Bana da aşık olur musun? (Tamamlandı)

32. Final

Sonunda final bölümümüze geldik. Şimdiden keyifli okumalar güzel okuyucularım❤️
Sizleri çok çok seviyorum. Aşırı çok!!!!! Geç geldim farkındayım, Okul bu sene oldukça yoğun. Bu yüzden neredeyse hiç vaktim kalmıyor, ama sonunda final bölümünü yayınladım❤️ 

Ben hastaneden çıktığım zamandan beri Batuhan'ın hayatı oldukça düzene girmişti. Bir sürü şeyler başarmıştı, iş dünyasında tanınıyor bir hale gelmişti. Babasıyla arasını düzelttiğinden beri de daha fazla şirket başındaydı. Hatta ve hatta bugün bir programda konuk olacaktı. Cevdet baba, öyle demem konusunda israrcı olmuştu, heyecanlı bir şekilde televizyon karşısında oturuyordu. Heyecanını belli etmemek içinde, sıkı sıkı koltuğun kenarını tutmuştu. Tanıdıkça aslında tatlı bir adam olduğunun farkına varıyordum. Hayatında hatalar yapmıştı, tonlarca hatalar. Oğlunu üzmüştü, oğlunun değerini anlayamamıştı. Lâkin her şeye rağmen özünde iyi bir adamdı. Ayten anne ise, heyecanını hiç utanmadan belli ediyordu. Herkesden önce televizyon karşısına geçmişti.

"Kanaldan eminsin değil mi Zehra?"

"Eminim Ayten anne," dedim gülümseyerek. "Batuhan kaç kez söyledi bana, merak etme sen. O kanalda çıkacak."

"Canlı yayın ya, sorun çıkmaz değil mi?" Yüzü oldukça telaşlı görünüyordu. Sanki Batuhan'ın bir hata yapmasından korkar gibi.

Ayten anneyi rahatlamak için gülümsedim. "Yok çıkmaz, Batuhan'ı tanımıyor musunuz? Onun arası kelimelerle iyidir, hangi soruya nasıl cevap vereceğini bilir."

Benim cevabımdan memnun olmuşcasına ikisi de gülümsemişti. Ardından zaten bir kaç dakika sonra program başlamış ve Batuhan görülmüştü. Bu program daha çok iş dünyasından olan insanları ilgilendiren bir programdı.

Programın klasik açılış cümlelerinden sonra, soruları soran kadın gülümseyerek Batuhan'a doğru döndü. "Batuhan bey, öncelikle hoşgeldiniz."

"Hoşbulduk."

"Öncelikle tanımayanlar için, seni tanımakla başlayalım. Ekranda Batuhan Sancaktar'ın son işi için olan konuşma var, buyurun hep birlikte izleyelim."

Batuhan'ın büyük bir toplum içinde, yeni ürettikleri teknoloji hakkında ki konuşması geldi ekrana. Tüm konuşma olmasada konuşmanın önemli noktoları görünmüştü. Ardından da Batuhan'a sorular sormuştu kadın. Bir sürü sorular, bazıları yaptığı iş hakkında bazıları ise özel hayatı hakkındaydı.

"Geçen hafta yaptığınız konuşma, günlerdir konuşuluyor. Bu sizi nasıl hissettiriyor?"

Batuhan'ın yüzünde oldukça mahçup bir gülümseme vardı. Sanki başarısının bu kadar konuşulmasından utanmış gibi. "İlk konuşmamdı, ilk başarımdı. İş dünyasında bu kadar konuşulacağına tahmin edememiştim."

"Başarınızı neye borçlusunuz?

Kadın sorular sordukça Batuhan'da güzel bir şekilde hepsini cevaplamıştı. O kadar iyi bir şekilde idare ediyordu ki, hayran olmamak elde değildi. Bir sürü sorular soruldu, bir sürü cevaplar verildi.

"Genç kızların merak ettiği bir soruyla devam edelim," dedi Batuhan'a sorular soran kadın. Gülümsedi ve kameranın içine baktı. "hayatınızda şu anda biri var mı? Son bir haftadır konuşmanızı izleyen genç kızların yorumları gittikçe artıyor."

Batuhan gülümsedi. Gülümsemesi o kadar güzeldi ki. "Dünyalar güzeli bir kadınla nişanlıyım," dedi ve kameraya doğru yüzük parmağını gösterdi. Kendi aramızda nişanlanmıştık, aile arası. "Benimle evleneceği için çok şanslıyım."

Gülümsedim. Benim hakkımda söyledikleri, açık açık nişanlı olduğunu söylemesi... Bana dünyalar güzeli demesi... İşte hayalini bile edemeyeceğim bir hayat yaşıyordum. Tek başıma eve çıkmaya karar verdiğimde bunları yaşayacağımı asla tahmin etmezdim. Korkmuştum, başarıp başaramayacağımın düşüncesi aklımı kemirip durmuştu. Sonra onun mektupları geldikçe, onun yazdıklarını okudukça sadece onu düşünür olmuştum. Öyle sevilmek, öyle aşık olmak istemiştim.