Sessiz Oyun

20 ➠ Taciz

Medya- Jungkook
İyi okumalar...

Karşısında oturmuş nefretle soluyan adamı izlerken keyifle gülümsedi Davis.
Onun gözünde artık sıradan biri olmadığını biliyordu. Piç herifin öylece ona bakıp gıcıklık çabalarına son vermesinden anlayabiliyordu bunu. Gülümsemesinin ardından kısık bir sesle şarkı mırıldanmaya başladığında maskelinin başını hafifçe kaldırdığını görmüştü.

"Bedenim ruhuma küçük gelmeye başladı.
Ne bu hissettiğim hissizlik?
Bebeğim gördüğün eğlence göz yaşları,
Bu iblislerimin de bulaştığı narsistlik..."

Devam edecekken karşısındakinin elinde tuttuğu bardağı sertçe yere koyup ayağa kalkması ile sustu.
Kendi kendine şarkıyı kısık sesle mırıldanmaya devam ettiği sırada yanına adımlayan adam yatağın bedenine en yakın tarafına oturup hafifçe yüzüne eğilmişti.

Cebinden çıkardığı şerit şeklindeki bez parçasını yüzüne yaklaştırdığında geriye çekilmek istese de yarası yüzünden kıpırdayamamıştı Davis.

"Bırak."

Başını iki yana sallarken Jeon zorlanmadan şeriti gözlerine bağlayıp görüşünün saf karanlığa bürünmesini sağlamıştı.

"Hayatta en nefret ettiğin şey nedir Davis?"

Maskelinin merakla soruşu üzerine derin nefesler alırken sakin olması gerektiğini hatırlattı kendine. En fazla ne olabilirdi ki?
Çirkin dediği kadına tecavüz edecek hali yoktu piç kurusunun değil mi?

"Bunu sana söyleyeceğimi düşündüren nedir merak ettim."

Debelenmeyi birkaç saniye önce kesmişti, gülümsemesi yeniden yerini alırken karşısındakinin hiçbir tepki vermeyişini kıpırdamamasından anlamıştı.

"İçimdeki bir ses erkekler olduğunu söylüyor. Lezbiyen falan değilsin değil mi?"

Kaşlarını hafifçe çattı.
Ne saçmalıyordu bu adam?

"Gözlerimi neden bağladın?"

Sakince sormaya çalışsa da onun sesindeki merağı yakalamıştı Jeon.

"Can sıkıntısı..."

Alayla mırıldandığında karşısındakinin yüzünde herhangi bir mimiğin değişmediğini gördü. Jong in diğer elini de yatağa kelepçelediği için gözündeki bezden kurtulamıyordu. Bu hali Jeon'a göre komikti.

"Gidip kendine birkaç hobi edinmelisin."

Başını alayla iki yana salladığında açıkta olan göbeğinde bir el hissedip gerildi Davis.
Jeon'un elini sağ boşluğundaki yaraya doğru sürüklediğini hissedip dişlerini sıktığında baskı sonucu gelmesini beklediği acıyı hissetmemişti.

"Ne yapıyorsun?!"

Adamın eli yavaşça göbeğinde gezinirken yeniden debelenmeye başladı. Jeon maskesini yüzünden çekip deri koltuğa fırlattı o sırada.
O maske takacağına kızın gözlerinin kapalı olması daha mantıklıydı.

"Sonunda zayıf noktanı buldum sıçan."

"Seni korkutmaya çalışıyor, seni korkutmaya çalışıyor...Sakın kanma."

İçinden ard arda tekrarlarken kızın artık debelenmiyor oluşunun ondan korkmadığını ispatlamak olduğunu anlamıştı Jeon.
Eli yavaşça kızın yalnızca sütyen bulunan üstünde karnından göğüslerine doğru çıkarken kızın dudaklarını birbirine bastırıp tepki vermemeye çalışışını izledi. Kızın aldığı hızlı nefesler korktuğunu ele verirken üzerine doğru eğilmişti.