Bölüm 24

2.5K 124 117
                                    

''Nasıl kurtulabiliriz o fotoğraftan?'' Alaz kollarının arasındaki Asi'nin saçlarını okşarken aklındaki soruyu sormuştu. ''Bir aradayken bir şekilde telefonunu alıp silerim diye düşündüm ama tuvalete bile yanında götürüyor. Gerekmedikçe çantasından da çıkarmıyor. Alıp sileceğimi tahmin ediyor bence... Gerçi telefondan silmek yeterli olmayabilir. Yedeklemiş olabilir. Hatta salak değilse muhakkak yedeklemiştir.''

''Telefondan veya yedeklediği yerlerden silmek yetmez Alaz.'' dedi Asi. ''Kızı sonsuza kadar susturmamız lazım.''

Alaz'ın Asi'nin saçlarını okşayan elleri durdu bir anda ve kafasını eğip Asi'nin yüzüne baktı. ''Kızı uçurumdan yuvarlamamı ister misin bitanem?''

Asi dirseğiyle Alaz'ın karnını dürtükledi. ''Saçmalama Alaz. Demek istiyorum ki fotoğrafları silmek çözüm olmaz. Elinde kanıt olmadan insanlara bir şeyler söylemesi bile büyük bir sorun bizim için. Söylediği 10 kişinin 9'u inanmaz belki ama kalan 1 kişinin inanması veya acaba demesi bile bizim için felaket olur... Bizim de onunla ilgili kimsenin bilmesini istemediği bir şey bulmamız lazım. Sen bizi açık edersen biz de seni rezil ederiz deriz. Mesele kapanır.''

''Çok zekice.'' dedi Alaz. Bir yandan da bu neden benim aklıma gelmedi diye düşünüyordu ama Asi'nin bu kadar zeki olup bunu düşünebilmesi çok hoşuna gitmişti. ''Şu an o kadar yükseldim ki sana...''

Asi Alaz'ın arzudan boğuklaşmış sesiyle dudaklarını ısırdı. Alaz nazikçe Asi'yi yatağa itip yatırdı ve üstüne çıktı ama dudaklarına yöneldiği an Asi suratını çevirdi. ''Alaz... Öyle ya da böyle şu an sevgilin var. Ben bunu yapmak istemiyorum.''

''Ya Asii.'' Alaz kırgınlıkla yüzünü buruşturdu. ''Söyledim sana gerçek bir ilişki değil bu-''

''Biliyorum Alaz ama ne bileyim işte...'' Alaz Asi'nin çekincesini anladı ve hoşuna gitmese de biraz yana kayarak Asi'nin üzerinde yatmaya devam etti. Tüm ağırlığını Asi'ye vermemişti ve kafaları aynı hizadaydı ve Asi o kadar kez öpüşmelerine rağmen ilk defa bu kadar yakın olduklarını hissetti. Alaz Asi'nin saçlarıyla oynarken Asi de elini Alaz'ın aşık olduğu gözlerini çevreleyen kirpiklerine getirdi ve tüy gibi hafif dokunuşlarla Alaz'ın kirpikleriyle oynama başladı. Bir süre böyle huzurla birbirlerini izlediler. Sonra Alaz aklına gelen şeyle kaşlarını çatıp yerinden doğruldu. ''Sen doktora gitmedin değil mi?''

Asi cevap vermekten kaçmak için bakışlarını duvara çevirdi. ''Asi! Bir de ben tek giderim dedin. İnanılmazsın cidden.''

''Ya Alaz gerek yok ki, sen büyütüyorsun-''

''Keşke sen de biraz büyütsen Asi, neden hiç önemsemiyorsun kendini ya? Neyse senin lafına güvenilmeyeceğini anladım ben... Yarın gidiyoruz hemen.'' Alaz Asi'nin itiraz etmesine izin vermeden işaret parmağını dudağına koyup susturdu. Asi dudaklarına kapanan parmağa bakınca aklından çok farklı düşünceler geçmeye başladı. Dudaklarını aralayıp Alaz'ın parmağını emmemek için derin bir nefes alıp verdi ve sertçe yutkundu. Alaz'ın gözlerine bakınca onun da kafasından aynı düşüncelerin geçtiğine emin oldu. Asi ortamdaki bu cinsel gerginliği dağıtmak için ''Tamam.'' dedi sadece. Alaz'ın parmağı hala dudaklarındaydı. ''Gideriz yarın.'' Alaz yine sertçe yutkunup parmağını nihayet Asi'nin dudaklarından çekti.

Asi aklına gelen şeyle rahatsızca kıpırdandı. ''Onunla aranda bir şey geçti mi?'' dedi ve sesi adeta fısıldar gibiydi. Alaz dibinde olmasa duymazdı bile kendisini. ''Dürüst ol lütfen. Söz veriyorum kızmayacağım-''

''Hayır tabi ki Asi.'' Alaz elini Asi'nin yanağına getirdi. ''Sana bu kadar aşıkken başka birine dokunmam mümkün mü sence?''

Asi sadece kafasını salladı. Alaz'a inanıyordu ve aksini düşünmemişti zaten ama yine de kulaklarıyla duymak daha iyi gelmişti. Alaz bu kez de baş parmağını Asi'nin dudaklarına getirdi. ''Bir kez öpeyim seni nolur. Çok özledim... Sadece öpeceğim.'' Asi bunu bekliyormuş gibi az önceki konuşmalarını unutarak kafasını salladı. Alaz onayı alır almaz Asi'nin dudaklarına gömüldü. Ancak biraz öpüştükten sonra söylediği gibi sadece öpmekle kalmayıp tamamen Asi'nin üstüne çıktı ve Asi'nin bacaklarını beline doladı. Asi bacaklarının arasına dayanan sertlikle Alaz'ın ağzının içine doğru boğukça inledi. Bunu fark eden Alaz dudaklarını ayırıp hiç vakit kaybetmeden Asi'nin boynuna gömüldü. Asi bacaklarının arasındaki baskı ve Alaz'ın kalçasını sıkan eli yüzünden sırılsıklam olduğunu hissediyordu ve inlememek için dudaklarını ısırdı.

the great war | aslazHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin