Ve yine bir pazar sabahı Antalya'ya geleli iki hafta oldu. Bu iki hafta içinde çok güzel arkadaşlar edinmiştim ama dün gece rüyamda Cenk'i gördüm çok garipti, bizim evdeymiş ben ona kahve yapıyorum oturuyoruz, Cenk sigara içiyordu karşımda. Cenk konuşuyorken şöyle söylüyordu; "Şu masanın üstündeki vazoyu görüyor musun?" diyor. Ben de "Evet" diyorum. Cenk elini kaldırıyor ve vazo havaya kalkıyor. Ben "Nasıl yapıyorsun" diyorum. Cenk "İstersen sen de yapabilirsin" diyor ve uyanıyorum. Bugün babam da evdeydi, elimi yüzümü yıkayıp mutfağa geçtim çok güzel bir kahvaltı hazırladım.
Babamın odasının kapısını çaldım. Önce ses gelmedi bir daha çaldım. Babam "Gel kızım" dedi. Babam duştan çıkmış üstünü giyiniyordu. Babama "Kahvaltı hazır" dedim. Babam "Ohh süpersin kızım geliyorum" dedi. Kahvaltı masasına oturduk babamın çayını doldurdum.Babam "Nasıl gidiyor alıştın mı eve?" dedi. Ben "Bilmiyorum baba sesler duyuyorum korkuyorum biraz" dedim.
Babam "Psikolojik kızım rüzgar falandır korkma eve alışman gerek" dedi. Konuyu kapattık.
Babam "Bugün ne yapmak istersin iş yok" dedi.
Bende "Bilmem ne yapsak ki" dedim. Babam "Gel seni Çatı Restoran'a götüreyim" dedi. "Orası neresi?" dedim.
Babam "Konyaaltında ama dağın üstünde bir restoran tüm Antalya ayaklarının altında" çok güzel bir yer ve harika bir manzası olduğunu söyledi.
Ben de "Olur gidelim babacım" dedim.
Babam "Hazırlan istersen sen de" dedi.
Masadan kalktım...
Hızlı adımlarla odama girdim, önce kıyafet seçimi
Buz mavisi renginde sırt yeri açık bir yazlık elbise giyindim. Ayakkabı seçimim topukludan yana oldu.
Makyaj sırası;
Siyah bir gölgelendirme onun üstüne ince bir eyeliner ve uzun kirpikler...
Ve HAZIRIM.Odamdan çıktım.
Babam da ayakkabısını giyindikten sonra evden çıktık. Bir saatlik yolmuş.
Yolda canım sıkılmasın diye Kumsal'ın
Açtığı WhatsApp grubuna mesaj attım.
Babamla Çatı Restoran'a gidiyoruz !
Bir beş dakika kimse görmedi mesajımı sonra Derin "Ya ben de gitmek istiyorum"
Kumsal "Burkay'la konuştum erkekleri toplasın diye, biz de geliyoruz" dedi.
Lara "Ben hazırlanıyorum." dedi
Demir "Ne zaman çıkıyoruz?"
Ben "Ciddi ciddi geliyor musunuz?"
Demir "Orası halka açık bir yer Adencim"
Ben şoke ve çok haklı bir cevaptı.
Döndüm babama "Arkadaşlarımda orda olacakmış" dedim.
Babam "Gelsinler tanışalım" dedi.
Ben de Demir'i görecem diye heyecanlanıyorum.
Mesajlara baktım. Deniz Selim hepsi geliyorlarmış. Çok eğlenceli olacak falan yazmışlar.
İçimden bari bize yetişseler diyorum. Fakat imkansız gibi..
Yolda bir iki selfie çekildim ve birini sosyal medyamda paylaştım. Altına da
"Görelim şu manzarayı" diye hejtag attım. Yolda benzin istasyonunda durduk babam benzin alırken lavaboya gitti.
Ben de arabada kaldım. Telefonum çaldı arayan Demir ! Hemen açtım sesimi düzelttim "Efendim Demir" dedim.
Demir "Neredesiniz biz çıktık yoldayız."
Ben "Bilmiyorum galiba Konyaaltında benzin istasyonundayız."
Demir "Tamam biz de 10 dakikaya orda oluruz. Bekleyebilir misiniz?" dedi.
"Babama bağlı. Babam lavaboda gelince söylerim." dedim.
Demir "Tamam bana yazarsın. Hadi görüşürüz." diyip kapattık.Babam geldi....
"Baba bizim arkadaşlarda 10 dakikaya burda olurlarmış bekleyelim mi?" dedim.
Babam "Tamam bekleyelim" dedi.
Babam telefonunda maillerine bakıyordu. Ben de mesaj attım Demir'e "Çabuk olun!!"
Demir "Geldik ışıklardayız Aden sizde caddeye çıkın." diye mesaj attı.
Hemen babama geldiklerini söyledim caddeye çıktık. Dört araba arka arkaya geldiler.
Yolda gruptan mesaj atıyorlar hatta Kumsal bile! Ben de yazdım;
"Kumsal araç kullanıyorsun nasıl mesaj yazabiliyorsun?"
Kumsal "Kırmızı ışıkta yazıyorum bebeğim" dedi. Ben de "Dikkat et yine de" dedim.Yarım saat geçtikten sonra gelebildik.
Ama yol çok kötüydü hep yokuş yukarı dağın en tepesine geldik.
Herkes arabasını park etti . Girdik içeri.
Ya varya bu manzarayı hayatımda ne zaman görebilirdim ki resmen Antalya ayaklarının altında ve restoran bildiğin daire şeklinde dönüyor. Oturduk masalara tabii ki ben cam kenarına. Babam karşıma geçti. Demir yanıma Demir'in karşına Kumsal, Kumsal'ın yanına Burkay , Burkay'ın da karşına Selen oturdu Selim'le de Lara karşılıklı oturdular.
Siparişler verildi ben kendime az yağlı salata yanına da et söyledim. Babam da balık söyledi. İçecek ne alırsınız dediğinde bizim gençler '' Ömer abi de izin verirse rakı alabiliriz'' dediler. Babamla göz göze gelerek kafasını onaylarcasına salladı ve '' Balığın yanında kola içecek değiliz değil mi? ama abartmak yok birer duble araba kullanacaksınız.'' dedi. Herkes hep bir ağızdan '' Harikasın Ömer abi'' dediler sonra Babam tek tek isimlerini sordu arkadaşlarımın herkes söyledi hatta Kumsal'la babam çok iyi anlaştılar.
Bizimkiler de babamı çok sevdiklerini ama bir türlü tanışamadıklarını söylediler. Bu arada babam da bir espiri yapıyor kırılıyoruz hepimiz.
Yemekler geldi ortamda bir sessizlik oluştu. Herkes yemeğiyle ilgileniyordu. Demir'e baktım yemek yiyor ben de salatayla başladım. Yemekler yenildi, kaldırıldı.
İçki içerken Demir bana bakıp gülüyordu.
Demir hala bakıp gülüyor diye masanın altından ayağına bastım.!
Demir yine güldü tabi..DEVAMI GELECEK.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BenimSevgilimCin #YeniMarvelKahramanı
Fiksi RemajaSezonluk Dizi tadında Korku, Cinsellik ve Macera'nın hazzını doruklarda yaşatan bir hikaye, Bir insan ya normal doğar ya da cin.! Peki ya sen nesin? Cevaplarınızı bulabileceğiniz roman. Kurgunun en büyük seviyesi "Benim sevgilim cin"! Hikayenin iç...