SAHAF

"Arkadaş"

Medyadaki görseli Zeynep varmış gibi hayal etsek, olur mu? 🙏🏻🥹🫶

. 🦋

Gözlerim Sinan şiirini okurken onun üstündeydi. Şiiri bitirdiğinde ise gözlerimiz birbirine değdi. Bir anlık boşlukta bulunup ona uzun uzun bakma gafletinde bulundum. O ise gözlerini kaçıran ilk kişi olmuştu.

Burcu hoca için hava hoştu. Sanırım derse hiç katılmayan Sinan'dan böylesine bir geri dönüt bulmak elbette ki beklenmedik bir durumdu.

Burcu hoca sırayla başka arkadaşlara da şiiri okumaları için söz hakkı vermiş, çeşit çeşit şiirler çıkmıştı. Sıra bana geldiğinde bir an tereddütle Burcu hocaya baksam da o naif gülümsemesiyle bana hadi dercesine eşlik ederken ona tebessüm edip şiirimi okumaya başladım.

DESEM Kİ

"Desem ki vakitlerden bir Nisan akşamıdır,
Rüzgârların en ferahlatıcısı senden esiyor,
Sende seyrediyorum denizlerin en mavisini,
Ormanların en kuytusunu sende gezmekteyim,
Senden kopardım çiçeklerin en solmazını,
Toprakların en bereketlisini sende sürdüm,
Sende tattım yemişlerin cümlesini.

Desem ki sen benim için,
Hava kadar lazım,
Ekmek kadar mübarek,
Su gibi aziz bir şeysin;
Nimettensin, nimettensin!
Desem ki...
İnan bana sevgilim inan,
Evimde şenliksin, bahçemde bahar;
Ve soframda en eski şarap.
Ben sende yaşıyorum,
Sen bende hüküm sürmektesin.
Bırak ben söyleyeyim güzelliğini,
Rüzgârlarla, nehirlerle, kuşlarla beraber.
Günlerden sonra bir gün,
Şayet sesimi farkedemezsen,
Rüzgârların, nehirlerin, kuşların sesinden,
Bil ki ölmüşüm.
Fakat yine üzülme, müsterih ol;
Kabirde böceklere ezberletirim güzelliğini,
Ve neden sonra
Tekrar duyduğun gün sesimi gökkubbede,
Hatırla ki mahşer günüdür
Ortalığa düşmüşüm seni arıyorum."

Bu şiir benim en sevdiğim şiirdi. Bir gün mutlaka bir sevgilinin gözlerinin içine bakarak söylecektim bu şiiri...

Başımı hafifçe arkaya döndüğümde yine gözlerimiz birbiriyle buluştu. Sinan sanki daha farklı bakmaya başlamıştı gözlerime. Kuzgun çöllerde suyu bulmuş Mecnun gibiydi bakışları... Hem hayranlık dolu hem de şaşırmıştı.

Gözlerimi kaçıran bu sefer ben olmuştum. Burcu hoca bana bakarak gülümsedi ve konuştu.

"Cahit Sıtkı Tarancı demek... En sevdiğim şairlerdendir Zeynep. Çok güzeldi. " gözlerimi yumarak Burcu hocayı onayladığımda bana gülümseyerek öğretmenler masasına geçti ve sınıf defterindeki listeyi eline alarak tekrar konuştu.

"Evet şiir ödevini yapanlara sınavda +10 puan gelecek. " yapmayanlardan oflama sesleri yükselirken Eda bana dönerek konuştu.

"Zeynep öğle arasında her zamanki yerde toplanacağız. Bizden ayrılma. " başımla onu onayladığımda Burcu hoca gülerek tahtaya kocaman harflerle yazdığı yazıyı okudu.

"TANZİMAT DÖNEMİ EDEBİYATI"

...

Ders bittiğinde kitaplarımı çantama koyarak çantamdaki börek kabını elime alarak Edalara yetişmeye çalıştım.

"Sinan, bizi şaşırtıyorsun oğlum. Ne ara ödevi yaptın lan, insan bizi de ufaktan bir uyandırır mevzuya. " Osman gülerek konuşurken Sinan omuz silkti.

"O değil de Işık bile yapmamış. Gittikçe bize benziyor kız. " diyerek güldü Kerem.

Her zaman ki yerimize geldiğimizde yerime oturdum ve börek kabını açarak herkese teker teker ikram ettim. Sıra Sinan'a gelince çekinerek böreklerden bir tane alıp gözlerini kaçırdı.