"Şahin, hayır! Şevket yaptığından memnun kalmayacaktır."
Çatı katına doğru merdivenleri hızlıca çıkan Şahin'in ardından, tıknefes halde tırmanan Asuman, Şahin' e yetişmek ve onu durdurmak için çabalıyordu. Ama ne söylediyse onu geri döndüremiyordu. Onu zor durumda bıraktığından haberi yoktu. Veya umursamıyordu. Aslında bir kişinin saklı dünyasına izinsiz girmenin saygısızlık olduğunu düşünse de oda merak içindeydi. Sonuçta yaşadığı evde her şeyi bilme hakkının olduğunu düşünüyordu.
"Hah Şevket kimin umurunda ki..."
"Saçmalama! O senin ağabeyin..."
"Bak, bunu hiç bilmiyordum. Neyse konumuz bu değil."
Şahin çatı kapısına varmıştı. Peşinden koşturan ve onu engellemek isteyen Asuman'ı şu an duymak istemiyordu. O kapının arkasında neler olduğunu görmek istiyordu.
"Umarım kapı kilitli değildir," diyerek tokmağı çevirip kapıyı açmayı başarınca kilitli olmadığına memnun olmuştu. Hafifçe gülümseyerek arkasında ona yetişen Asuman'a döndü.
"Kapıyı kilitlemeyi unutmuş olmalı"
"Kilitlediğini sana düşündüren nedir?"
"Yedinci hislerim çok kuvvetlidir."
"Kesin öyledir."
"Neyse ben içeri giriyorum. Bakalım bizi kimler karşılayacak."
"Böyle konuşunca korku basmıyor değil," diyen Asuman elini kalp atışlarının üzerine koyarak korkusunu bastırmak istedi. Ama Şahin bu konuda da ona yardımcı olmak yerine imalı bir şekilde kaşlarını çatarak karşılık verdi. Sonrasın da kulağına eğilerek; "Bence de korkmalısın," demesini beklemeyen Asuman ona sinirli bir gülüş atarak başını olumsuz manada salladı.
"Çok komiksin"
Şahin gerçekten endişelenen kızcağızı dikkatli şekilde süzdü. Göreceklerinden korkuyor gibiydi. Hazır olmadığı uzun kirpiklerinin titremesinden anlamıştı. Bir an yapacağı işten geri dönmek istese de merakına yenik düşerek kapıyı sonuna kadar açıp içeri adımını attı. Gözleri manzara karşısında hayretle açılmış ağzı açık kalmış şekilde olduğu yerde kilitlenmişti. Kulakları gürültüyle çınlıyordu. Bir an önce buradan kaçmak istese de gördüklerini anlamaya çalışıyordu.
"Bu kuşlar normal değil," diye kendiyle konuşur gibi fısıldamasını arkasında biten Asuman'da duymuş aynı şekilde oda gördüklerinden etkilenmişti.
"Aman tanrım!"
Asuman'ın haykırması üzerine kocaman kafesin içindeki kuşlar kanatlarını çarpmaya ve gürültülü sesler çıkarmaya başlamıştı. Hepsi birlikte misafirlerin üzerine uçmaya çalışmış ama kafesin tel örgüsüne takılmışlardı.
"Sessiz olmalıyız. Yabancı sevmiyorlar."
"Sanki ona benziyorlar."
İlk şoktan kurtulan Asuman iki dudağının arasından sadece fısıldamıştı. Şaşkınlığı büyüktü ve gördüklerine inanmak istemiyordu. Şahin'in yamacına doğru sokularak kendini korumak istedi.
Şahin yanına doğru sokulan kadının hayal kırıklığını hissetmişti. Ya da korkusunu ama Asumanın şu an yaşadığı her neyse onun yanında olup dikkatini dağıtmak istiyordu.
"Abimi kargalara mı benzetiyorsun? Bak işte buna çok üzülebilir."
Asuman kendini doğru ifade etmek için konuşmak istedi ama o anda çıkan gürültü ile başlarını kuşların olduğu tarafa çevirince gördüğü şey onu ürkütmüş ve Şahin'in koluna sarılmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAHRUM
General FictionAilesinin şiddetli geçimsizliginden yorulan genç kız, çıkış kapısı aradığı zamanda önüne çıkan ilk taliplisiyle evlenmenin hatasını bir ömür boyu yaşayacaktır. Artık her sey cok geçti. Tekrardan baba evine dönecek gücü yoktu. Bu yüzden kaderine raz...