(BEKLENMEDİK TEHDİT)
Operasyonun seyri beklenmedik bir şekilde karışmıştı. Gökbey, Süreyya'yı güvende tutmak için Mustafa ile gönderdiğinde, içindeki endişeyi bastırmaya çalışmıştı. Ancak, her şeyin o kadar kolay olmayacağını biliyordu.
Tekrar Zekeriya' yı aradı. Telefon neredeyse çalmadan açılmıştı.
"Gökbey?"
"Zekeriya kameraları hallettin mi?"
"Evet, ben de onunla uğraşıyordum ve son bir kısa işlem kaldı. Ve evet bitti. Artık sizi göremezler."
"Tamam, senden bir şey daha istiyorum. Şu telsizleri düzeltebilir misin?"
"Evet, irtibatınız koptuğu andan beri onunla da uğraşıyorum merak etme birazdan o da çözülmüş olacak."
"Anlaşıldı. Ne kadar sürer?"
"Birkaç dakika sonra düzelecek."
"Tamam." Gökbey telefonu kapatıp cebine attı. Kısa bir süre sonra,
Telsizden Mustafa'nın sesi yankılandı.
"Gökbey, beni duyuyor musun? Süreyya' yı güvenli bir yere aldım ama otelden çıkış yapmamız şu an imkansız. Çevrede adamlar var, hepsi bizi arıyor gibi görünüyor."
Gökbey, kaşlarını çatarak hızlıca bir plan düşünmeye başladı. Bu sırada Selvi, sessizce yanına yaklaştı. "Telsizler düzelmiş. Ne zaman harekete geçiyoruz?"
Gökbey, durumu tartarken sakinliğini koruyarak bir adım geri çekildi. Plan hızlı, zekice ve kesin olmalıydı.
"Selvi, Nihat, Yaman... Beraber üst kattaki toplantıyı sabote etmeye gidiyoruz. Ama dikkat edin, giderken fark edilmemelisiniz. Hasan ve Aziz, girişleri kontrol altına alın, kaçış yolumuz olmalı. Selçuk, hemen Yasin'le bağlantıya geç. Onların nerede olduklarını öğrenmemiz gerekiyor."
Selvi, "Anlaşıldı." dedi, ardından Gökbey, Nihat ve Yaman'la birlikte hızlıca harekete geçtiler.
Gökbey, Mustafa'nın yerini öğrenmek için saatine baktı. "Mustafa, bulunduğun konumu görüyorum. Zekeriya da görüyor. Sizi çıkarmak için alternatif yollar bulmaya çalışacak. Zekeriya beni duydun mu?"
"Duydum. Süreyya' yı takip ederek onları oradan çıkaracağız.
Mustafa'dan gelen kısa bir nefes alışverişinin ardından ses netleşti.
"Süreyya'yla otelin arka tarafındaki servis alanındayız. Ama iki adam bizi fark etti. Dışarı çıkmamız tehlikeli, şimdilik kapana kısıldık gibi."
Gökbey'in zihni hızla çalışmaya başladı. O anda ekibin her bir üyesine vereceği komutları netleştirdi.
"Tamam Mustafa, Süreyya'yı güvende tutmaya devam et. Beni dinle; dışarıda dikkatlerini dağıtacak bir unsur yaratacağız. Siz bu sırada Zekeriya' nın sizi yönlendirmesiyle en kısa yoldan çıkışı bulup otelden çıkmalısınız."
Bu sırada Yasin telsizden bağlandı. "Gökbey, Süreyya' nın ve Mustafa' nın peşindekileri adamları hedef şaşırtarak peşimden gelmelerini sağlayıp izimi kaybettirdim. Şu an otele geri dönüyorum."
Gökbey, Yasin'in gelişini duymakla rahatladı. "Tam zamanında Yasin. Mustafa ve Süreyya'yı acilen otelden çıkartmamız lazım. Zaman daralıyor."
Yasin hemen yanıtladı. "Anladım, ben onların bulunduğu kata çıkarım. Söylediklerinizi duydum. Zekeriya beni yönlendirir. Sen operasyonu devam ettir. Onlara yardım edip yanınıza geleceğim. Plan nedir?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖLGE VE SANRI
Ficción GeneralHiçbir karşılaşma rastgele değildir. Bazı yollar öylesine kesişmez; onlar, ustalıkla çizilmiş bir kaderin tuzağıdır. Yavuz Selim, soğukkanlı, tehlikeli ve kusursuz bir manipülatör. İstanbul'un yeraltı dünyasında söz sahibi, uluslararası işlerin per...