"Nicki's Ass"

4.8K 142 9
                                    

İşte yeni bölüm. İyi okumalaar, multimedya: Darren bu arada. Vote ve yorum yapmayı unutmayın lütfen :D sizi seviyorum ♥

----------------------------------------------------------------------------------------

- Bunun bir şekilde üstesinden geliriz...

+ Senden vazgeçmem zaten.

Yatakta, onun kolları arasında yatıp; tavanı izlemek huzur veriyordu.

♠♠♠♠♠♠♠♠♠♠♠♠♠♠♠

Annemler sigortadan aldığı parayla yeni eşyalar almakla meşguldü. Bende fırsattan istifade evde pek bulunmuyordum.

Kutüphanede ders çalışırken; aklıma bir fikir geldi. Müdür'ün odasına girebilirsem, Yeni gelen öğretmenin daha doğrusu; kafamdaki sesin sahibinin evini bulabilir ve onunla konuşabilirdim.

Birşeyleri anlamam gerekti.

Kütüphane'den çıktım. Hava kararmıştı, uzun süredir burdaydım ama şu an giremezdim. Kamera beni tespit edebilirdi. Gece olmasını beklersem, bu işi çözerim. Umarım.

♠♠♠♠♠♠♠♠♠♠♠♠

- Alli, geldinmi. Aman Tanrım, gelmene çok sevindim.

+ Neden fısıldıyorsun ki? Daha okula girmedik.

Gözlerimi devirdim. Her zaman ki Alison işte.

- Herneyse, fener getirdin mi?

+ Evet.

Feneri yakıp, söndürdü.

İkimizde; siyah tayt, siyah t-shirt ve siyah şapka takmıştık. Sanki soygun yapacaktık.

Okula girip, koridorda sessizce yürümeye başladık.

+ Ben dışarda bekliyorum. Çabuk ol.

- Fener olmadan, aradığım şeyi bulamayacağımı biliyorsun değil mi?

+ Off ama ben korkarım!

Ona ters bir bakış attıktan sonra sızlanarak feneri verdi.

Müdürün odasına girdim. Öğretmen kayıtları nerede olabilirdi ki?

Bilgisayar? Bilgisayar'ı açtım. Açılana kadar çekmeceleri kontrol etmeye başladım.

Ne şifre mi?! Bilgisayarın şifresi ne olabilirdi ki?

Düşün... Düşün... Hah! Los Angeles Lakers! O fanatikti, bunu denedim ve... Yanlış! Off başka...

Nickisass

Ve... Doğru! Müdür'den bu konuda şüpheliydim zaten.

Öğretmenler dosyası...

Gerard Fall

David Shake

Victoria Saltman

Darren Lighter

İşte burdasın, Darren Lighter. Açalım bakalım dosyayı...

Numarasını ve ev adresini telefonuma kaydettikten sonra hakkındaki bilgileri okumaya koyulmuştum ki; Alison içeri girdi.

+ Temizlikçinin bu saatte, burda ne işi var be?!

- Temizlikçi mi?

Hemen bilgisayarı kapatıp, masanın altına girdik.

Temizlikçi bir şarkı mırıldanarak, odaya girdi. Masayı temizleyip çıktı.

İkimizde oh çektikten sonra; okuldan çıkıp, evlerimize gittik. Alison'a bahane bulmak için fazlasıyla yorulmuştum zaten.

✵✵✵✵✵✵✵✵✵✵✵✵✵✵✵

Bugün cumartesi, ama erken kalkmıştım. Darren'ın evi buraya araba ile 30 dakika olduğundan yola koyulmuştum. O eski ve yaşlı arabamı şu an öylesine arıyordum ki!

...

Zile üçüncü basışımda; kapıyı boxer'lı, üstü çıplak biri açtı. Kafamdaki sesin sahibi.

+ Siz... Bayan McFall. Burada ne işiniz var?

- Konuşmak istiyorum?

Kesin deli sandı beni. Yada öğretmenine yavşayan bir ergen. Agh!

Eğer bu... Bu bir benzerlikse kendimden ömür boyu utanacaktım. Şimdi ne diyecektim ki? "Kafamda bir ses var, o senmisin?" mi.

Dudaklarını yukarı doğru kıvırdığında; fazlasıyla seksiydi.

+ Buraya ne için geldin?

- Sadece... Ben... O gün neden adımı sormadınız?!

Dudaklarını birbirine bastırdı.

+ Buraya bunun için mi geldin?

- Soruma cevap verirmisin?

+ Çünkü biliyordum.

- Nerden?

Konuşmak için ağzını açtığında; benim lanet olası telefonum çaldı ve o ağzını kapattı.

Arayan Tyler'dı.

- Ty.

+ Uyandın mı?

Sesi, yeni uyanmışa benziyordu.

- Evet, hatta birazdan kahvaltıya sana geliyorum.

Deyip, kapattım.

+ Arayan kimdi, şu Tyler-

- Bu sizi ilgilendirmez.

+ Benim kapımda, benim evime girmek istiyorsan, ilgilendirir.

Ah!

- Beni... Beni sinir ettin!

Gülümsedi. İtiraf etmeliyim ki; bu ona çok yakışıyordu.

Belimi kavrayıp, beni kendine doğru çekti ve

+ Seni az çok tanıyorum ve

Nefesi iyice yüzüme çarpıyordu.

Sesi oydu ve bu beni deli ediyordu. Yada deliriyordum.

+ Belaya bulaşan tiplerle görüşmeni istemem bilirsin ya-

- Bir dakika, bir dakika.

Kendimi onunla, duvarın arasından kurtarıp

- Sen bana karışamazsın. Kendini bil!

+ Bence benim kim olduğumu gayet iyi biliyorsun. Buraya güzel gözlerim için gelmediğini az çok tahmin edebiliyorum.

Alaycı bir ifade vardı yüzünde. Ne demek istemişti ki?

- Um... Şey... Yani...

Ne deyeceğimi bilememekten nefret ediyordum!

- Sırrını bulup, senin karşına dikilmeyi bekliyorum. Bay Lighter. Eğer oysanız tabi.

Deyip, merdivenlerden aşağı indip ve apartmandan dışarı çıktıp. Sonunda cool bir cümle kurabilmiştim. Ne harika!

Teen WolfHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin