Vampirin Karanlık Yüzü

SİNİR KRİZİ

"Jordan?!"
Diye bağırdım. Ve ona sıkıca sarıldım. Yerde kanlar içinde jack yatıyordu. Benim yüzümdendi benim yüzümden ailemi öldürdüğüm gibi onudamı öldürdüm. "Jordan j-jack benim yüzümden" dedim ve daha çok ağlamaya başladım hıçkırarak ağlıyordum. Yere çöktüm. O çocuk utanmadan hala bizi izliyordu. Jacke bakıyordum. Yerde hıçkırarak ağlarken yaptığım tek şey onun o kanlı bedenine bakmaktı. "Neden beni sevdin sanki?! Seni sevmediğimi söylemiştim. Başta beni bırakmasaydın nolurdu ha ölmemiş olurdun benim yüzümden değil senin yüzünden senin yüzünden!!"
Diye bağırıyordum. "Her şey senin yüzünden" dedim. Bu sefer sesim daha kısık çıkıyordu. Jordan bana destek olmaya çalışıyordu. Bir kez daha ölmüştü birileri gözümün önünde. Yine yıkılmıştım. Yine ve yine. Gözlerimi öfke kapladı. Gözlerim kırmızı dişlerim sivriydi. Vampir yüzümün ortaya çıktığını anlıyordum. Kalktım ve çocuğun yanına gittim. "Defol git burdan adi herif!! Neden yaptın he neden öldürdün onu?!" Dedim ağlıyordum sinirliydim. Sinirdenmi üzüntüdenmi ağlıyorum bilmiyorum. Ama ağlıyordum işte. "Seni bırakmıyordu" dedi soğuk sesiyle. O da benim yüzümden öldü işte. Yine benim yüzümden. "Sanane he sanane onu öldürmek zorunda değildin yeniden bana bunları yaşatmak zorunda değildin yine benim yüzümden birinin ölmesine izin verdin. Bunu sen yaptın öldü o hemde benim yüzümden!!" Jordan koşarak geldi yanıma "ash tamam sakin ol canım" "benim sadece benim" diye fısıldadım. Yeni bir krize giriyorum eIIerim titriyor üzgün değiIim ama gözIerim doIuyor. Aslında üzgünüm hemde çok üzgünüm. Sinir krizi geçiriyorum. Sesleri duyuyor ama algılayamıyorum. Gözlerim kapanıyor canım acıyor. Birden havalandığımı hissettim. Jordan beni kucaklamıştı muhtemelen ama hayatla bağımı kesmiştim. Ne hissediyor ne algılıyordum. Yavaş yavaş gözlerim kapandı. Ve sonunda sonsuz bir karanlık...

MICHAEL:

Elinin ve ayağının titrediğini görünce sinir krizi geçirdiğini anladım. Yanındaki kuzenimidir nedir kucağına aldı onu. 'Benim sadece benim' diyordu. Kuzeni ne kadar bağırsada duymuyordu onu. En sonunda gözleri kapandı. Yanına gidemezdim. En azından şuanlığına. Neden böyle birşey yaptığımı bilmiyorum. Yada anlayamıyorum. Adamlarımdan birini aradım. Ve beni haberdar etmesini istedim. Ashley çoktan gitmişti. Bende arabaya atlayıp sahile gittim. Burası bana iyi geliyordu.  Dalgalar kayalara vuruyordu. Bizde kayalar gibi değilmiydik zaten hayat bize vuruyordu her an her saniye belki iyi belki kötü. Bazen iyilerin arasında fırtına kopuyor bazen fırtınanın sonunda güneş açıyordu. Ne olduğunu anlamıyordun. Ne yazıkki iyi vurduğunda kısa sürüyordu. Ama o kısa iyi dalgalara hayatımı verebilirdim ben kötülüğün içine o kadar sığınmışımki artık beni boğan siyahtı. Ben buydum işte hayatın acı kurbanlarından biri daha...

JORDAN:

Ashley gözlerini yumdu. Onu ilk defa böyle görüyorum. Sinir krizi hiç geçirmedi benim bildiğim kadarıyla yinede bunu kate soracağım. Hastaneye geldiğimizde onu sedyeye aldılar ve bir odaya soktular. Sakinleştirici berdiklerini gördüm. Bende bir yere oturup uyanmasını beklerim. O sırada katı aradım.
-alo kuzen naber :)
-ne naberi kızım ya hastaneye geliyorsun hemen
-hastanemi ne diyorsun sen jordan?!
-sinir krizi geçirdi dedim ve olayı anlattım araba sesinden yoldayken konultuğunu anladım
-geliyorum kuzen
Dedi telefonu kapattım. Ve beklemeye devam ettim...
Biraz sonra kat ve diğerleri geldi. "Ash daha önce sinir krizi geçirdimi kat?" Kem küm etti. "kat!!" Derin bir nefes aldı. "Anlatacağım"

4YIL ÖNCE (ashten)
Jack ile mutluydum. Bugünde ona süpriz yapacaktım. Ama ilk önce kahvaltı yapmalıydım. Her zaman gittiğim kafeye gittim. Orda gördüğüm manzara ile şok oldum. Sevgilim jack başka bir kızın önünde diz çökmüş kıza çıkma teklifi ediyordu. Ve bu kız benim en iyi arkadaşımdı. Lanet olsun. "Jack!!" Diye bağırdım. Bana döndü "sevgilim affet beni" deliricem ya. "Uzaktan adam sanmıştım seni ama farkettimki sen adamlığa uzakmışsın jack!!" Arkadaşım dediğim o hainde bana bakıp ağlıyodu. Ağlasın o hep üzülsün jackle her kavga ettiğimde sığındığım kankam hainin tekiymiş.
Eve gidip ağlamıştım. Bir hafta boyunca ağladım. Sonra o hain aradı beni. Jack ona çıkma teklifi ederken gülümsüyordu o. Birde beni arıyor. Açmadım. Sonra mesaj geldi.
-ash ben özür dilerim bana ne dersen haklısın ama ben onu seviyordum ash ama onunla olamazdım bunu sana yapamazdım şimdi ise senin o gözyaşlarını görür gibiyim pişmanım ash dayanamıyorum sonsuzluğa giderken sana elveda diyorum elveda ve özür dilerim.

Düşündüğüm şeyi yapmayacaktı değilmi hemen giyinip uçurumun kenarına gittim. O oradaydı. Sonsuzluğa gidecekti. "Yapma!!" Bana döndü "özür dilerim ash" hayır yapma yapamazsın "bunu yapma yapamazsın olmaz!!" Kendini boşluğa bıraktığında çığlık attım. "Hayır!!!" Ellerim titriyordu. Ölmüştü o intihar etmişti. Benim için vicdanı için gitti. Sonsuzluğa gitti. Affederdimki ben onu niye gitti. Gözlerim kapanıyordu. Durduramıyordum. Dünyayla bağlantım kopmuştu. Ve karanlığa bıraktım kendimi...

VOTE VE YORUMLARI
BEKLİYORUM... :D