Bölüm 64 Çaresiz

2K 112 37
                                    

Evet arkadaşlar dün bölümü gece yazdım ve paylaşmak istedim.Yorumları bekliyorum.Bi aralar ŞebSel bir duygusallık yarattı bende.Özelikle Çatı Katı ilerleyen bölümler duygusal olucak.Neyse yorumları bekliyorum keyifli omumalar...

Bölümü @selamsebsel ihtaf ediyorum

♣♣♣

Gündüzü müjdeleyen güneşin ilk ışıklar boylu boyunca camdan içeri sızmıştı.Kızıl saçları güneş ışıklarında daha güzel parlıyordu.İçimde kaybetme korkusu kendini belli etmeye çalışıyordu artık.Sevdiğim kadın benim yüzümden böyle olmuştu.O gün başını yere çarptığı gün anlamalıydım bunu.Yavaşça yanağına yaklaşıp dudaklarım hafif bastırdım.Yorganı üzerimden çekip komidedki telefonu elime alıp Tarık beyin numarasını çevirdim.

"Alo?" Odanım kapısını ses çıkarmasın diye yavaşça kapattıb aşağıya indim."Merhaba Tarık bey ben Selim."

"Aa evet Selim bey buyurun." Koktuğa oturdum.

"Şebnem bana anlattı her şeyi.Nesi var?Bana söyledi ama benden bir şeyler saklıyor hala." Doktor nefesini dışarı verdi.

"Acaba buraya gele bilirmisiniz?"

"Tabi hemen geliyorum.Yarım saate ordayım." Telefonu kapatıp mutfağa doğru ilerledim.Dolabı açıp Şebnem için portagal suyu ve tost malzemeleri alıp yapmaya başladım.Hazır olduktan sonra tepsiye koyup yukarı çıktım.Hala uyuyordu elinide biran olsun karnından çekmiyordu.Tepsiyi yavaşça komidenin üzerine koyup elime kağıt kalem aldım.

"Güzelim yarım saatliğine işim çıktı.Uyandığın zaman kahvaltını et.Seni seviyorum...." Notu kendi yastığımın üzerine koyup evden çıktım.Arabayı 160 ibreyle kullandığımda 15 dakika içinde hastaneye gelip Tarık beyin kapısını çaldım.

"Hoşgeldiniz Selim bey."

"Hoş bulduk." Karşısındakı sandaleyeye oturmamı istedi.Başımla onaylayıp sandeleye oturdum.Elim ayağım bir birine dolanmıştı.

" Selim bey Şebnem ne zaman başından darbe aldı?" Kaanın yanımda başını çarpıştı.

"Ü üç ay bundan önce." Doktor elindeki dosyayı açtı.

"Başını çok sert çarpmış ve bunu sonucunda beynim sol tarafım mercimek kadar baloncuk var.Ve gittikçe büyüyor." Yumruğumu sıkıyordum.

"Ama o gün doktor iyi olduğunu söyledi."

"Emar çekildimi o zaman?" Başımı iki yana salladım.Öyle bir şey yapmamıştılar.

"Hayır!"

"En başından bilseydiniz şimdiye belkide bunlar olmayacaktı."

"Ya tamam ne oluması gerekiyorsa yapın işte." Başını aşağı eğip iki yana salladı.

"Bebeği almamız lazım Selim bey.Ama Şebnem hanım bunu kabul etmiyor.Bakın dokuz ay içinde beynindeki baloncuk dayanır ama doğum esanasınıda ne olur bilmem."

"Nasıl ne olur?"

"İkisinde kayb ede bilirsiniz.Yani yaşamaları bir mucize olur.Eğer bebeği alırsam ve ameliyyat olursa hem bizim için hemde sizin için daha kolay olur.Onu ikna edin bebeğinizden vazgeçmesi için.Böyle yaparak kendi hayatınıda bebeğinin hayatınıda tehlikeye atıyor." Ayağa kalkıb başımla onayladım yavaş ve çökmüş adımlarla kapıya açtığımda gözlerimde akan yaşa engel olmadım.Ruhsuz gibi hastanenin çıkışına geldiğimde kime çarptığımın bile farkında değildim.Arabaya binip başımı dieksiyona yaslayıp sesli şekilde ağladım.On yaşımda annemi kayb ettiğim gün böyle ağladımı hatırlıyordum.On yaşımda ki çocuğun acılarını yine çekiyordum.Kaybetme korkusu!
Bir yanda bebeğim diğer yanımda her şeyim  olan inatçı  kadın.İksindende vazgeçemem ben.Telefonum çaldığında ekrana baktım.Bitanem arıyordu.

Çatı katıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin