✨Yine lanet ettiğim günün sabahına nah çekerek uyandım. Günler mi rezildi, yoksa bu günün içinde amcam ve yengemin olması mı rezil ediyordu günü? Yataktan kalkıp hızlıca rutin işlerimi halledip, üzerimi de değiştirdikten sonra evden çıkmak üzereydim ki. O kulak kanatan hayatı zehir eden sesi duyana kadar.
"Nereye gidiyorsun kız? Yürü git sigara al bana."
"Kendin al kendi sigaranı." Evden çıkacağım sırada oturduğu yerden kalkıp yanıma geldi. Geceden kalma olduğu üzerinden gelen iğrenç kokudan belliydi.
"Sen akıllanmamışsın anlaşılan hı! Az mı geliyor sana kötek."
"Bana atılan her bir tokadın senden ahı öyle bir çıkacak ki, yalvaracaksın. Ayaklarıma kapanacaksın." Ve bir vuruş. İki vuruş. Üçüncüsü güme!
Üçüncü kez bana vuracağı sırada elinin altından çekilip vurmasını engelledim. Eli kapının camına değince tuz buz olmuştu cam. Elinde kan akıyordu ayak uçlarıma. Bu da ödeyeceği ahın kısa bir taksiratı mı demeliydim.
"Öldün lan sen! Bu sefer öldün!" Hızlıca evden çıkıp binayı terkettim. Bir gün gelecekti ki, ölmek için yalvaracaktın Devran bey. Sen ve karın ölmek için yalvaracaktınız.Dudağımın kenarındaki kanı hırsla sildim. 22 yaşındaydım ben ama yaşım ölmüş gibi hissediyordum. Çürümüş gibi, çürümüştü kokmaya dönmüş gibi...
Annemin mezarina gidecektim ama es geçip kütüphaneye gittim. Kitap okuyup kafamı dağıtmam gerekliydi. Kütüphaneye vardığımda içerisi oldukça kalabalıktı bugün. Herkesin mi kafası dalgındı? Bay Gorgi kendi masasına oturmuş elinde küçük bir cep kitap dikkatlice okuyordu. Yanına gidip oturdum. Konuşmadım, sevmezdi kitap okurken rahatsız edilmeyi.
"N'aber Arven?"
"İyilik Bay Gorgi. Kitap okuduğunu sanıyordum."
"Bu sefer okumuyordum. Gözlerimi yazılar ile dinlendirmiştim. Hayırdır bu gün seni buraya getiren nedir?"
"Belli olmuyor sence?"
"Oluyor ama bazen görünüş bizi ifade etmez. Ettiğini sanırız. Kanayan bir dudağın bir çok açıklaması vardır elbet."
"Benim açıklamam belli Bay Gorgi. Her neyse boşverelim bunu. O kitap gelmedi mi hâlâ?"
"HADRA'nın SIRRI."
"Evet Gorgi. Biliyorsun uzun suredir onu arıyorum."
"Ya o da seni arıyorsa ve bulduysa."
"Bulsa şuan okuyor olurdum."
"Belki de bulmuştur ve okuyorsundur Arven. Her kitap sayfalardan ibaret değildir. Kitap bizizdir, sayfalar ise günlerimiz."
"Peki ya kitabın son sayfası bizim neyimizdir?"
"Ya sonumuz ya mutluluğumuzdur."Bu kitap oldukça bende merak uyandırmaya devam ediyordu. Bay Gorgi'nin uzun süre önce anlattığı kısa bir alıntıya göre kendimi Alara olarak betimlemiş, beni koruyanı da Gölge Adamım yapmıştım.
"Kitabı alan kişi ile iletişime geçme şansımız yok mu Bay Gorgi?"
"Sabretmemiz lazım Arven. Kitap sevenini bulur. Seni buldu ve senin gelmeni bekliyor." Yine kaçınılmaz cümleleri ile aklımdaki düşüncelerin ortasında yeni düşünceler atmıştı Bay Gorgi.
"Gideyim o zaman ne duruyorum ki?"
"Gidiyorsun zaten. Yolun biraz uzun."
"Bu yolun bir ismi olmalı değil mi?"
"AR ASPERE AD ASTRA"
"Ne demek bu?"
"Kendin bulmalısın."
"Hayır Gorgi. Hep aynı şey lütfen açık ol."
"Arven merak seni amacına ulaştırır. Şimdi izin vermelisin ki kitabıma geri döneyim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SİTARE
Ficção Adolescente+Yıldızlar yükseklerden daha güzel görünür Siriüs. -Dağlar buna müsait mi? +Dağlar yıldızına hep müsait. Nereden bilebilirdi kimsesizliğini kimselerin dolduracağını, nereden bilebilirdi bir DAĞ'ın gölgesinin ancak bu kadar güvenli olduğunu, nerede...