Hayat çok bilinmeyenli. Hiç birşey tamamen ortada değil. Ya sen bulacaksın ipuçlarını yada bulamayıp bilinmeyenlerle yaşayacaksın. Mutluyken çıkacak bilinmeyenler karşına hayatını yakıp yıkacak ya kazanan olacaksın bu hayatta yada kaybeden. Ben hangisimiydim?Bilmiyorum. Şuan nerede olduğumu bile bilmiyorum. Gözlerimi yavaşça açtım. Etraf aydınlıktı. Gözlerim acısada sorun etmedim. Kimse yoktu. Bu sayede etrafı inceleme fırsatı buldum. Siyahın hakim olduğu bir odaydı. Arada koyu kırmızılar hoş duruyordu. Bomboş bir kitaplık vardı. Sanki misafir odası gibi. Üzerinde yattığım yatak siyahtı. Yorgan ise koyu kırmızı. Hoş bir odaydı. Kendi odam yapabileceğim türden. Yatakta doğruldum. Boynumu yokladım. Artık acı yada iz yoktu. Ayağa kalktım. Odaya son bir kez göz gezdirip odadan çıktım. Uzun siyah koridor çerçevelerle doluydu. Çerçevelere baka baka yürüdüm koridorda. Erıcanın, tanımadığım bir cadı ve bir adamın resimleriyle doluydu koridor. Bir kaç boş çerçeve vardı. Burası erıcanın evimiydi yani? Yoksa neden fotoğrafları olsunki? Peki o zaman bunlar ailemmi oluyor? Peki neden burdayım? Neden biri bana bu soruların cevabını vermiyor? Koridorun sonundaki merdivenlere yöneldim. Buradan ne kadar çabuk çıkarsam o kadar iyi. Merdivenlerden indiğimde kendimi salonda buldum. Kapıya doğru ilerlerken duyduğum sesle durdum. "Nereye ashley?" Arkamı döndüğümde bunun bir adam olduğunu gördüm. Kimdi bu?! Çıldırıcam!! Cevap vermeden arkadaki koltuklara baktım. Tabloda gördüğüm cadı bana bakıyor erıca ise somurtuyordu. Adama geri döndüm. "Bu sizi neden ilgilendirir?" Dedim tek kaşımı kaldırıp. Adam somurtsada cadı memnun olmuşça sırıttı. Birşey demeden arkamı döndüm. Tam kapıdan çıkacaktımki bana kazık saplamak üzere olan eli yakaladım. Ve ona döndüm. Erıca yine beni öldürmeyi denemişti. Elindeki kazığı hızlıca çekip yere fırlattım. "Kim olduğun umurumda bile değil. Ama eğer bir daha beni öldürme girişiminde bulunursan" elini tuttum ve çevirdim. Arkasına geçtim ve elini sırtına dayadım. Biraz dah çevirsem kırılacaktı. Kulağına fısıldadım. "Bu sefer acımam" dedim ve kolunu ittim. Karşıma geçti. "Acımamanı tavsiye ederim" dedi ve önümden çekildi. "Bunu dediğine pişman ederim" dedim ve evden ayrıldım. Ormanmı yinemi?! Bu evler neden hep ormanda?! "Hayattan nefret ediyorum" diye mırıldandım bir adım daha atıcaktımki kapının açılma sesini duydum. Arkama döndüm. Bu o cadıydı. "Kızım" dedi ve bana sarıldı. Hiç bir tepki vermedim. Benden ayrıldığında yine donuktum. Cidden bir cadı şuan kızım deyip bana sarıldı. "Kardeşinin kusuruna bakma seni kıskanıyor" dedi. Hala donuktum. Aklıma anılar geldi.
###################
"Ben ona küstüm" dedim. Annem yanıma yaklaştı ve beni öptü. "Katıenin kusuruna bakma o seni kıskanıyor" dedi o ipek sesiyle. "Nedenki?" Diye sormuştum. "Çünkü sen onu affedicek kadar olgunsun" dedi. Koşatak katıenin yanına gittim. Ve ona sarıldım.
