KİMSE BANA İNANMIYOR!

2.8K 118 4
                                    

Sabah kalktığımda her yerim ağrıyordu sanki aynaya bir baktım ki yüzüm gözüm şişmiş akşam o kadar ağlarsam olacağı buydu. Hemen elimi yüzüm yıkadım. Rimel sürerek şişmiş olan gözlerimin kamofile olacağını düşündüm ama yanılmıştım rimel göz büyütürdü ki nasıl düşünememiştim. akşam çantamı hazırlamamıştım hemen onu hazırladım. Dün akşam aklıma gelince midem bulandı iştahım kaçtı bende hiçbir şey yemeden çıktım evden zaten saçımı da doğru dürüst yapmamıştım halimde yoktu zaten. Bahçeye çıkıp servis gelene kadar temiz hava aldım. Hasan abi beni erken gelmiş görünce şaşırdı. Sonrada takılmaya çalıştı ama cevap vermeyince moralimiz bozuk olduğu anladı ve sustu. Benden sonra Nerimanı aldık. Yanıma oturdu. Çok neşeli gözüküyordu ama benim hiç halim yoktu. Bana halimi hatrımı sormadan ( galiba beni uyku sersemi sandı anlamadı moralimin bozuk olduğunu.) " bu akşam Batuhan la buluşucaz senide çağırdı acaba yine ne hazırladı seni bile çağırdığına göre iyi bir şey düşünmüş olmalı" dedi.bende çaresiz bir şekilde

"gelemem akşama psikologla randevum var" dedim. Az önce dediklerini unutmuş ve bütün dikkatini bana vermişti.

"Ne dedin sen ?" dedi duyduklarına inanamayarak

"duydun işte psikiyatrise gidecekmişim" olayı bütün ayrıntısına kadar anlattım. Bir yandan bana inanıyor bir yandan da annem hak veriyordu. Bir şey diyemedi. Bana inanmasını isteyen gözlerle ona baktım.

"nolur bana inan gerçekten uydurmuyorum çok emin" dedim.yine gözlerim dolmuştu şu aptal gözyaşlarıma hakim olamıyordum. Bana sarıldı beni sakinleştirmeye çalıştı. Okula gidene kadar böyle kaldık hiç konuşmadan. O da bana inanmıyordu.Ben sorunlu bir değildim bu yaşadıklarım gerçekti ve buna sadece ben inanıyordum bana yardım edecek yanımda duracak kimsem yoktu konunun üstünde daha fazla durmamaya karar verdim yoksa beni iyice hasta sanacaklardı. İlk ders rehberlikti hoca yine sınavlardan falan konuşmaya başlamıştı. Çok canım sıkılıyordu zaten benim derdim bana yeterdi nefes alamadım tıkandım etrafıma bakındım cam açma istedim ama yapamadım sanki her yer üstüme üstüme geliyordu. Oturduğum sıradan hızla kaktım bütün sınıf bana bakmıştı. Ama bu umurumda değildi. Mehtap hocada anlamayan gözlerle bana baktı.koşar adımla çıktım sınıftan. Sınıfta bir uğultu koptu hoca arkamdan bağırıyordu bense ağlayarak dışarıya çıktım. Okulumuz sahile yakındı havanın soğuk olmasını hiç umursamadan sahile doğru koştum havlayan köpekleri bile aldırmamıştım.neden böyle davrandığımı da anlayamadım ne oluyordu bana.bir kayanın üstüne oturup yarım saate yakın ağladım. Isız olduğu için hiç kimsede rahatsız etmemişti beni kendime geldiğimde korkarak da olsa o köpekli yokuşu çıkıp okula döndüm. Öğlen teneffüsü çoktan bitmişti. Derse girmedim. kantine gidip yemek yemek için atıştırmalıklara baktım karnım çok açtı ama hiçbir şey istemiyordu canım. Sinirlerim bozulunca hep böyle oluyorum. En sonunda zorla olsada bir hamburger aldım.en fazla iki yudum alabildim midem bulandı olduğu gibi bıraktım masaya hamburgeri oysa o kadar karnım açtı ki. Çöp kutusuna yöneldim büyük bir vicdan azabıyla hamburgerimi istemeye istemeye çöpe attım nefret ederim yiyeceklerin çöpe atılmasından ama başka bir çarem yoktu yiyemiyorum.Gidip su aldım . en azından biraz iyi gelir diye iyi gelmişti en azından aç hissediyordum kendimi az öncekine göre. Çok yorgundum yasak olduğunu hatta suç olduğunu bildiğim halde uygulama oteline girdim. Her zaman açık olan bir oda vardı 115 gizlice oraya girdim kapıyı içerden kapadım. Yatağa uzandım ve kendime gelene kadar yattım.teneffüs zili çalınca kalktım yatağımı topladım.Gizlice odadan çıktım diğer hocalara yakalanmamam gerekiyordu yoksa hem dersten kaçtığım için hemde odada uyuduğum için disipline gidecektim.baktım otelin lobisinde hocalar var direkt mutfağın olduğu bodrum kata indim hiç gözükmeden kimseye. Mutfağın dışarıya açılan kapısının kilitli olmamasını diliyordum. Kilitli değildi yavaşça açtım kapıyı etrafıma bakındım hiç kimse yoktu dışarı çıktım aynı sessizlikte kapattım kapıyı. Normal halime döndüm ve sınıfa girdim. Tabi bizim ergenler başladı yine benimle uğraşmaya gerçekten kötü olduğumu anladıkları anda birbirlerini uyardılar ve başımdan defolup gittiler. Yanıma beni aramaktan bir hal olmuş Neriman geldi. Söylenmeye başladı neler neler dedi. Küfürleri havada uçuşuyordu. İşaret parmağımı ağzıma götürdüm ve sus işareti yaptım. sinirlenip çıktı sınıfatan ders zili çaldı hoca girdi onada yetiştirmişler tabi bide o payladı beni ya bu dünya da insan hiçbir zaman istediği gibi hareket edemeyecek mi ya nerede o zaman özgürlük nerede? Annem aradı son derste beni kapıdan alacağını söyledi. Ve büyük bir ihtimalle okulun içine girip durumumu sordu ve biraz bana kızgındı ama hiçbir şey söylemedi. Silivri ye vardık kliniğin önündeydik.Silivri de böyle güzel bir klinik olduğu hiç görmemiştim. Dışıda içi kadar ferah ve huzur vericiydi kapıdan içeri girdiğim an sanki kurtulacakmışım gibi geldi bir anda bana. Bundan 2 yıl öncede gitmiştim psikologa babamın ölümünden sonra... ama hiçbir işe yaramamıştı ama bu sanki bana yardımcı olacakmış gibi geliyordu. kapıdan girince etrafa yayılan hoş bir kokuyla karşılaştık. Bekleme salonunda 10-15 dakika bekledik annemle. Sonra odasından çıktı İpek hanım çok hoş bir kadındı. Zayıf, kısa boylu, düz siyah saçlı, beyaz tenli, kahverengi gözlü, yüzünden bakışlarında gülüşünden ses tonundan bile rahatlıyordu insan.beni odasına alırken gözüm anneme takıldı bana umut dolu gözlerle bakarak gülümsedi. Odanın kapısı kapandı ve sadece ikimizdik. O benim dosyama bakarken bende odasına göz gezdiriyordum. Kitaplarının hepsi iç açıcı renklerle seçilmişti, rengarenkti. Her gün tazelendiğini düşündüğüm kır çiçekleri vardı masasında.etrafıma bakındığımı görünce konuya girebilmek için.

"Nasıl beğendin mi oda mı aslında biraz eksikleri var ama yakın bir zamanda hepsini halledeceğim" dedi kendine güvenerek.

"gayet özenle seçilmiş ferah bir yerin sana huzur veriyor" dedim. gülümsedi sadece.

"baban" dedi. Ve benim gözlerim hemen doldu." Annen seninle gelmeden önce benimle konuştu. Acaba bu hayallerin babanın ölümüyle mi ilgili..." dedi.

Kızgın bir şekilde "ben hayal görmedim gerçekti" dedim. Benim davranışlarıma dikkat ediyordu benim zayıf noktalarımı bulup gerçekten sorunum olup olmadığını ve buna nasıl bir çözüm getireceğini düşünüyordu. resmen kaçık muamelesi görüyordum çevremdekiler karşısında.

"Peki"dedi kendini geri çekerek."gerçek olduğuna ne kadar eminsin yani hayal olmadığına bu kadar eminsin ama ne kadar gerçek o gördüklerin. Ya da bana en baştan anlatır mısın babandan." O da nasıl başlayacağını bilmiyordu lafa sanki ilk hastasıydım gittikçe umudumu kaybediyordum buda yardım edemeyecekti bana yakın bir zamanda kafayı yiyip yalnız ölecektim. En baştan anlatım babamı saldırı gününü annemle yaşadıklarımı okul hayatımı dün akşamı dün dershanede olanları daha önce benim gibi birisiyle denk gelmediği çok belli oluyordu bunun içinde düşünmesi gerekiyordu. Kısa bir sessizlikten sonra lafa girdi

" bak canım yaşadıkların elbette ki hiç kolay şeyler değil ve bunları atlatabilmen için sana yardımcı olacağım dakikalar çok kısıtlı en baştan en derinlere inerek konuşmamız ve sorunu bulmamız lazım yaşadığının kolay hazmedilir bir şey olmadığını biliyorum ama şuanda daha önemli bir konu var ve seni bu son zamanlar da rahatsız eden olaylar var peki bunları yaşamadan kısa bir süre önce sıkıntılı bir zaman geçirdin mi ?" cevabım kısa ve netti.

"hayır" iç çekti.

"peki... neden böyle şeyler gördüğün hakkında bir fikrin var mı?"

"hayır yok... şey aslında... ben bu son zamanlarda yaşadıklarımı kesinlikle kendi kurduğum bir şeylerin olduğuna inanmıyorum.Herkes benim psikolojimin bozulduğunu sağlıklı düşünemediğimi söylüyor ama öyle değil şuan sizin kadar gerçek hem o dün akşam ki adamı annemde gördü."

"Peki idil bu konu hakkında da konuşacağız cumartesi günü ama önce bu akşam doktora gidip sağlık durumunu öğrenmeniz gerekiyor bazen yediğin şeylerden böyle şey görmen mümkündür birkaç vakaaya rastlamıştım ya da tansiyonun oynadı o adama sinirlendiğin için ve ona yordun hem Ademin yanındayken de aynı şeyi yaşadığını söylüyorsun sinirlerin bozulunca olan olaylardan olabilir ve bunu gerçek gibi algılayabilirsin. Bu günkü seansımız bu kadar bugün sana yardımcı olamayacağım çünkü bu konu hakkında pek bir bilgimiz yok bu tedaviyi en hızlı ve en sağlıklı şekilde geçmesini istiyorsak ilk önce bu konu hakkında iyi bi bilgimiz olmalı" dedi.

Ve böylece oradan çıktık. Ama bana hiç yardımcı olmamıştı ki birde doktor işi çıkarmıştı başımıza annemle hemen bir tıp merkezine girdik muayene oldum. Bir daha hastaneye gitmemeye yemin ettim resmen.o akşam yorgunluktan eve geldik.yatağımı sinirlenerek hızla açtım kıtmirim yanıma gelmesi bekledim yerine yerleşip sıcaklığını bana geçirene kadar bekledim üstümüzü örtüp bana kimsenin inanamadığı bir gün daha geçirmiştim ne güzel diye düşündüm yanaklarımdan yaşlarım süzülürken uykuya dalmışım....

KATİLİMİN KOLLARINDAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin