14 ➠ Korku

4.2K 176 22
                                    

Medya: Jeon
İyi okumalar...

14.04.2002

"Yaratabilen yalnızca Tanrı mıydı, düşünerek?
İnsanlar bencilliği yarattı, her şeyin en iyisini kendilerine layık görerek,
İnsanlar kindarlığı yarattı, nefretlerini yükleyecek kurbanlar seçerek,
Ve insanlar adalet kavramını yarattı, kimsenin uygulamayacağını bilerek."

Küçük çocuk dikkatle babasını dinlerken duyduğu cümlelerin ne anlama geldiğini çözmeye çalışıyordu.

"İnsanlar gerçekten Tanrı gibi yaratabilirler mi?"

Babası ciddiyetinden bir şey kaybetmeden oturduğu yerde dikleşti. Haftanın evde olduğu her günü seçtiği felsefe kitaplarını ya da ünlü düşünürlerin makalelerini küçük oğluna okuyup fikirlerini alıyordu.

"He Ran olmadığına göre, seni bugün ben yıkayacağım."

Küçük çocuk cevap alamadığı için hoşnutsuzca banyoya ilerledi.
He Ranlar da onlarla birlikte bu dağ evine gelse ne güzel olurdu. Arkadaşı olmadığında çok sıkılıyordu.

"Neden buraya hep tek geliyoruz?"

Babası üstünü soyduktan sonra vücudunu ılık suyla ıslatıp saçlarını köpürtürken merakla cevabı beklemeye devam ediyordu. Cevap gelmeyeceğini anladığında oturduğu yerde kıpırdandı.

"Cevap verecek misin?"

"İnsanlar yoktan var edemezler, ama bu bir şeyler yaratamayacaklar demek değildir."

Babası önceden sorduğu sorunun cevabını verdiğinde bir şey anlamamıştı.
O da ona dövüş eğitimi veren öğretmeni gibi açık olsa olmaz mıydı? Neden sürekli anlayamayacağı bir şeyler öğretmeye çalışıp kafasını karıştırıyordu? Henüz altı yaşındaydı ve bunları anlamak için çok küçüktü.
Adam sessiz kalan çocuğun saçlarını havluyla kurularken yeniden söze girdi.

"İnsanlar kendi kendilerini var ederler Jeon. Doğuştan zeki olanlar var ettiği fikirleri ve duyguları başkalarına da aşılama yeteneğine sahiptir. Şanssız kesim ise hayatı boyunca sürünüp sonunda toprağa karışır."

Jeon başıyla onaylayıp yeniden düşündü.

"İnsanlar neden hep kötü şeyler var ediyorlar?"

"Çünkü bu dünyada iyilik denen şeyi hak edecek tek bir insan dahi yok oğlum, özellikle sana ve güvenine ihanet etmiş olanlar her türlü kötülüğü hak ediyorlar."

Kendisi iyiydi ama.
O iyiliği hak etmez miydi?
Babasının ondan bir cevap beklediğini fark ettiğinde onu kızdırmamak için başıyla onayladı.

"İnsanlar iyiliği hak etmezler."

Karşısındaki adamın derdi neydi gerçekten merak etmeye başlamıştı Davis.
Kendisiyle dövüşme konusunda ciddiydi.
Acaba ona saldıracak oluşunu bahane ederek öldürmek miydi amacı?

"Gerçi neden bahaneye ihtiyacı olsun ki? Beni istediği an öldürebilir."

Diye geçirdi içinden.
Pozisyonunu korurken düşünmeye başladı, onu yenebilir miydi? Üzerine atılmadan önce yumruk atacağını düşünmesini istiyordu, biraz dikkatini dağıtması gerekiyordu. Adamın bu kadar hazır durması gözünü korkutmaya başlamıştı.

"Sana söylenen lafları yediremeyeceksen adam kaçırma işlerine hiç girmemeliydin. Birkaç tehdit yüzünden benimle dövüşmek istemene şaşırdım, kendini aç ve güçsüz bir kızla dövüşmeye mi layık görüyorsun?"

Sessiz OyunHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin