Bölüm 14

2.4K 138 306
                                    

Ertesi gün Asi Alaz'ı arayarak ders yapmak istemediğini çünkü işleri olduğunu söyledi. Hem gerçekten de işleri vardı hem de dünkü olaydan sonra Alaz'ı görmek istemiyordu.

Asi'nin o günkü işi daha öncesinde planladığı gibi alışveriş yapmaktı. Hem almak istediği şeyler vardı hem de genç kızlar kafa dağıtmak için alışverişe çıkardı hep, Asi de bir genç kızdı sonuçta ve kendini böyle mutlu etmeye karar verdi.

Girdiği mağazada birkaç parça kıyafet beğendikten sonra kıyafetleri denemeden önce iç çamaşırı reyonuna yöneldi. Gördüğü siyah dantelli bir sütyeni çok beğendi ve bedenini bulmak için askıları karıştırmaya başladı.

"Sana çok yakışır o." Asi arkasından gelen tanıdık sesle yerinden sıçradı.

"Alaz ne işin var senin burada?" Asi elindeki sütyeni aceleyle yerine bıraktı. Yine yanaklarının kızardığını hissetti ve Alaz yine pişmiş kelle gibi sırıtıyordu.

"Sen alışveriş yapacağım deyince ben de yardım etmeye geldim-"

"Ve arkamdan sinsice yaklaşıp sütyen değerlendirmesi yapmaya mı karar verdin?"

Alaz yine napmışım ki moduna geçti. "Yakışır dedim sadece ne dedim sanki ya. İstersen hiç giyme tabi sen nasıl rahat edeceksen..."

Asi Alaz'ın koluna sertçe vurunca Alaz acıyla inledi. Sonra Asi'nin yüzüne bakıp yine kıkırdamaya başladı.

"Seninle uğraşamayacağım Alaz." Asi Alaz'a arkasını dönüp beğendiği sütyenin bedenini aramaya devam etti. Alaz geldi diye alacağı şeyden utanıp vazgeçemezdi sonuçta.

"Hanımefendi o beğendiğiniz modelin takımı da var bakmak isterseniz." Asi yanına gelen görevliye gülümseyerek bakmak istediğini söyledi. Arkasında sırıtan Alaz'ın varlığını önemsemeyerek beğendiği takımın kendi bedenini aldığı kıyafetlerin üzerine koydu.

"Bence onun kırmızısı da güzel olur-"

Alaz'ı susturan şey diğer koluna gelen darbe oldu. Başta acıyla inlese de sonra yine kahkaha atmaya başladı. Az önce kendisine yardım eden görevli de kıkırdayarak yanlarından ayrıldı.

"Alaz sen nereden buldun beni?"

"Evine en yakın alışveriş merkezi burası, sen alışveriş yapacağım deyince dedim ki yardıma ihtiyacı olur poşetleri falan taşırım..."

"Elim kolum tutuyor Alaz kendim taşırım hadi git sen." Asi arkasını dönüp ilerlerken Alaz'ın peşinden geldiğini biliyordu. Sıkıntıyla oflayıp arkasını döndü. "Alaz git demiştim sana."

"Tek başına alışveriş mi yapılır ya? Hem fikir de veririm sana... Şu an senin yerinde olmak isteyen bir sürü kız vardır mesela."

"O zaman onların yanına gidebilirsin-"

Asi'yi susturan şey Alaz'ın dibine kadar girmesi oldu. "Ben seni istiyorum ama."

Asi Alaz'ın dudaklarına baktığını fark edince sertçe yutkundu. Alaz'ın mağazanın ortasında kendisini öpmek gibi bir delilik yapmamasını umarken Alaz odağını Asi'nin arkasındaki bir noktaya kaydırdı. Asi nereye baktığını anlamaya çalışırken Alaz o noktaya doğru yürümeye başladı ve elinde bir etekle geri döndü. "Bunu denemelisin. Çok yakışır sana."

Asi Alaz'ın elindeki eteği alıp incelemeye başladı. Bir şey demeden elindeki kıyafetlerin üzerine koydu. Alaz Asi'nin elindeki kıyafet yığınını alıp kendi kolunun üstüne attı. "Ben bunları taşırım, sen rahat rahat bak." Asi bu kez mızmızlanmadan onayladı. Hem elinde ağırlık olmadan daha rahat gezebilirdi.

the great war | aslazHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin