4. Bölüm

19.9K 772 61
                                    

Keyifli okumalar!

Elif'den

Telefonumun çalması ile gözlerimi yavaş yavaş açtım. Orta masada duran telefonumu elime alıp arayan kişiye baktım. Annem arıyordu. Yeşil butonu kaydırdım ve telefonu kulağıma götürdüm.

"Elif'im ? "

"Annem." Kesin bugün geleceğimizi öğrenmişti.

"Nasılsın kızım ? Çıktınız mı yola kuzum ?"

Yattığım yerden doğrulup önüme gelen saçlarımı kulağımın arkasına sıkıştırdım.

"Yok. Daha çıkmadık annem. Birazdan gelir Semih."

Annemin nefes alışı ahizeden gelirken bende ayağa kalktım. Açık kalan televizyonu kapattım.

"Tamam kızım. Sen hazırlan. Selam söyle Semih'e"

Elimdeki kumanda havada kalırken gözlerimi devirdim ve anneme birşey demeden telefonu kapattım.

Ayaklarımı sürüyerek odama giderken koridorda duvara asılı olan aynadaki yansımam dikkatimi çekti. Göz kapaklarım şişmişti. Yorgun gözüküyordum. Kafamı sağa sola sallayıp odama girdim. Dün akşamdan ayırdığım elbisemi elime alıp bonyoya girdim.

Kırmızı diz kapağımın biraz üstünde biten çiçekli kalın askılı elbisemi üstüme geçirdim. Saçlarımı düzleştirip banyodan çıktım. Mutfağa girip meyvelikte duran yeşil elmayı alıp muslukta yıkadım.

Elmadan bir ısırık alıp buzdolabının fişini çektim. Oturma odasından başlayıp sırasıyla camları kapattım. Kapının çalma sesiyle elimdeki elma çöpünü atıp çelik kapıyı açtım.

Karşımda siyah takım elbiseleriyle bana bakan Semih ağa(!) vardı.

"Hazır mısın? " kafamı aşağı yukarı salladım.

"Son bir kez içeriyi kontrol etmem gerek."

"Tamam. Ben eşyalarını indiriyim."

Kapıyı tamamen açıp içeri geçmesini sağladım. Içeri geçince kapıyı kapatıp bende tekrar salonda ki balkonun kapısını kontrol ettim. Odama geçip Semih'e baktım. Bana arkası dönüktü ve elinde fotograf vardı. Benim ve Erkan'ın fotoğrafıydı. Hızlı adımlarla Semih'in yanına gidip elinden fotoğrafı çektim.

"Sana eşyalarımı karıştırman için izin verdiğimi hatırlamıyorum! " ateş saçan gözlerini suratıma dikip baktı.

"O herif kim Elif!"

Elimde ki fotoğrafı düzeltip onun sorusuna cevap vermeden çantama koyuyordum ki fotoğraf elimden çekildi.

"Ver şunu? "

"Sana bir soru sordum o adam kim !?"

Fotoğraf elinde buruşurken almak öne atıldığımda ayağımın altında olan terliğe takılıp yere düşecekken Semih'in koluna tutunmamla gözlerimi kapattım.

Yüzüme vuran nefesle gözlerimi yavaş yavaş açmaya başladım. Önümde beliren görüntüyle dudaklarım aralanırken gözlerimde olan gözleri dudaklarıma kaydı.

Tekrardan bakışları yüzümü bulunca geriye doğru bir adım atmaya çalıştım. Adımımı atamadan belimdeki elleri beni kendine yapıştırdı.

Gözleri çok farklı bakıyordu. Ne bileyim kapkaraydı gözleri. Farklıydı.

Yanağını yanağıma sürtmesiyle kalbim depara kalkarken kokusu burnuma geldi. Çok değişikti kokusu. Parfüm gibide değildi. Huzur veriyordu.

İLLEDE SEN Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin