Bölüm 18

22.7K 309 62
                                    

Kahvaltımı yaptıktan sonra aceleyle evden çıktım. İlk dersim Zayn'eydi ve asla geç kalmak istemiyordum. 

Beyaz sporlarımı ayağıma geçirdikten, koşar adımlarda evden çıktım. Yolda hızla ilerlerken durağa otobüsün geldiğini gördüm. Evet, şükürler olsun ki geç kalmayacaktım.

Otobüse bindiğimde kulaklıklarımı takıp, hafif bir müzik açtım. Sabah sabah hareketli bir parça dinlemek istemezdim.

Her zamanki gibi oturacak yer bulamadığım için ayakta dikilmiş, düşmemeye çalışıyordum. 

"Günaydın."

Mesajımı Zayn'e yolladığımda telefonu kapatıp, bizden uzaklaşan ağaçları izlemeye başladım.

Dün Zayn ile yaşadığım o kadar güzel anı vardı ki, ama bugün beni gerçekten tokatlayabilirdi. 

Her zaman fotoğraf yüzünden bana kızmıştı, ve kızmaya da devam ediyordu.

Aklımda Zayn'in bugün bana ne yapacağını düşünürken, okuluma yaklaştığımı fark ettim. Bir durak sonra ineceğim için, müziği kapatıp, kulaklıkları çantama koydum.

Otobüsün kapıları açıldığında, benle beraber üç öğrenci daha indi. Daha önce okulda hiç görmediğim tiplerle sürekli otobüste karşılaşıyordum.

Tempolu bir şekilde okulun kapısından girerken, kantin de oturan Kate'i gördüm. 

"Günaydın."

Yanından geçerken duyduğum sesle yerimde durdum. Ona hala sinirliydim ve sinirimin geçmesi en az iki haftayı alırdı. 

"Günaydın, Kate."

İsmini bastırarak söylediğimde, yürümeye devam ettim. Beni gerçekten seviyor mu yoksa arkadaşsız kalmak için mi benimle takılıyordu çözememiştim.

"Bana hala kızgın gibisin."

"Acelem var sonra konuşalım?"

Soru soran gözlerle baktığımda, ikimizde neredeyse sınıfa gelmiştik. Bugün derste en öne geçmeyi planlıyordum. Tıpkı Bay Malik'in beni görmek istediği yere.

"Gerçekten o gün için üzgünüm, b-ben sadece kiminle konuştuğunu merak etmiştim."

Fazla duygusal olan ses tonuyla konuşurken, ben çoktan ön sıraya oturmuştum.

"Sana kızgın değilim. Sadece biraz kırıldım o kadar."

"Peki, o zaman ön sıraya değilde hadi yerimize geçelim."

Tanrım, Kate bütün gün boyunca böyle konuşmaya devam edecekse onu öldürebilirim. 

"Merak etme sadece bu derslik buradayım. Diğer derslerde yanına geleceğim."

Sıcak gülümsememi -yani ben öyle sanıyorum- gönderdiğim de Kate'de aynı şekilde gülümseyip yanımdan uzaklaştı. 

Derin bir nefes verirken, içeri diğer öğrenciler gelmeye başladı.

Herkes sıcaktan bunalmış, kızlar saçlarını toplamıştı. Bense elime ince bir kitap alıp, kendime serin hava vermesi için sallıyordum. Gerçekten hava berbat sıcaktı. Bu günlerde okula gelmek yerine Zayn ile denize gitmeyi çok isterdim.

"Günaydın, çocuklar."

Sınıfın kapısı kapanınca, içeri girenin Zayn olduğunu anladım. Sınıf hemen o mükemmel kokusuyla kaplanmıştı. 

Bakışlarımı ona çevirdiğimde üzerine, vücudunu tamamen saran beyaz kısa kollu bir tişört ve altına da bacaklarını kusursuz gösteren bir siyah pantolon giymişti. Şuan öylesine tapılası duruyordu ki.

Douleur ||Z.M||Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin