Çocuklarla çok iyi anlaşıyordu. Hala aynı barda düzenli olarak çalışıyordu. Ama bunun sonsuza kadar sürmeyeceğine bildiğinden birikim yapıyordu. Bu para ile ne yapacağına ise bir karar vermemişti. Hala bir sonraki hayalini arıyordu ama sonuçta acelesi yoktu.

Junmyeon hyung da gelecekti. Üniversite için izinleri halletmiş, uzun ikna çalışmaları sonunda ek destekler de bulmuşlardı. Bu yıl sonunda insa çalışmaları tamamlanabilirdi. Hangi bölümlerin açılacağı daha kesin değildi ama Junmyeon hyung sıkı çalışıyordu ve olabildiğince çabuk halledeceğine emindim.

Chanyeol da okulunu bitirmiş ve buraya geri dönmüştü. Tekrar Sehun ile ayrılmaz hale gelmişlerdi. Nedense dövüş derslerine de ilgisi artmış, sık sık katılır olmuştu.

Seulgi de okulunu bitirmiş, Joohyun noona gibi uzmanlığını yapmak için Seul'de kalmıştı ama sık sık Joohyun noona ile buraya uğrarlardı.

Minho ise profesyonel lige geçtiği için oldukça meşguldü ama bizi tebrik etmeyi unutmadı. Taemin ise Jinki hyung ile birlikte bizzat geleceklerdi.

Ablam ise gelmeyecekti. Hamileliğinin son haftalarıydı ve uçağa binmesi kesinlikle yasaktı. Her ne kadar onu tüm özel anlarımda yanımda görmeye alışsam da sanırım yeğenim için bu seferlik dayanabilirdim. Annem ve babam orada olacaktı sonuçta, her zamanki gibi.

Kutlamaya katılanlar arasında kafenin daimi müşterileri de vardı. Kibum, Han, Seonghwa, Mingi, Youngsun, Hyewon ve birkaç kişi daha. Üç yıldır sık sık geldikleri için, konuşup tanışma şansımız olmuştu. Bizi bu gün de yalnız bırakmayacaklardı. Birkaç kişi ise o güne  randevu alarak katılacaktı.

"Seungwan kapıya geç gelenleri karşılasın."

"Hemen." Yerinden fırlayıp kapıya koştu.  Tüm güler yüzü ile insanları karşılamaya başladı. Yarım saat içinde herkes gelmişti.  Yemekler servis edildikten sonra Kyungsoo yanıma gelip bana katıldı.  En az benim kadar heyecanlıydı. Benim kadar sahiplenmişti kafemizi. Sonuçta buranın şefiydi ve insanlar onun yemeklerini duyup buraya geliyorlardı. Artık yakın çevrede adı bilinmeyen başlamıştı.

"Evet işte burada da kafemiz sahibi Kim Jongin ve bu güzel yemeklerin sahibi Do Kyungsoo." Baekhyun kapattığı youtube kanalını tekrar açmıştı. Hatrı sayılır bir kitlesi vardı. Bugün üçüncü yılımız şerefine bizi çekip kanalında yayınlanacaktı. 

"Gördüğünüz gibi sadece yetenekli ve girişken değil aynı zamanda oldukça yakışıklılar. Söylesene Jongin, kafeyi açmak nereden aklına geldi?"

Baekhyun önce kafe hakkında birkaç soru sordu. Daha sonra Kyungsoo ile biraz yemeklerden bahsettiler. Ardından  Minseok ile konuşmak için yanımızdan ayrıldı. Biz de misafirlerle ilgilenmeye başladık. Eğlenceli ama biraz da yorucu bir günün ardından herkes dağıldı.

Önce misafirler, sonra arkadaslar, sonra personeller, en son da Baekhyun ve Minseok evlerine gitmek için ayrıldı. Kyungsoo ile ikimiz kaldığımızda kafeyi kapatıp, birlikte kaldığımız evimize doğru yürümeye başladık. Kendimize lazım olduğunda kullanabilmek için bir araba da almıştık ama akşamları birlikte yürümeyi seviyorduk hala.

Evimize vardığımızda duş alıp yatağımıza uzandık. Genelde salonda oturmaz, bazen odamızdaki televizyondan bir şeyler izler, bazense sadece sohbet ederdik.

Kyungsoo başını omzuma yasladı her zamanki gibi.

"Her şey çok güzeldi değil mi?"

"Güzeldi." Dedim saçlarına öpücük kondururken. "Ama sen daha güzeldin"

"Jongin, sürekli güzel olduğumu söylüyorsun."

"Çünkü güzelsin."

"Ama sen daha güzelsin."

"Ben mi?" Dedim gülerek.

"Jongin, sen gördüğüm en güzel şeysin."

Eğilip dudaklarıma bir öpücük kondurdugunda zevkle karşılık verdim.
Hayatım boyunca olmak istediğim yerdeydim, onun yanında. Artık biz olmuştuk. Ve biz çok güzeldik.

Kaisoo kadar güzel kalın Aeri 💕

Kaisoo kadar güzel kalın Aeri 💕

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Beautiful ManHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin