Merhaba arkadaşlar.. Yeni bölümü yüklüyorum. Bu bölümün benim için çok önemli. İnanıyorum ki Harry Potter kitaplarını okuyanlar içinde öyle olacak. Çünkü bu bölümde birşey yaptım. Nasıl anlatılır bilmiyorum. Kısaca anlatmam gerekirse Harry Potter Zümrüdüanka Yoldaşlığı filminde görmüşsünüzdür. Bizim D.O üyelerinin Umbridge'in odasına götürülmsini. Malfoy başkanlığında bi birlikle Umbridge tarafından sorgulanmasını. İşte o sahnenin kitaptaki versiyonunu ele aldım ben bu bölümde. Tabi kitapta filmdekinden daha fazla ayrıntı vardı. Ben kitaptaki kısmın hepsini bu bölüme uyarladım. İç çekişler, bakışmalar, hareketler... Herşeyi aldım. Kitabı okumayanlar için pek anlam ifade etmeyebilir. Okuyanlarında bu bölümden önce o kısmı okumasını öneriyorum. Yine de kafanızı karıştıracak bir bölüm değil. Neyse uzatmayayım keyifli okumalar. =)
-----------------------------
"Beni en umutsuz anımda durdurabiliyordu. Yetenekli bir cadı. Onunla tanıştıktan sonra bazı iletişim büyüleri hakkında çalışmalar yaptık. Az önce gördüğün... Şu sessiz iletişimi ikimiz geliştirdik. Biz konuşuyoruz aslında ama içten. Telepatik bir şey. İç sesimizle konuşuyoruz. Diğerleri duymuyor. Sizin şu telefonlarınıza benziyor. Güzel bir büyü. Her neyse onunla iletişimim için oldukça rahatlatıcıydı. Şey hatta bu büyünün size yardımı bile oldu..." Etraf bulanıklaştı ve Hermione gördüğü mekânla yüzünü buruşturdu. 5. yıllarında Dolares Umbridge'ın Ofisi. Teftiş Mangası üyeleri her bir D.O üyesini tutuyor. Luna, Neville, Ginny, Harry, Ron ve kendisi...'
Malfoy pelerinindeki rozete tiksintiyle baktı. Ondan hiç bu kadar nefret etmemişti çünkü karşısında bu iğrenç odanın duvar köşesinde Granger'ı bir Slytherin'li sıkıştırmış neredeyse eziyordu. Kız dişlerini sıkıyor, belli ki canı acıyor ama söylemeyecek kadar gururlu. Oğlan başını çevirip diğer tutsaklara bakıyor. Orada işte. Onu tutan kızı tekmelemeye çalışıyor. Ginny Weasley. Bu kızın cesaretine hayranım. İç çekerken Granger'ın ufak bir inilti çıkardığını duyuyor. Umbridge Harry Potter'ı sorguluyor. Malfoy yavaş yavaş duvar tarafına geçiyor ve kızı tutan iri oğlanın kulağına doğru mırıldanıyor.
"Bırak bana, biraz dinlen." İri yarı oğlan tiksinmişçe yüzünü buruşturup kızın üstünden çekiliyor. Kanına bulaşma korkusuyla üstünü silkeleyip cam kenarına doğru yürüyor. Oğlan iç çekip önündeki kızın kolunu kavrıyor ve onun dişlerini sıktığını görüyor. Kız debeleniyor. Kes şunu! Dikkat çekiyorsun. Of. Kızın diğer kolunu da yakalıyor ve o hafifçe titrerken kızı kendine çekip duvardan ayırıyor. Gözleri kızgınlıkla alev alev yanıyor ve döndürüldüğü için memnun arkadaşlarının haline bakıyor. Gözleri doluyor. Aklını çalıştırdığını görebiliyor. Sanki bir makine gibi bir sürü fikir buluyor ve sanki o sesleri duyuyor. Oğlan kızın dibinde olmaktan mutlu. Kendinden iğreniyor ama ne olursa olsun kız şu an onun kollarında. Kızın gözleri kendisine dönüyor. Oğlan kaşını kaldırıyor kız öfkeli.
"Bırak beni." Diye tıslıyor dişlerinin arasından. Bırakmak istiyorum! Ama ben bıraksam diğerleri tutacak. Duvara meraklıysan tamam.
"Başka?" Kızın gözleri öfkeyle büyüyor ve ağırlığını oğlana verip hafifçe zıplayarak oğlanın diz kapağına bir tekme atıyor. Oğlan acıyla kızı bırakıp öne eğiliyor. Kız tam kapıya doğru gidecekken kendini zorlayarak ayağa fırlıyor ve onu belinden yakalayıp tekrar geriletiyor. Duvara çarptırırken bu sefer kendisi öfkeli.
"Bana karşı gelmeye bayılıyorsun değil mi?" diye fısıldıyor öfkeyle kulağına. Eğer ortam farklı olsa ve öfkeli olmasa kıza nerdeyse sarılmış olduğu için sevinebilir ama hayır o şuan da tutsak. Hafifçe yutkunurken o da beynini çalıştırmaya başlıyor. Bir plan lazım. Bir plan. Arka tarafta Umbridge'ın asasını çektiğini hayal meyal görüyor ama onu ilgilendirmiyor. Birden Hermione haykırıyor.
"Hayır! Profesör Umbridge- Bu yasalara aykırı!" Oğlan gözleri kocaman profesöre bakıyor. Kadının aldırmadığı belli aç bir ifadeyle Potter'a asasını çevirmiş. Ne yapıyor bu embesil kadın şimdi? Kız umutsuzca çırpınıp tekrar bağırıyor.
"Bakan yasalara karşı gelmenizi istemez, Profesör Umbridge!" Profesör ona aldırmadan asayı Potter'ın neresinin daha çok acıyacağını düşündüğü yerlere çeviriyor. Bir şeyler söylüyor. Oğlan onları anlamıyor. Kendisinin bilmediği şeyler var. Ruh emicilerin adını duyuyor. Sonra Umbridge asasını sallayıp haykıracakken tuttuğu kız sesi çatallaşarak feryat ediyor.
"HAYIR!" Herkes ona bakıyor. "Harry söylemek zorundayız ona!" Neville, Luna, Ginny, Ron ve Harry'nin gözleri fal taşı gibi açılıyor. Malfoy şaşkınca önündeki kıza bakıyor. Umbridge onunla alay ederek kendi koltuğuna oturtuyor ve anlatmasını istiyor. Oğlan ona dikkatle bakıyor. Kız ellerini yüzüne kapatmış omuzları sarsılarak ağlıyor ama hayır bu gerçek bir ağlama değil. Kız numara yapıyor. Onun her halini biliyorum, bu onun ağlayışı değil. Kız Umbridge'a bir şeyler anlattığı sırada oğlan Ginny'e dönüyor. Ginny de ona bakıyor.
"Neler dönüyor?" diyor oğlan dudakları oynamadan. Sessiz iletişim.
"Karışma!" diyor kız dehşetle. "Söyleme!"
"Saçmalama, sizi nasıl çıkaracağımı düşünüyorum!"
"Hermione bir yolunu buldu. Karışma." Oğlan sinirle başını Granger'a çevirdiğinde onun dediklerini duyuyor.
"Ama... Onlara göstermem." Diyor kız oğlanın tarafına bakarak. Oğlan kaşlarını çatıyor. Umbridge itiraz ediyor. Kız ona okkalı bir tehdit savurunca kadının gözü korkmuş gibi oluyor. Ne yapmaya çalışıyorsun Granger? Zihnefendlere ağırlık vermeyi aklının bir tarafına yazıyor. Her nereye gidiyorlarsa onu yalnız bırakamayacağını biliyor. Birden Umbridge'ın bakışları ona dönüyor. Oğlana tuhaf tuhaf baktıktan sonra kıza dönüp tamam diyor.
"Tamam, sen ben ve bir de Potter gidelim." Oğlan içindeki hayal kırıklığını saklayarak pis olmasını umduğu bir sesle,
"Profesör bence bizden birkaç kişi de sizle gelsin. Korumak için-" Ama umutları yıkılıyor ve kadın sert bir sesle iki asasız veledin kendisine zarar veremeyeceğini söylüyor. Eliyle diğer tutsakları gösteriyor.
"Siz burada kalıp bunların kaçmamasını sağlayın." Oğlan eli mahkûm tamam derken Umbridge ona diğerlerinin asasını tutuşturuyor ve kızla Potter'ı ittirerek odadan çıkarıyor. Oğlan yutkunarak odada aşağı yukarı yürürken öfkeyle bağırıyor.
"Crabbe lanet kolunu gevşet! Longbottom boğulursa- ah geri zekâlı." Koca oğlan bir şeyler homurdanarak kolunu gevşetiyor. Oğlan öfkeyle bir yerlere saldırma isteğini bastırmak istiyor ama birden Ginny'nin sesini duyuyor- kafasının içinde ve hızla ona dönüyor.
"Cebimde bir şaka oyuncağı var. Fred gitmeden önce vermişti. Ufak bir cam top, kırılınca etrafa sis bulutları yayılıyor. Ona ulaşırsam-" Oğlan onu anlayarak bir nefes alıyor.
"Onu koruyacaksın tamam mı?" Kız çok hafif başını sallıyor ve oğlan hızla ilerleyip onu tutan kızdan alıyor. Ron öfkeyle kardeşinden uzak durmasını haykırıyor ama umurunda değil. Kız oğlanın gevşek tutuşu altında cebinden oyuncağı alıyor ve hızla yerdeki mermerin üstüne atıyor. Kimse ne olduğunu anlayamadan etrafa büyük bir sis doluyor. Göz gözü görmeyecek durumdayken oğlan kolunu tuttuğu kızın elini buluyor ve asaları tutuşturup körce geriliyor. Ginny oğlana bakmaya çalışıyor ama göremiyor.
"Yap." Diyor oğlan beyninin içinde. Kızın tereddütte olduğu belli. Sis dağılmak üzere ve herkes haykırıyor. "YAP!" diyor tekrar. Kız derin bir nefes alıyor ve asaları ona doğrultup bir büyü yapıyor. Oğlan büyüyle sendeleyip düşüyor ama acısını yutuyor. Kızın diğerlerini bulup odayı birbirine kattıklarını fark ediyor. Hepsi dışarı fırladığında tuttuğu iniltiyi çıkarıyor...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ben Evli Miyim? (Dramione)
FanfictionHermione Granger ailesini kaybettiği büyük savaştan sonra eline geçen bir mektupla büyük bir mirasa konduğu ancak buna sahip olması için evlenmesi gerektiğini, evlenmesi için de tek seçeneğinin hapisteki "eski dostu" Malfoy olduğunu öğrendiğinde çok...