Don't Pick Up Boyfriends From the Trash Bin (BL)

85

Bir Savaş Tanrısı Olduğumu Duydum - 22

Chi Xiaochi kendine çeki düzen verdikten sonra, kızgınlık dönemine giren Omega'yı görmek için hapishaneye gitti.

Şu anda bir yorgana sarılmış, mışıl mışıl uyuyordu. Yüzünü dünden beri dolduran telaş ve dehşet çoktan yerini dinginliğe bırakmıştı. Sadece açıkta kalan boynunun yan tarafında özellikle dikkat çekici bir çürük vardı.

Chi Xiaochi Yin Shaofeng'e, "Bu morluk nasıl oldu?" diye sordu.

Yin Shaofei'nin yüzü ter içindeydi. Bakışlarını hapishanenin girişinde nöbet tutan Zhan Yanchao'ya çevirdi.

Maun ve çelik tellerle süslü bir binbaşı kılıcına yaslanmış olan Zhan Yanchao, çelik hapishanenin tek girişinin yanında oturuyordu. Kılıcının kabzasından büyük bir anahtar demeti sarkıyordu ve başı parmaklıklara yaslanmış, uyukluyordu.

Yin Shaofei, "Bölüm Başkan Yardımcısı Zhan olmasaydı... o adamın buraya tek parça halinde ulaşması mümkün olmazdı."

Yin Shaofei dün gece yaşanan kaos hakkında fazla derin düşünmeye cesaret edemedi.

O Alfa askerlerinin hepsi aşırı bir delilik durumuna düşmüştü. Neyse ki Zhan Yanchao bir yol açmıştı. Sonunda Omega, Alfa'ların akın akın geldiğini görünce korkudan çığlık çığlığa bağırmaya, tekmelemeye ve kollarını yumruklamaya başlamıştı. Ancak Zhan Yanchao geri dönüp bıçağının tersiyle ona vurduğunda dünya nihayet huzura kavuşmuştu.

"O zaman hâlâ ne işe yarıyorsun?" Chi Xiaochi ona bir bakış fırlattı. "Nefes alabilmen dışında, seninle bir pirinç pişiricisi arasında ne fark var?"

Pirinç pişirici, "......"

Chi Xiaochi daha sonra "Bu Omega'yı çadırıma kim getirdi?" diye sordu.

Pirinç pişiricisi artık nefes almaya bile cesaret edemiyordu.

Chi Xiaochi onun sessizliğinden cevabını buldu. "Bu çok hoş. Gidip otuz sopa darbesi yiyebilirsin."

Arkasını döndü ve dışarı çıktı. Yin Shaofei, atın kıçını okşama girişiminin atın toynağına denk gelmesine sinirlenerek aceleyle peşinden gitti.

Giderken çıkardığı ayak sesleri sonunda Zhan Yanchao'yu uyandırdı.

Ji Zuoshan'ın sırtını gören Zhan Yanchao bir anda uyandı ve ayağa fırladı ancak başını üstündeki bakır kilide çarparak acı içinde dönmesine neden oldu. Birkaç tıslama sesi çıkardıktan sonra anahtarları kaptığı gibi ayağa kalktı ve anahtarların şıngırtısıyla kapıdan dışarı fırladı.

Anahtarların sesini duyan Chi Xiaochi geri döndü ve Zhan Yanchao'nun bakışlarıyla karşılaştı.

Zhan Yanchao ancak o zaman bütün gece ayakta kalıp nöbet tuttuğunu ve düzgün giyimli General Ji'nin önünde oldukça üzgün bir görüntü çizdiğini fark etti. Ama ne de olsa İkinci Genç Efendi Zhan, İkinci Genç Efendi Zhan'dı. Asıl niyetini unutmayacaktı.

"Ben ona dokunmadım." diyerek durumu açıklığa kavuşturmaya çalıştı Zhan Yanchao, "Benim...... fobim var."

Chi Xiaochi sessiz bir şekilde ona baktı.

Zhan Yanchao "Bir kişiyi tanıdığımda o benim için doğru kişidir." dedi.

Zhan Yanchao utancını gizlemek ve reddedilmekten kaçınmak için, "Omegalar gerçekten de tofu kadar kırılganlar. ...... Neyse ki sen böyle olmadın."