###################
"Aklından geçenleri biliyorum" dedi cadı. "Sadece adımı biliyorsun hikayemi değil" dedim. Önümden çekildi ve açık olan kapıyı gösterdi. "Ailemize katılırmısın?" Dedi. Ya bir black kızı olacaktım. Yada hayatım boyunca inandığım wıllıams kızı. Boşluktaydım şuan. Ne yapacaktım? Her kezi ve herşeyi bırakıp bir black mi olucaktım? En azından deneyebilirdim değilmi? Ah oraya girersem bunun geri dönüşü olmaz. Ama ben pes etmiycem. Gerçeklerden kaçan bir korkak olmak yerine gerçeklerle yüzleşen olucaktım. Ben ashley wıllıams hayata meydan okuyacak ve ashley black olucaktım. Kendimden emin bir şekilde eve girdim. Arkamdan sırıttığına eminim. Salona girdim ve koltuklardan birine oturdum. Karşımda hala somurtan erıca hala adını bilmediğim adam ve cadı duruyordu. Ne hoş aile ama(!) "def olup gittiğini sanıyordum" diye tısladı erıca. "Önce beynini geliştir sonra beni eleştir" dedim. "Seni eleştirmek için beyne gerek yok" dedi kendinden emin bir şekilde. Salak. "Beyinsiz olduğunu kabul ediyorsun yani" dedim tek kaşımı kaldırarak. Ayağa kalktı. "Burda durduğun için şuan hayattasın eğer onlar olmasa geberip gidecektin çok konuşma!!" Diye bağırdı. Göz devirdim sadece. Dahada çok sinirlendi. "Ailen sandığın o insanları öldürmeye benzemez beni öldürmek" dediği an gözlerimi karanlık bürüdü. Ayağa kalktım sadece onu ve kendimi görüyordum. Gerisi karanlıktı. Boynuna yapıştım ve onu duvara yasladım. Elimde debeleniyordu. Ama gözüm kararmıştı bir kere. Bağırışları duyuyor ama algılayamıyordum. Boşlukta gibiydim. Sadece o ve ben vardım. "Seni öldürürüm!!" Diye bağırdım ve daha çok sıktım. "Vic.dan...azabından..ge.ber.irsin...umar.ım" dedi sesi kesik kesik geliyordu. Bağırdım. Sinirim geçmiyordu işte. Kollarımdan çekiştiriyorlardı. "Ashley bırak onu!!" Onu bıraktım. Geriye doğru bir iki adım attım. Ve koltuğa oturdum. Gözlerimi birkaç saniye kapatıp kendime geldim. Erıca öksürüyordu o sırada. "Seni öldürücem" diye tısladı. Onu umursamadım. "Erıca dışarı!" Dedi cadı. Erıca kapıyı çarpıp çıktı evden. Bu hareketine göz devirdim. Cadı önüme oturdu. Bu kadında bir gariplik vardı. Çok korkunç bir görüntüsü vardı. Fakat davranışları hiç öyle değildi. "Ben alondra black dünyanın en güçlü cadılarındanım ayrıca dn güçlü vampirlerdenim" dedi annem. "Ben aedan black dünyanın en güçlü büyücülerindenim ayrıca bir kızıl kurdum." Dedi babam. "Ben ashley black kızıl kurt ayrıca özel vampirlerdenim" dedim bende. "Ve sen ashley black ailesinin yeni üyesisin" dedi ikisi birlikte.
Ben artık black ailesinin bir üyesiydim. Ben artık
ASHLEY BLACK'tim.VOTE VE YORUMLARINIZI BEKLİYORUM...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vampirin Karanlık Yüzü
VampiroO hayatın acı kurbanlarındandı. Ailesinin ölüsünü gören yalanlarla yaşayan bir kız. Masumdu o. Saftı. Taki günü gelene kadar. Ashley wıllıams. Bumuydu o? Hayatı ona karanlığa yavaş yavaş sürüklerken bir yabancıya aşık oldu. Mıchael costa. Hayat he...