İnstagram hesabım; merilaygunay beni takip edin canlarım!! Yakında yeni çıkan kitabım için çekiliş yapacağım. (Yarın)
Yeni bölümümüz bugün geldi. 24. bölümü perşembe ya da cuma günü paylaşacağım. (Yorumlara bağlı ^^) Seviliyorsunuz❤️❤️❤️
Ertesi sabah her zamanki gibi Ayten teyzenin odama girip beni uyandırmıştı. Daha doğrusu, gözlerimi araladığımda, Batuhan ile aynı yatakta olduğumu görmüştüm. O Kadar şaşkındım ki nasıl tepki vereceğimi bilememiştim. Kolunu belime sarmıştı ve benim başım hala onun göğsünün üzerindeydi. Her gün okuduğumuz Kafka'nın kitabı ise açık bir şekilde Batuhan'ın üzerindeydi.
Uyuya kalmıştı.
İlk defa, benim yanımda uyuya kalmıştı. Normalde okumayı bitirdiği an yanımdan kalkıp giden Batuhan yanımda uyuya kalmıştı. Nasıl tepki vereceğimi bilemiyordum. Ayten teyze kapının girişinde durmuş öylece bizi izliyordu. Gülümseyerek.
Ben ise, kalbim yerinden çıkmasın diye bir savaş veriyordum.
"İşe geç kalmasın güzel kızım, Batuhan'ı uyandır."
Hareket edemiyordum, kapanan kapının ardından öylece bakıyordum. Tepki veremiyordum. Kalkmamak ve Batuhan uyanana kadar bu anın tadını çıkartmak istiyordum ama bu imkansızdı. O uyanacaktı ve eski hayatına dönmesi için ilk adımı atacaktı. İşe başlayacaktı. Kokusunu derin bir şekilde içime çektim, kadar harika bir adamdı ki, ona aşık olmamak imkansızdı. Kalbi ve sevgisi inanılır gibi değildi, bu dünya da yaşamak ve bu dünya da ki insanlar tarafından kandırılmak için fazla masumdu.
Kolunun arasından çıkmak için savaştım, ama başaramayınca pes ettim ve Batuhan'a seslendim. "Batuhan,"dediğimde, sesim titremesin diye elimden geleni yaptım. O kadar heyecanlı ve o kadar mutluydum ki, ona seslenirken, onu uyandırırken kalbimde ki mutluluk balonları bir bir patlıyordu. "uyan hadi, işe geç kalacaksın..."
Ses gelmeyince tekrar seslendim, tekrar ve tekrar. Ama o uyanmadı, aksine beni daha sıkı kendine doğru çekti. Vücudumuz birbirine o denli yapışmıştı ki, nefes almakta zorlanıyordum. Hayalini kurduğum onca şey... Bütün bu düşünceleri aklımdan attım ve derin bir kaç nefes alarak onu uyandırmak için, "Batuhan."dedim. Bu sefer sesim daha sesli çıkmıştı.
Sonra uyku mahmurluğu ile gözlerini açtı. Küçük bir çocuk gibiydi bunu yaparken, dudaklarını büzmüş ve mızmızlanarak aralamıştı gözlerini. Gözleri benim gözlerim ile kesiştiğinde önce algılayamamış, sonra ise şaşkınlık ile gözleri büyümüştü. Önce kollarını etrafımdan çekmiş, ardından da olabildiğince benden uzaklaşmıştı. "Ben... ben..."
Batuhan ayağa kalkmış, öylece etrafına bakınmıştı. "Zehra..."
Zoraki bir şekilde gülümsedim. "Yorgundun, uyuya kalmışsın. Hadi şimdi hazırlan ve işe git, geç kalma."
O an yüzünde ki o hüznü ve şaşkınlığı gördüm. İkisi de aynı anda yüzünde belli olmuştu. Hem üzülmüş, hem de benim böyle kolay bir tepki vermeme şaşırmış gibiydi.
O an hiçbir şey umurunda değilmiş gibiydi. Birden yüzünde ki ifade değişmişti. Tekrar yatağın içine girmiş ve benim tamamiyle oturuş pozisyonuna geçiş yapmama yardımcı olmuştu. Bunu neden yaptığını anlayamadığım için öylece yüzüne bakıyordum. Kollarını etrafıma sardı.
Kendi isteği ile, bile bile kollarını etrafıma sardı. Sonra kokumu içine çekti. "Uyurken çok tatlıydın,"diye fısıldadı. O kadar sessiz söylemişti ki, bir an doğru duyup duymadığımdan bile emin olamamıştım. "bu yüzden seni seyrederken uyuya kalmışım... Uyurken, bana sarılmıştın... Sanki gitmemden korkuyormuş gibi..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bana da aşık olur musun? (Tamamlandı)
Storie d'amoreGenç kızın yeni taşındığı eve bir mektup gelmişti. Mektupda askerdeki bir gencin aşk hayalleri yazıyordu. Sorun şuydu, o mektuplar lise son öğrencimize değilde, evin eski sahibine geliyordu. Peki ya bir gün genç kızımız mektuplardan fazlasıyla etkil...