Tarihteki En Enteresan Seri Katil Hikayelerinden Biri: Yüzü Olmayan Kadın
1993'ten 2009'a kadar Almanya, Avusturya, Fransa'da 6'sı cinayet olmak üzere 40'tan fazla suç mahalinden alınan DNA örnekleri tek bir şüpheliye ait çıkıyor: yüzü olmayan bir kadına!olaylar 1993 yılında başlıyor ve 2009'a kadar sürüyor. almanya, avusturya, fransa'da 6'sı cinayet olmak üzere 40'tan fazla suç mahalinden alınan dna örnekleri tek bir şüpheliye ait çıkıyor.
dna testi ile şüphelinin cinsiyetini tespit ediliyor ve beklenmedik bir şekilde bir kadın olduğu öğreniliyor. kadının dna'sı sistemde olmadığından kimliği tespit edilemiyor. ancak polis örgütleri, birbiriyle bu kadar uzak alakasız suç mahallerinde dna'sı bulunan kadının avrupa'yı kasıp kavuran bir seri katil ve daha fazlası olduğu sonucuna varıyorlar. bu arada, kadın bu 3 ülkede sürekli suç işliyor ama garip bir şekilde almanya'nın bavyera eyaletinden uzak duruyor.
kadın bir seri katil fikri medyada da ilgi görüyor ve sürekli haberlere konu oluyor. görgü tanıkları, ilgili suç mahallerinden ayrılan bir kadın gördüklerine ancak yüzünü göremediklerine dair ifadeler veriyorlar. medya, kadına "yüzü olmayan kadın" lakabını takıyor.
kadına ait dna tespit edilen 6 cinayetten biri de almanya'nın heilbronn kentinde öldürülen polis memuru michèle kiesewetter'in öldürülmesi olayı olduğundan kadın bu olaydan sonra heilbronn hayaleti olarak da anılmaya başlıyor.
daha önceden de yazdığım gibi, kadının işlediği suçlar çok dağınık bir alanda işleniyor ve birbiri ile çok alakasız. yani bir gün karavandan kurabiye çalıp bir başka gün adam öldürüyor, oyuncak tabanca ile dükkan soyup, ormanda eroin içmeye kadar her türlü suçu işliyor. her taşın altından bu kadın, yani onun dna'sı çıkıyor.
alman devleti kadının yakalanması için parkplatz (park yeri) adlı özel bir ekip kuruyor ve yakalanmasına yardım edecek istihbaratı verecek kişiye ödül vadediyor. hatta bu ödül zamanla 300.000 euro'ya kadar artırılıyor.
2009'daki bir gelişme olayların seyrini değiştiriyor. bir soruşturmada "erkek" bir mülteciden alınan dna örneği yine bu kadına ait çıkıyor. bu noktada polis "biz bir yerde yanlış mı yapıyoruz lan acaba?" diye düşünmeye başlıyor ama emin de olamıyorlar.
mart 2009'da ise bir tesadüf eseri "heilbronn hayaleti"nin kim olduğu tespit ediliyor. (yani aslında böyle birinin olmadığı mı demeliyim?) aslında olay mahalinden dna örneği almak için kullanılan pamuklu çubuklar letonya'dan ithal ediliyormuş ve bu fabrikada çalışan bir kadın işçi eldiven takmadan çubukların üretiminde çalışıyormuş ve böylece pamuklu çubukları kendi dna'sı ile kontemine ediyormuş. bavyera eyaletinde hayaletin dna'sının hiç çıkmamasının nedeni ise buranın polis teşkilatının başka bir markanın pamuklu çubuğunu kullanmasıymış.
hayaletin dna'sı bulunan suç mahalleri ise şöyle
* almanya'nın ıdar-oberstein kentinde 25-26 mayıs 1993'te 62 yaşındaki bir kadının öldürülmesinden sonra bir fincanda (dna 2001'de analiz edildi)
* almanya'nın freiburg kentinde 21 mart 2001'de 61 yaşındaki bir adamın öldürülmesinin ardından bir mutfak çekmecesinde
* ekim 2001'de gerolstein, almanya yakınlarındaki ormanlık bir alanda eroin içeren bir şırıngada
* 24 ekim 2001 gecesi budenheim, almanya'da zorla girilen bir karavandaki kurabiye artıkları üzerine
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SERİ KATİLLER
HororWATTPAD'İN EN İYİ SERİ KATİL KİTABI Tarihte yaşamış, korkunç cinayetler işlemiş tüm seri katiller...