Ben geldim. Yaptığınız yorumlar okadar tatlı ki, hepinize ayrı ayrı hayranım. Cidden yorumlarınız için teşekkür ederim. Onlar benim için çok değerli. blackswansbluebead yorumların çok değerli, bukadar tatlı olduğun için thank you baby❤️
"Öyle mi küçük hanım? Yani onun, delicesine başka bir kıza daha sadece bir kaç ay önce âşık olması umrunda değil mi?"
Sahte bir şekilde kıkırdadım. "Onun aşkından nasıl bukadar emin olabiliyorsun?"diye sordum. "Batuhan sonuçta aylarca askerdeydi, askerde düşünmeye bir sürü vakti oldu. Demek ki, Gülizar Batuhan'ın hayatının aşkı değilmiş. Değil mi ama?"
Cevdet bey sonunda sustuğunda bende rahat bir nefes almıştım. "Cevdet, yeter ama artık. Önce yemeğimizi yiyelim tamam mı?"
"Ben yemeyelim mi diyorum?"diyerek huysuzlanmıştı Cevdet bey. "İsteyen yesin."
"Hadi ozaman, hep birlikte masaya geçelim çocuklar."diye söylemişti Ayten teyze gülümseyerek. Ardından hepimiz masaya doğru ilerleyip yerimizi almıştık. Batuhan bir kez bile konuşmamıştı. Suskundu, etrafı inceliyordu ve düşünceliydi. Aynı zamanda, bir kaç kez bana olan bakışlarını yakalamıştım. Şaşkınlıkla bana bakmıştı. Belki de birazcık da hayranlıkla?
Tamam, kendimi yine havalara sokmayayım. Küçücük bir bakıştan çok fazla şey çıkartmaya hiç gerek yok. Masada ki yerimizi almamızla, yemeğe başlamıştık. Özenle hazırlanmış bir masaydı. Çeşit çeşit yemekler vardı.
Ayten teyze gülümsemiş. "Batuhan, senin sevdiğin börekten yaptım. Karnını fazla doyurma tamam mı? Gitmeden bir de ondan da yersin."
"Tamam yerim, ellerine sağlık şimdiden."
Ayten teyze, iyi bir kadına benziyordu. Üstelik Batuhan'a değer verdiği de belliydi. Bu hareketinden dolayı gülümsemeden edememiştim. Gülümseyerek önümde ki yemekleri yemeğe başladım. Lezzetli şeyler yapmışlardı. Hepsini Ayten teyze mi yapmıştı, yoksa bir kaç kez gördüğüm yardımcıları mı emin değildim. Yinede güzeldi. Ayten teyzenin bahsettiği börekten de çorbamı içtikten sonra yemiştim. Batuhan'ın severek bu böreği yediğini görünce, kıskanmadan edemedim.
Bende bu böreği yapmak istiyordum. Onun sevdiği şeyi bende yapmak istiyordum. Sonunda yemeğimiz bittiğinde tatlı faslına geçilmişti. Tatlımızı yerken bir yandan da Ayten teyze havadan sudan konuşup, ortaya konular atıyordu. O bunu yapmasaydı, gerçektende çok sessizdi.
"Ee Zehracım, Batuhan'la nasıl tanıştınız?"
Güzel soruydu. Bunu Batuhan'la konuşmuştuk, hiç sorun yoktu. Olduğu gibi anlatacaktık, hafif değişikler ile. "Ben Batuhan'ın eskiden Gülizar'la yaşadığı eve taşındıydım. Tabii bunlar ayrılınca, Gülizar evi boşaltmış falan, zaten hemen de bir başkasıyla evlenmiş..."
"O evde mi yaşıyorsun?"diye şaşkınlıkla sormuştu. "Ah, cidden mi? Bu senin için zor değil mi?"
Başımı olumsuz anlamda sallayıp Ayten teyzenin yüzüne baktım. "Neden zor olsun ki?"diye sordum. "Sonuçta sizde, Batuhan'ın annesinin yaşadığı evde yaşıyorsunuz ve sizde rahatsız olmuşa benzemiyorsunuz. Önemli olan o evin içinde yaşadığın kişidir."
"Elbette, haklısın."
"Kısacası evde bir kaç eski mektup bulmuştum. Batuhan'ın ayrılmadan önce Gülizar'a yazdığı mektupları..."diye söylediğimde gülümsüyordum. O anı hatırlarken gülümsemeden edememiştim. Ah, o ilk mektubu okuduğum o gün. Tabii olay böyle değildi, Batuhan Gülizar'la ayrılmamıştı. Gülizar onu aldatmıştı, ama bunu kimsenin bilmesine gerek yoktu. "Yazdıklarından çok etkilendim. Bir adamın bir kadına aşkını bu şekilde itiraf etmesi, dile getirmesi görüldük bir şey değil. Bu yüzden etkilenip, mektup da yazan adrese, bana da âşık olur musun? Yazıp yolladım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bana da aşık olur musun? (Tamamlandı)
RomanceGenç kızın yeni taşındığı eve bir mektup gelmişti. Mektupda askerdeki bir gencin aşk hayalleri yazıyordu. Sorun şuydu, o mektuplar lise son öğrencimize değilde, evin eski sahibine geliyordu. Peki ya bir gün genç kızımız mektuplardan fazlasıyla etkil...