-sen ashley wıllıamssın kendine gel ash
Haklısın ama ya onlar kim
-belliki birileri alay ediyor
Ya doğruysa
-sen kimsin
Ashley
-ashley wıllıams
Bilmiyorum
-kimsin
Ashley wıllıams
Yeter artık. Demekki bana şaka yapan bir büyücü var umurumda değil ben ashley wıllıamssım
ashley wıllıams...
Kantindeki herkes bana bakıyordu. "Dönün lan önünüze!!" Herkes önününe döndü. Biri hariç bu kız dayağa doymadımı ya. Jessıcamıdır nedir. Bir de konuşuyo "neden?? Hahaha" ben sana gösteririm aptal. "Bana mı dedin canım onu sen" bana baktı ve sırıttı "evet sana dedim 'neden' hahaha senin yüzünden lucas benden ayrıldı be ne kıymatli ailesi varsa artık her neyse 'neden'i ne biliyormusun çünkü sen bak bir daha söylüyorum bad gırl havalarna girmeye çalışan ama yapamayan ailesinin ona dayanamayıp gittiği bir ZAVALLISIN" son cümle yankılanıyordu beynimde 'ailesinin ona dayanamayıp gittiği'. Jennifera biraz daha yaklaştım. "Seni bir kez dövdüm ikinci kezde döverim hadi üçüde tamam ama dördüncüde ölmek isteyen sen olursun" diye fısıldadım. Beti benzi attı. Bir tanede yumruk geçirdim. "Fragman bile değildi" diye fısıldadım. Ve bahçeye çıktım. Her zaman oturduğum bankta lucas oturuyordu. Yanına geçtim. "Dünliyorum" afalladı hadi ama hep oturduğum banka oturuyorsun başka ne olabilirki?? "Ailene ne oldu?"
Bu ne şimdi şaka programındamıyız. "Bu seni ilgilendirmez!" "Peki" dedi ve gitti. Bu neydi şimdi. Arkasını döndü ve bana yaklaştı. "Ailene ne oldu bilmiyorum ama aile hasretini bilirim arkadaş istersen ben buralardayım" dedi ve bu sefer kesin gitti. Bende eve gidip giyindim daha sonra arabamla şirkete geçtim. Birazdan ortaklarımız gelecekti.
Heyecanlımıydım-hayır
Kendimden eminmiyim-evet
Odama geldiğimde lenayı çağırdım. "Evet ashley hanım bir sorunmu var?" "Hayır bana her zamankinden bir kahve" "hemen getiriyorum" gidiyorduki seslendim. "Diğer şirket nerede kaldı?" Bana döndü ve tebessüm etti bende tebessüm ettim. "Şimdi asistanlarını arar öğrenirim" "öğrenince haber ver çıkabilirsin" dedim ve çıktı. Biraz sonra kahvemi getirdi. "Misafirleriniz birazdan burda olu ashley hanım" "tamam çıkabilirsin" o çıkınca bende telefonumu elime aldım.
(Ashley=A jordan=J)
A: birazdan gelecekler
J: sakin ol tamammı
A: sakinim zaten
J: e o zaman sorun ne
A: babamı soracaklar yine tadım kaçacak
J: lena söylemiştir merak etme
A: doğru ://
J: enerjik ol biraz
A: deniyorum jordan ama olmuyor her seferinde aklıma geliyor ve yine bunalıyorum içim daralıyor
J: kendine gel ash bu toplantı önemli onlar öldü ama isimleri hatırlanacak ve bu bu şirketle ancak olur ok
A: tamam haklısın
Yazdım ve gönderdim. Ve sonra lena geldi. "Geldiler ashley hanım" dedi. "Tamam gelsinler" o dışarı çıktı daha sonra dur nee!! Bunlar lucas ve luke ne yani ortaklar bunlarmı? Hiç bozuntuya vermeden elimi uzattım "ashley wıllıams" ne kadar onları tanıyor olsamda iş yerinde otoriter olmalıyım. Şaşırdılar daha sonra onlarda benim gibi kendini tanıttı. "Lucas ve luke roux" daha sonra oturduk. Ve iş hakkında konuşmaya başladık. İki dakika sonra lena kapıyı tıklattı ve içeri girdi kulağıma eğilip fısıldadı. "Ashley hanım kate hanım geldiler toplantıya gireceklermi?" "Çağır gelsin" kafasını salladı ve gitti. Hemen sonra kat geldi. "Katıe wıllıams" dedi ve yerine geçti. Onlarda kendini tanıttı. Ve toplantuya devam ettik.
(...) toplantı bitince
Lucas "ashley" "efendim lucas?"
"Hep beraber dışarı çıkalımmı?" Arkadaş olma çabalarına devam peki sonuçta ortağız sorun yok "peki" dedim. Ve çıktık kat sordu "nereye gidiyoruz" katın sorusuna lucas yerine luke cevap verdi "kafeye". O sırada telefonum çaldı. Gözler bana döndü hadi ama ne bu merak. "Jordan" dedim. Kat ve luke gayet rahattı. Ama lucasın gözünden alevler çıkıyordu. Ne var bu kadar öfkelenicek. Sana noluyo yani. "Alo beyfendi" "bana beyfendi deme ash ciddiyim" "tamam ya er ne oldu jordan?" "Nasıl ne oldu toplantı nasıl geçti?!" Ne düşünceli bir kuzen. "İyi geçti işte bizde şimdi katle kafeye gidiyoruz" "yalnızmı?!" Jordan abi gibidir her zaman no erkek yes huzur ona bizim yanımızda. "Yalnızız tabi jordan kimle olucaz" "tamam hadi bay bay" "bay" dedim ve kapattım oh bunuda atlattım. Lucasın gözleri artık volkan olmuş arkadaşlar. "Jordan kim?" Dedi luke ordan sakin bir şekilde. Tam cevap verecektimki "neden yalnız olduğunuzu söyledin!" Dedi lucas. Sorguya çekiliyorum şuan. "Kuzenim ve abimiz gibidir onun için bizim yanımızda no erkek yes huzur." Bu dediğime kat ve ben güldüm. Lucasın gözünde rahatlama lukeda ise endişe vardı. Kesin luke katı seviyor. Ben ve tespitlerim. Kafeye geçtik. Ve oturduk biraz sohbetten sonra ayrıldık. Ama yarın sinemaya gideceğiz. Peki neden bu mutluluk??
Eve geldiğimde hemen giyindim. Daraldım ben. Şuan ise jordanın sorgusuna çekiliyoruz. "Jordan YETER!!" Dedim. E bıktım ama yani. "Ortkalarımız lucas ve luke mış. Ortak olduk işte toplantı iyi geçti daha sonra katle kafeye gittik ve YALNIZDIK okey?!" "Peki" dedi. "Şimdi biz yatıyoruz izninizle" dedim ve kapıyı çarpıp odama yöneldim. Kendimi yatağa attım. Ve bugünü düşündüm. Aklımda cevap bekleyen sorular vardı.
1-lucas neden sinirlendi
2-ben niye bu kadar mutluyum
3-ailesi hayattaysa nasıl ailesine hasret kalmış olabilirki
Neyse bunları daha sonra düşünebilirim. Gözlerimi kapadım ve uykuya daldım...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vampirin Karanlık Yüzü
VampirO hayatın acı kurbanlarındandı. Ailesinin ölüsünü gören yalanlarla yaşayan bir kız. Masumdu o. Saftı. Taki günü gelene kadar. Ashley wıllıams. Bumuydu o? Hayatı ona karanlığa yavaş yavaş sürüklerken bir yabancıya aşık oldu. Mıchael costa. Hayat he...