Gecikme için özür dileyerek paylaşıyorum. Keyifli okumalar...
Bölüm şarkısı ~ Pinhani- Beni Sen İnandır
~~~~~~
Ulaç'tan
Çisil'den ayrılalı yaklaşık yarım saat olmuştu ve ben sonunda hastanenin kapısındaydım. Kapıyı ittirip içeri girerken telefonumu çıkardım. Çisil'den mesaj vardı. Kaya'nın yanına gittiğini yazmıştı. Onun evine gidiyordu. Durumun ciddiyetini kavrayıp durdum.
"Kaya'nın evine mi?" Geri döndüm ve hastaneden çıktım. Arama tuşuna basarak telefonu kulağıma götürdüm. Açmasını beklerken bir taksi çevirdim ve Kaya'nın evinin adresini verdim. 'Neden cevap vermiyor?'
Hastane Kaya'nın evine yakındı. Rahatlamaya çalışırken aklımdaki sorular buna izin vermedi
Neden Kaya'nın yanına gitti?
Kaya mı onu çağırdı?
Bir planı mı var?
Çisil neden ben olmadan Kaya ile görüşmek istesin ki?
Tekrar arama tuşuna bastım. Ne olursa olsun Çisil ile Kaya'yı yalnız bırakamazdım. Kaya ona bir şeyler anlatabilirdi.
Öksürmeye başladım.
"Camı açabilir misiniz?" Bir an için nefes alamamıştım. Bu tip durumlara alıştığım için ne yapacağımı biliyordum. Bu kez telefondan doktorun adını bularak ona bir işimin çıktığını, daha sonra geleceğimi yazdım ve yolladım.
Az sonra eve varmıştık. Hemen taksiden atlayıp kapıya koştum. İçeriden sesler geliyordu.
"Lanet olsun!" Kaya bağırıyordu.
Şaşırmaya bile zaman bulamadan kapıyı çalmaya başladım.
"Çisil kapıyı aç!" Kapıyı yumruklamaktan vazgeçip camları kontrol etmeye başladım. Hepsinin perdesi kapalıydı ve kilitliydi.
Telefonumdan Aras'ı aradım.
"Aras!"
"Efendim kardeşim?"
"Acil bir durum var. Kaya'nın evine gelir misin? Beyaz ev." diyerek Aras'ın cevap vermesini beklemeden kapattım. Telefonu tekrar cebime atarken kapıyı tekmeledim. Kaya Çisil'e zarar verebilir miydi?
"Açın şu kapıyı!" Bir kez daha tekme attım. Açılmamıştı ama eski model bir kapı olduğundan geriye gitmişti. Bu işime yarayacaktı. Birkaç kez daha tekmeledikten sonra tamamen açılmıştı. İçeri girdim. Kaya'nın Çisil'i kollarından sıktığını görünce hemen yanlarına koştum.
"Çisil!" Kaya'yı ondan ayırarak onu yana doğru ittim.
"İyi misin?"
"Ulaç?" Kaya ellerimin altında titriyordu.
"Abi- ah, Kaya!" Üstüme yığılınca birlikte yere düştük. Her yer darmadağındı ve koluma bir şey saplanmıştı. Yüzümü buruşturdum.
"Kaya kendine gel!" Onu dürttüm ama kendinde değildi. Ona ne olmuştu böyle? Çisil'e bakmak için kafamı kaldırdığımda arkadaki paramparça olmuş piyanoyu gördüm.
"Ulaç..." Çisil elleriyle kafasını tutup gözlerini kapattı.
"Çisil neyin var?" Kaya'yı üzerimden kaldırmaya çalıştım.
"Çisil!" Bu sırada Aras içeri girdi.
"Ulaç? Ne oldu burada?" Gözlerimle Çisil'i işaret ettim.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
AN ve AN
Novela JuvenilAslında her şey o gün başlamıştı. Ben ve O, Biz... Biz birer mucizeydik. Aşk mı? Yanılıyorsunuz. Bizimkisi aşk değil, kendimize olan inancımızdı. Biz birbirimize inanmıştık. ~~~~~~~~~~~~~~~~~~ Gidiyorum sevgilim. Ama unutma ne kadar uzağa gitsemde h...