31.Bölüm

22 1 0
                                    

" Anna, ilk fırsatım olduğunda seni buradan almaya geleceğim."

-----------------------------------------------------------------------------------------

Gençliğimin büyük bir bölümünü geçirdiğim bina, kirli, boyası akmış ve bahçesinde bir karıncanın bile yaşayamadığı yer...Yetimhane

Özlemedim, içindeki en yakın arkadaşım, kardeşim, can dostum dışında! Seninle en son görüştüğümüzde ben buradan başım eğik ve içimdeki kurtulma sevinciyle lüks bir arabaya biniyordum. Şimdi geri döndüm. Ama bu sefer senin için değil yetimhane, Anna için!!!

Sonunda dışarı çıkma iznimi alabildim ve ilk geldiğim yerin sen olacağını sana söylemiştim, baştan beridir de biliyordun zaten.

Gıcırdayan bahçe kapısını güçlükle açtım. Arkamdan korumalarım geliyordu. Daha doğrusu çıkarken beni korumak için peşime takılan istemediğim şahıslar. Ama zorunluydum. Çünkü artık güçsüz bir Blaire değildim. Her bir fırsatta beni kollayan insanlar vardı. Kapıdan geçince ilk adımımı derin bir nefes alarak attım. Yavaşça o merdivenleri çıktım. Aylar öncesinde o gün neşeyle indiğim merdivenleri... Hesaplaşma vaktim gelmişti bile... 

Açılan kapıdan içeri girdim... Ortalık sessizdi. Yavaşça merdivenlerden ve yukarıda çocukların koşuşturmalarıyla gelen sese baktım. Uzakta 16 yaşlarında bir kız ve yanında kızın kolundan sertçe tutan büyük bir kadın gördüm. Yanlarına yaklaştığımda kızın ağlama sesini duydum. 

" Sus dedim sana, bu gece bu adamla yatacaksın bu kadar. Siz köpekleri nasıl besleyeceğim para olmadan sanıyorsunuz. Her gün onlarca salça almak zorundayım! Adamın gönlünü hoş et de vereceği para da büyük olsun! Gir şuraya hemen kes ağlamayı!!!"

Ve küçük kızı içeriye attı. Duvarın arkasına saklandım. Kapının kilitlenme sesi geldi. Sinirlerime hakim olmaya çalışıyordum. Aylar öncesinde aynısını o da bana yapmıştı çünkü. Arkamdaki korumalara her yerde Anna'yı aramalarını söyledim ve birinin eline Anna'nın bir fotoğrafını verdim. Anna'yı burdan almadan çıkmamalıydım.

------------------------------------------------------------------------------------------------

YAZARIN ANLATIMI: 

Blaire'in görevlendirdiği korumalar her yerde Anna Hudgens'ı arıyorlardı. 

" Bakar mısınız lütfen, bu bayanı tanıyor musunuz, Anna Hudgens!"

" Hayır efendim." 

" Bakar mısınız Anna Hudgens ı tanıyor musunuz?"

" Anna Hudgens mı?" genç bayan duraksadı. 

" Evet, yoksa tanıyor musunuz." adam heyecanla genç bayanın suratına bir şeyler kapmaya çalışıyorcasına bakındı. 

" Hiç yabancı gelmedi aslında." genç kadın hatırlamaya çalışıyorcasına gözlerini çevrede gezdiriyordu. 

Adam hiç tereddüt etmeden avucundaki buruşmuş eski bir fotoğrafı kadına gösterdi.

" Anna, işte bu hanımefendi."

Kadının gözleri birden açıldı.

" Sanırım bunu birisine sormam gerek, ismi ve yüz hatları çok tanıdık geliyor ama... Benim bir arkadaşım var galiba onların kaldığı yerdeydi Anna bir ara."

Koruma genç kadını hızla takip etmeye çalışıyordu. 

Kadın, arkadaşının yanına gitti ve korumanın duyamayacağı bir sesle birlikte fısıldaşmaya başladılar. Bir süre sonra kadın 'evet, bu Anna!' dedi dehşetle bakarak. Adam hemen yanlarına gitti.

Hayaller Ülkesi (BİTİYOR)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin