Medya:Azra
Kolum ve başımın ağrısı giderek azalıyordu.
Pars'la dün akşam konuştuk annesi ve babası yurt dışına bir yere gidecekmiş iş yemeğimiymiş neymiş yanlız kalmak istemediğini ve benimle olmak istediğini söyledi.Bende ona annemin seni öğrendiğini ve beni markete yollarken bile on kere düşündüğünü söyledim.
Oda bana yine aynı şeyi söyledi'annene ananeme gideyim beni özlemiştir hem evini temizlerim'deyip yanıma gelen kız mı söylüyor bunu Dedi.
Gülümsedim Cidden o gün Nasıl yalan söyledim ve Parsın yanına gittim hiç bilmiyorum ama o gün çok güzel bir gündü bunu biliyorum.
Şimdi ise kalktım okula gitmek için hazırlanıyorum tabi ki tontoş anneciğim sesleniyor "Azra hadi kızım okula geç kalacaksın ayyyyy!!!!!"diye çığlık attı annem.
Koşarak aşağı indim "anne ne oldu "
Dedim"ah Azra ah hep senin yüzünden tabağı kırdım 6'lı kahvaltılık setim bozuldu ne kadarda beğenerek almıştım ah ah"Dedi bir yandanda kırdığını topluyordu."Üzülme ya ben sana anneler gününde alırım"dedim ve bana bir bakışı vardı 'Azra kapıyı cek ve git'der gibiydi.
"Azra anneler günü geçti annecim ve sen bana ala ala gittin karşı komşumuzun bahçesinden çiçek kopardın unuttuğumu mu sanıyorsun hı?"
Ay vur vur cidden unutmuştum Nasıl unuttuk bilmiyorum ama İdil'le aynı anda unuttuk oda aynı şeyi annesine yaptı en azından boş gelmeyelim diye Ayşe teyzemden bi kaç dal çiçek kopardık biraz kızsada koparıp kaçtık.
"Ama anne en azından boş gelmedim"dedim.
"Neyse bana kahvaltılık takımı almak için anneler gününü beklemene gerek yok pırasa saçlı kızım"Dedi ya annem napıyor böyle.
"Bana böyle pırasa saclı,pasaklı kızım falan derken çok mu düşünüyosun ?"dedim gülmeye başladı.
"Ne o hoşuna gitmiyor mu kız"Dedi.
"Hoşuma gidiyor başka şeylerde bul anne yalvarırım"dedim şakayla omzuma kafama biraz hafif vurdu.
....Okula doğru giderken Bi araba yanaştı yanıma "Ben olsam şu yakışıklı çocuğun arabasına binerdim"Dedi biri bu ses işte huzur bulduğum sesti.
"Pars"dedim sevinçle oda güldü Mutlu olduğumu anlamıştı sanki.
"Beni gördüğüne ne kadar çok mutlu oldun "Dedi gülümsedi.
Arabaya bindim daha sonra konuşmaya devam ettim"Yürüyemeyeceğim için çok mutlu oldum"dedim yüzü düştü hep sen mi şaka yapcaksınız hastane de yatakta çirkin oluyormuşsun derken iyiydi Pars bey.
"Vay be kullanılıyorum o zaman."Dedi Kaşları çatık bir şekilde baktı bana ciddiyetini koruyor çocuk elden gitmesin diye.
"Şaka şaka şu kaşları bir düzelt bakıyım tabiki seni gördüğüm için sevindim"dedim ve kaşlarını normal hale getirmek için tutmaya başladım oda gülmeye başladı.
"Bugün ayrı bir tatlısın"dedi.Allah ateş bastı yardımmm.
"Evet çünküüü başımın ağrısı ve kolumun ağrısı geçti ayrıca alçımda yarın çıkacak ondan mutluyum sıkıldım bundan"diyip alçıyı gösterdim.
"Oo küçük hanım iyisiniz"dedi bak öyle aynalara bakma ısırıcam ya uf.
"Evet"dedim ve okula geldik arabadan indiğimde şok oldum İdil Doğukanın arabasından mı indi!!!!!!!
"Vay be kardeşe bak"dedim Parsın kahkaları kulağımı doldurdu ama İdil bana hiçbirşey anlatmıyordu halbuki senelerdir arkadaşız dostuz bu kız hayırdır.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PARS
Teen Fiction"Aşk bana denk gelmez"deyip kekimden ısırdım ve devam ettim "Hem ben keklerim ile mutluyum." Bağdaş kurup iyice yayıldım çimene. Kekimden ısırık aldım ağzımı benim gibi oturan İdil'e doğru açtım. Önce yüzünü buruşturup sonra kekinden yiyip o da beni...