5. BÖLÜM
BURADAYIM, GERİZEKALI!
Hayat gerçekten de çok garipti... Murat'ın tanımladığı gibi 'kedi köpek' olayı geçici bir süre rafa kalkmış, barış çubukları tüttürülmese de sessiz sözsüz bir anlaşma imzalanmıştı. Bu geçici süreç ne kadar sürerdi? İlk kim pes eder ya da ilk kim yola gelirdi şu anda belirsizdi. Bildikleri tek bir şey vardı, bu gece aralarındaki ateşe ilk kıvılcım çakılmıştı... Kim ya da ne yapmıştı bunu bilmiyorlardı fakat her ikisi de güzelim İzmir'deki fırtınada alabora olmuştu!
Arabadan inerlerken sessizlik babasının evindeymişçesine hüküm sürüyordu. Konuşmadan apartmanın ana giriş kapısından beraberce girdiler. Ayda biraz daha kendine gelmiş ne diyebileceğini düşünüyor ve aralarında uzayıp giden bu sessizlikten çok rahatsız oluyordu.
Asansörü çağırmak için düğmeye basan Mehmet, hiç Ayda'ya bakmıyor, Ayda da Mehmet ile göz göze gelmemek için duvarları seyrediyordu. Nihayet asansör gelince Mehmet yana çekilip Ayda'ya eliyle binmesini işaret etti. Ayda'nın hemen arkasından kabine giren genç adam bu kez önce yedinci katın düğmesine bastı. Yüzü Ayda'ya dönüktü. İçerisi o kadar daracıktı ki, Ayda tüm gece burnuna dolan Mehmet parfümünü olanca yoğunluğuyla algıladı. Mehmet'in başı hafifçe yukarıda, Ayda'nın başı hafifçe aşağıda, bakışlarını birbirlerinden kaçırdılar. Aralarındaki sessizlik elle tutulur bir hal almıştı almasına ama iki düşmanın tüm bu olanlardan sonra ne konuşabileceğini bilemiyorlardı. Ne Mehmet, ne de Ayda bugüne kadar böyle bir olay yaşamamıştı. Bu karmaşık durum sürerken yedinci kata geldiler. Asansör durduğunda, Mehmet kenara çekilerek Ayda'ya yol verdi ve yavaşça kapıyı açtı. Mehmet'e dokunmadan yanından geçmeye çalışan Ayda, açık kapıdan inmek üzereyken bütün bir akşamüzeri ve gece boyunca ilk kez bilerek ve isteyerek bakışlarını Mehmet'e doğru kaldırıp, "Teşekkür edeceğimi sanıyorsan çok yanılıyorsun! Hayatımda hiç bu kadar utanmamıştım! Anlaşmamıza uy! Ben yoluna çıkmayacağım. Lütfen sen de benim yoluma çıkma!" diyerek sessizce asansörü terk etti.
Ardından yavaşça kapanan kapı Mehmet'in şaşkın, kızgın ve belki de biraz üzgün yüz ifadesini saklamıştı. Zaten Ayda da dönüp arkasına bakmadı.
Genç kız evine girdiğinde artık kendisine ağlama duvarı olarak atadığı banyosunun güvenli kollarına koştu. Gözyaşları, belki de hayatında ilk kez bu kadar yoğun ve aralıksız aktığından, nefes almakta zorluk çekiyordu. Ne kadar süre duştan akan suyun altında ağladığını bilmiyordu ama yorgunluktan ve moral bozukluğundan tükenmişti. Halsiz bir şekilde bornozunu üzerine geçirdi. Hıçkırıyordu. Doğruca yatağına girip, yatak örtüsünü üzerine çekerek, anne karnındaki cenin misali kendine sarılıp uyumaya çalıştı. Hiçbir şey düşünmek istemiyordu. Ne Serdar ne de başkaları umurunda değildi. Hele Mehmet denilen o sırık! Bütün bunları düşünürken, hıçkırarak ağladı... Ne kadar süre geçtiğini bilemiyordu ama sonunda rahatsız, huzursuz, mutsuz bir uykunun kollarına esir düşmüştü.
Mehmet, Ayda'nın asansörden inerken söyledikleri karşısında küçük çaplı bir şok yaşasa da, "Rica ederim!" dedi arkasından. Genç kızın kendisini duyup, duymadığını bilemiyordu. Öfkeyle altıncı katın düğmesine dokundu. Kendi dairesinin bulunduğu katta inerken, kafası karmakarışıktı. Bu kız hayatına girdiğinden beri arap saçına dönmüştü sakin, huzurlu günleri. Yaşının verdiği hareketliliği yaşıyordu ama bu aksiyon dolu olaylar yoktu. Kendini tutamamıştı bu gece. Oysa genelde bu tür hareketlerin içine hiç düşünmeden ve kaygı gütmeden dalan Murat olur, Mehmet her zaman dengeci ve adil tarafıyla ortalığı yatıştırmaya, taraflar arasında barışı sağlamaya çalışırdı. Amerika'da birlikte yaşarlarken, başlarına ne geldiyse hep Murat çıkardı taşın altından... Ya bu gece? diye düşünürken evinden içeri girdi. Gözleri düşünceli, suratı asık, dalgındı. Cep telefonunun sesiyle kendine geldi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AYCADISI
RomanceAycadısı...Masumiyetin Altın Çağı'dır... Karşılaşmadır... Çünkü;kendi kendileriyle savaşan ve aşkı inkar eden,hayatta bambaşka yerlerde olmayı hedefleyen iki zeki, çekici,başarılı ve sosyal insanın aynı apartmanda altlı üstlü komşu olmasıyla baş...