Yaman Asi'nin söylediği şeyle yerinden fırladı. Asi çok fazla olay çıkmamasını umarak ona baktı sadece.
"Nereden çıktı bu Asi?"
"Öncelikle sakin ol."
"Sakinim zaten Asi. Anlam veremiyorum sadece." Yaman söylediklerini doğrular şekilde gerçekten de sakindi. Renginin atması ve ayağa kalkması dışında bir tepki vermemişti. Asi bunun fırtına öncesi sessizlik olmasından korktu.
"Ne istersen o olsun diyorum sana... Ve sen bana ayrılalım mı diyorsun?"
"Yaman ben çok yoruldum. Birbirimizi sürekli kırıyoruz ve özür dileyip konuyu kapatıyoruz ve sonra bambaşka bir şey oluyor... Sanki bu normal bir şeymiş gibi bir döngü haline geldi resmen ve ben artık huzurlu hissedemiyorum hiç." Yaman'ın kırgınlık ve şaşkınlık karışımı bakışlarına bakarken konuşmasına devam etti Asi. Bir ayrılık konuşması hazırlamamıştı ve doğaçlama takılıyordu ama bu esnada Yaman'ı kırmamayı umuyordu. "Ben de kusursuz değilim bu konuda ve tüm suçu sana atmıyorum zaten... O yüzden diyorum ki belki de birbirimize o kadar da uygun değilizdir Yaman."
Yaman kafasını öne eğip sessizliğini korurken Asi ona bakmaya devam etti. Bir süre sonra Yaman kafasını kaldırdığında Asi gözlerinin dolduğunu fark etti. Yaman boğazını temizleyip konuşmaya başladı. "Daha huzurlu hissetmeni nasıl sağlarım peki? Neyi düzeltirsem daha huzurlu oluruz?"
Asi Yaman'ın sorduğu soruyu düşünürken spesifik bir sebep sunamadı ve Yaman işini kolaylaştırdı. "Ayrılırsak mı daha huzurlu olursun yani?" Asi sessizce Yaman'a bakınca Yaman da cevabını almış oldu.
"Asi biz seninle kavga bile etmezdik... Nasıl birbirimize uyumlu değiliz diyebiliyorsun ya?"
"Yaman belki de sorun hiç kavga etmeyip her şeyi içimize atmamızdır!"
Yaman tekrar Asi'nin yanına oturdu. "Neyi mesela? Bir şey söyle. Şöyle yaptın ve çok kırıldım de. Hadi."
"Yaman tek tek sayayım mı şimdi-"
"Ya say Asi. Madem o esnada içine atmışsın hep say işte hepsini. Hem belki bir açıklamam vardır benim de."
"Yaman zorlamasak mı?"
Asi Yaman'ın gözlerinden bir damla yaş süzüldüğünü görünce nefesi daraldı. "Zorlamıyorum Asi. Ama başka bir şey var gibi geliyor şu an... Ve benim bunları bilmeye hakkım var."
Asi gözlerini kapatıp derin bir nefes alınca gözünden bir damla yaş süzüldü. Yaman elini Asi'nin yanağına getirip sildi gözyaşını. "Asi ben seni çok seviyorum. Her ne yaptıysam düzeltirim ama nolur bunu yapma bana. Ben sensiz yaşayamam."
Asi nefesinin daralmasına daha fazla dayanamayarak yatağın diğer tarafına geçip ayağa kalktı. Elini göğsüne koyup derin nefesler almaya başladı. Yaman'a arkası dönüktü şu an ve konuşmak için cesaretini toplamaya çalıştı.
Yaman'a doğru döndüğünde onun da kendisi gibi ağladığını fark etti. Yaman yanına gelmedi ve yatağın iki ucunda birbirlerine bakmaya başladılar.
"Asi her şeyi düzeltebilirim... Söyle bana her ne yaptıysam düzeltirim. Yeter ki böyle yapma."
Asi madem öyle diyerek eteğindeki taşları dökmeye karar verdi. Yanaklarını kurulayıp derin bir nefes aldı. "Mesela en yakın zamandaki olayı konuşalım Yaman... Barda şarkı söylememe izin vermezsin diye yalan söyledim sana. Sence ben sana yalan söylemekten, arkandan iş çevirmekten memnun muydum? Kendimi berbat hissetmedim mi hiç?"
"Kendini kötü hissettiğine eminim Asi."
"Peki sana neden en başından söylemedim? Çünkü bana izin vermeyecektin... Ama ben bunu yapmak istemiyorum Yaman, istediğim şeyi yaparken sevgilimden izin almak zorunda kalmak istemiyorum. Ya izin vermezse düşüncesiyle yalanlara başvurmak da istemiyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
the great war | aslaz
Teen FictionKurtarıcısına aşık olan Asi, aşkına karşılık bulduğu bir evrende yine de Alaz'a aşık olur muydu?