Bölüm 28

2.8K 125 70
                                    

Selamlarr. Benden beklenmeyecek bir şekilde birkaç gündür bölüm atamıyordum çünkü ilham perilerimi kaybettim gibi bir şey oldu, neyse ki bugün tekrar bana döndüler... İçime sinen bir bölüm oldu umarım sizin de beklediğinize değer. Keyifli okumalar 🩶

---------------------------------------------------------

Asi Neslihan'a o cümleyi kurarken kafasında kelimenin tam anlamıyla hiçbir şey yoktu. Neden söylediğini ve nasıl bir tepki alacağını hiç bilmiyordu. Kadın muhtemelen şok olacaktı. Ya da belki Asi'yi ciddiye bile almayacaktı ve açıkçası böylesi Asi için çok daha iyi olurdu. Ciddiye alsa da ona hakaretler edip evinden kovmaya bile hakkı vardı.

Ama Neslihan Asi'nin tahmin bile edemeyeceği bir tepki verdi. ''Biliyorum canım.''

Asi'nin ağzından kaba bir ''Ne?'' tepkisi çıktı. Neslihan kapıyı açıp dışarıda kimsenin olmadığını kontrol etti. Rahatça konuşabilirdi artık.

''Alaz'a aşık olduğunu biliyorum. Alaz'ın da sana karşı aynı şeyleri hissettiğinden haberdarım. Hem de en başından beri.''

''Ne kadar başından beri yani?''

''Hapisten çıkıp eve geldiğim günden beri.'' Asi'nin hayretle ağzı açık kaldı. ''Diğerlerinden daha iyi bir gözlemciyim diyelim...'' Asi başını öne eğip sustu ancak Neslihan meseleyi tamamen konuşmakta kararlıydı. ''Sevgili misiniz Alaz'la?''

Asi omuz silkti. ''Ne olduğumuzu bilmiyorum... Öyle gibiyiz ama.'' Bu kez sessiz kalma sırası Neslihan'daydı. Asi bir süre kendisine bakmayan kadını izledi ve tekrar konuşma ihtiyacı hissetti. ''Neslihan Hanım ben çok özür dilerim... Yaptığım şey çok iğrenç farkındayım-''

''Yaptığınız şey çok yanlış evet ama bunu iğrenç olarak adlandırmana gerek yok. Yaman'la sevgiliyken Alaz'la bir şeyler yaşamadığını biliyorum çünkü.''

Asi yerinde rahatsızca kıpırdandı. ''Bunların hepsini size Alaz mı anlattı?'' Alaz'ın ikisi ile ilgili detayları annesine anlattığını bilmiyordu ve keşke önceden haberim olsaydı diye düşündü.

''Yaman'la ayrıldığınız gün Alaz'a senin yüzünden mi ayrıldılar dedim, sana sormuş hayır demişsin, ben de demek ki bir şeyler yaşamadınız olarak yorumladım... Yanlış mı yorumlamışım?''

Asi kafasını iki yana salladı. ''Hayır... Bir şeyler yaşamadık yani.'' Asi öncesinde aldatmış sayılmazsın dediği için Alaz'a kızdığını hatırladı ancak şu an kendisinin de olaylara Alaz'ın bakış açısıyla bakmaya ihtiyacı vardı.

Neslihan kafasını sallayıp odadan çıkmaya hazırlanırken Asi ''Özür dilerim.'' diyerek yerinden kalktı. Sesi yine ağlamaklı çıkmıştı ve konuşurken gözünden bir damla yaş süzülmüştü.

''Aşık olduğun için özür dilemene gerek yok.'' dedi Neslihan. Kadın bugün her cümlesiyle Asi'yi daha da şaşırtıyordu. ''Ama ne yapmayı düşünüyorsun Asi? Ya da düşünüyorsunuz mu demeliyim? Sen Alaz'ın odasından gelirken ben çıkıp benim yanımdaydı demeseydim ne yapacaktın mesela? Ya da Alaz nereye kadar Tolga'da kaldığını söyleyerek senin evine gelmeye devam edecek? Böyle hayat mı geçer?''

Asi Neslihan'ı dinlerken kadının oğluyla ne kadar benzediklerini düşünmekten kendini alamadı. İkisi de sabırsız ve yeri geldiğinde bencil insanlardı. ''Bilmiyorum.'' dedi sessizce.

''Umarım bu mesele bir felaketle sonuçlanmaz.'' dedi kadın. Odadan çıkmak üzereyken Asi'nin sesiyle yine durdu. ''Eğer öyle olursa Yaman'ın yanında olur musunuz lütfen? Haksız olan biziz sonuçta-''

''Ortada bir savaş varmış gibi taraf tutmaktansa her şeyi yoluna koymaya çalışmayı tercih ederim... Herhangi bir çocuğumu kaybetmek istemiyorum çünkü.'' Asi haddini aştığını hissederek hiç itiraz etmeden kadını onayladı. Neslihan da Asi'nin daha fazla söyleyecek bir şeyi olmadığını anlayınca odadan ayrıldı.

the great war | aslazHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin