Babamla yoldaydık.
Babam "İlk günden izinsiz gezmeler başlamış" dedi. Kinaye yaptığını düşünüp gülümsedim sonra babama evde ufak sesler duyduğumu korkup o yüzden çıktığımı söyledim. Babam gülümsedi ve "Şaka yapıyorum sadece bir yere gittiğinden haberim olsun kızım" dedi.
Birinin sizin için korkup endişelenmesi ne kadar hoş bir duyguymuş Annemde benim için endişeleniyor fakat Babamın ki gibi bir his hiç hissetmemiştim. "Eee nereye gidiyoruz?" Babam "Önce Alış-veriş mağazasına gidelim şirkete televizyon alacağım." dedi. "Tamam olur." dedim. Yeni bir yer açılmış oraya gittik. Babamla otoparka indik ve uygun bir park yeri bulup arabayı park ettik. Girişte güvenlik vardı çanta telefon bırakıp öyle geçtik. Baya büyük bir Alışveriş merkeziydi baya da güzel görünüyordu.Elektronik mağazasına çıktık, babam televizyonlara bakarken, ben de telefonlara bakınıyordum.
Yeni yeni telefonlar çıkmıştı. Benim beğendiğim ise son model olandı. Duruşu görünüşü çok güzeldi ve rengi de griydi harika bir şeydi. Ama ben telefonumu geçen sene değiştirmiştim ve hiç memnun değildim. Babam beni en az on dakika beklettikten sonra geldi. "Hallettim" dedi. Benim telefona baktığımı görünce "Sen ne kullanıyorsun"dedi. Bende telefonumu gösterdim. "Gel sana telefon alalım bir de tablet okulda da gerekli zaten" dedi. Ben "Hayır baba ne gerek var" desem de dinlemedi. Babamla önce ipad aldık sonra da beğendiğim telefonu. Ben cennete mi düştüm acaba böyle her istediğimin olması garip bir hissiyattı. Teknolojik eşyaları aldıktan sonra çıktık mağazadan babam "Acıktın mı" diye sordu. Ben de "Biraz" dedim. Sabah doğru dürüst kahvaltı yapamadım ki. Üçüncü kata çıktık dört bir yanı yemeklerle doluydu hangisini seçeceksin bilemiyordun. Babam "Tavuk yemek ister misin?" dedi. Ben de kararsız kalarak "Tabii" dedim. Babam "Çok güzel aile menüsü var gel yiyelim" dedi. Oraya gittik babam sıraya girdi ben de masa bulup oturdum. Yeni telefonuma hattımı takıp açtım ama var ya telefon yıkılıyordu.
Çok şık! babam elinde kocaman kova menü ile geldi oturdu. Biz bunu nasıl bitirecez şimdi.
Görünüşe bakılırsa babam bitircekti.
Tavuklar çıtır çıtır baya lezzetliydi. Babamla kovadaki tavukları bitirdik.
Bu menüyü kafama kazıdım bir dahaki sefere yine yiyecektim. Babam "Hadi kalkalım" dedi. Masadan kalkıp yürüdük. Asansörden aşağı inerken babam bana kredi kartını uzattı. "Bu ne baba?" Babam "Yanında bulunsun koy cüzdanına" dedi. "Baba ben bu kadarını kabul edemem." Babam sinirli bir yüz ifadesi yaptı, ben de almak zorunda kaldım. Çıktık alışveriş merkezinden babam arabayı getirmeye gitti. Ben de banka oturup etrafa bakınıyordum fakat "Binadan çıkan o kadar güzel kızlar vardı ki hepsi uzun bacaklı deve gibilerdi." Onlar kızsa ben neydim? aslında kendime haksızlık ettiğimin farkındayım. Babam caddeye geldi bende arkama baka baka arabaya bindim. Babam yolda "O kredi kartını istediğin gibi kullanabilirsin sakın çekingenlik yapma sen benim kızımsın" dedi. Babamın bu davranışları benim çok hoşuma gidiyordu. Babam arabayı sağa çekerek durdu ve konuşmaya başladı benimle ' Bak kızım şimdi sana söyleyeceklerimi yanlış bir tarafa çekme lütfen. Sen benim kızımsın ve benim soyadımı taşıyorsun. Babaanneni Antalya'da hemen hemen herkes tanır. O yüzden etrafınla diyaloğlarına dikkat et. İnsanları tanımadan da hayatına alma. Kılığından kıyafetine kadar özenli ve kaliteli yaşamaya dikkat et yoksa Babaanneni biliyorsun. Bu hayatına hızlıca alışmaya bak '' dedi.Fazla ciddi bir konuşmaydı ve beni ister istemez strese sokmuştu babam. Nedir bu babaannemden çektiğim. Kadın ingiltere kraliçesi gibi saygı görmek zorunda sanki. Küçüklülten beri beni sevmez ve bunu bana yansıtırdı. Kararımın arkasında durmak zorundaydım daha kötü ne olabilirdi ki?....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BenimSevgilimCin #YeniMarvelKahramanı
Novela JuvenilSezonluk Dizi tadında Korku, Cinsellik ve Macera'nın hazzını doruklarda yaşatan bir hikaye, Bir insan ya normal doğar ya da cin.! Peki ya sen nesin? Cevaplarınızı bulabileceğiniz roman. Kurgunun en büyük seviyesi "Benim sevgilim cin"! Hikayenin iç...