Medyada ki Caner.
..........................
Bölüm düzenlenmiştir.
..........................Dün gece ukala arkadaşımı düşünerek uyuya kalmıştım. Sabah kalktığımda saat 06:50 yi gösteriyordu.
Servisin gelmesine 40 dakika vardı. Yataktan kalktım elimi yüzümü yıkadım. Sonra okul kiyafetlerimi giydim.
İsteyen pantolon isteyen etek giyiyordu. Ben tabiki etek giyiyordum. Okul pantolonlarına karşı alerjim vardı sanırım.Giyinme işlemimi tamamladıktan sonra banyoya geçtim. Saçlarımı taradım. Uç taraflarına maşa yaptım ve saçımı açık bıraktım.
Aşağı indim küçük bir kahvaltı yaptıktan sonra korna sesini duydum. Dışarı çıkıp servise bindim.
- Günaydın Erhan amca.
-Günaydın küçük hanım.Arkaya doğru ilerlerken Alp'in arkadaşı Ali'nin bizim serviste olduğunu fark ettim. Yerime geçerken kafasını selam dermiş gibi salladı bende öyle yaptım.
Ali Alp'in diğer arkadaşlarına göre daha sevecen ve tatlıydı.20 dakika sonrasında okula varmıştık. Servisten indim ve bizimkileri aramaya başladım. Caneri görünce yanına gittim.
-Günaydın caner.
- Günaydın Ela bi gelir misin? Arkasından gittim.Caner söze başladı. "Hani demiştim ya Alp'le kavga etmemin nedenini sonra söyleyeceğim diye."
Evet dermişim gibi kafamı salladım. Caner konuşmaya devam etti.- Bilmiyorum sana neden bu kadar güvendiğimi ama söyleyeceğim. Biz alple üvey kardeşiz. Anneler aynı babalar farklı.
Nasıl olduğunu anlamadığım bir ses çıkardım.
- Hıı.
"Yani Alp yeni doğduğunda annem başkasıyla birlikte olmuş ve ben dünyaya gelmişim. Aynı sınıfa verdiler herşeyi birlikte yaptırdılar ama Alp benden hep nefret etti. Ben ona ne kadar yakınlaşsam da o benden hep uzaklaştı. Beni bir türlü sevemedi.Zil çalmıştı ayağa kalkmış sınıfa doğru ilerliyorduk. Caner için gerçekten üzülmüştüm.
Ben:
- Ama dün bize geldiklerinde Alpin babasıyla mutlu görünüyorlardı.
- Evet çünkü Alpin babası annemi affetti. İşte böyle onun için Alple hiç düzgün bir sohbetim olmadı.Peki ya baban dediğimde canerin yüzü düştü
- Kaza geçirdi ve öldü. Kafamı sallayıp "Başın sağolsun" dedim. "Sağol" dedi Caner üzgün bir sesle.Caner sonradan kafasına dank etmiş gibi "Sizde ne işleri vardı ki?" Diye sordu. Kaşlarımı yukarı kaldırıp memnun olmadığımı vurgulayan bir sesle " Burak amcayla babam aynı şirkette çalışacaklarmış." dedim. Caner de memnun olmamış gibi görünüyordu.
Biraz daha yürüdükten sonra sınıfa gelmiştik içeri geçtim. Sırama oturdum. Derya:
- Neredesiniz siz ya dedi yalandan sinirlenerek.
"Hiiç öyle sohbet ettik." dedim.O sırada hoca içeri girdi ve ders başladı. Coğrafya 'En sevdiğim'
Ders sırasında kafama bir kağıt geldi. Arkama baktığımda Alp'in sessizce güldüğünü gördüm. Kaşlarımı çatıp kağıdı aldım.İçinde "Bende sana ait olan bir şey var." Yazıyordu. Arkama baktığımda kolyemi salladığını gördüm. En değerli eşyalarımdan biriydi o benim. Elif almıştı o kolyeyi. İçinde fotoğrafımız vardı.
Dersin bitmesini bekledim. Zil çalınca bizimkiler giderken lavaboya gitme bahanesiyle Alp'in yanına gittim. Merakla bana bakıyordu. Konuşmaya başladım.
-Bir kızın dolabı izinsiz karıştırılmaz.
- Öyle mi?
- Öyle.
Sırıttı. "Merak etme çok karıştırmadım öyle bir baktım.""Birde utanmadan söylüyorsun ya" dedim kaşlarımı çatarak. "Bende gizleme huyu yok güzellik ne yaptıysam söylerim dobra bir karakterim ben." dedi ukalaca.
"Birincisi sen bu güzelim lafını çok kullanmaya başladın dikkat et tekmem serttir. İkincisi dobra bir karakter değilsin yüzsüzsün." Yine sırıtmıştı. "Beni sevdiğini bu kadar belli etme başbelası biliyorum zaten" dedi. "Ne sevmesi sevmiyorum ben seni bikere pis yalancı" diye söylendim.
Alp küçük bir kahkaha patlatmıştı. Aferin Ela böyle devam et. Aptallıkta üstüne yok diye geçirdim içimden ve devam ettim. "Bana saçma sapan lakaplar takma benim adım var." Alp "Hırçın kız sana en uygunu bence" dedi. "Hırçın kız sana en oygono bence" dedim ağzına ökenerek. Alp o çukur gamzelerini çıkararak gülmüştü. Doğruyu söylemek gerekirse çok yakışıyordu ona gülmek.
Kendine gel Ela."Kolyemi geri ver." dedim sinirli bir ses tonuyla. Alp sırıtıp "Arkadaşında senin kadar tatlıymış" dedi. Kaşlarımı alay eder gibi havaya kaldırdım. "Ayarlayayım istersen sana." Alp şaşırmıştı. Gerçi bende şaşırmıştım bu dediğime.
Alp yine gülümsedi. Hep gülümsüyordu zaten. "Sen yetersin güzellik." "Ya Alp!" dedim sinirle. "Tamam tamam al hadi." dedi ve kolyeyi verdi. Zaferle gülümsedim."Neyse bu kadar ağız dalaşı yeter ben gidiyorum." dedim ukalaca. Alp ufak çaplı bir kahkaha attı.
Tam giderken karşıma Caner çıktı "Lavaboya gideceksin sanıyordum" dedi. Tam konuşacakken Alp benden önce davrandı.
- Ela kimseye hesap vermek zorunda değil. O güzel gülmesinden eser kalmamıştı. Caner:
- Seni ilgilendirmez ben Elaya sordum dedi ve bana döndü.
- Alple konuşmak istedim zaten konuşmamız bitmişti dedim ve yürümeye başladım. Canerin arkamdan geldiğini hissediyordum. Ders zili çalmıştı. Sınıfa gittik.Derse girmiştik. Alp'le Caner ders sırasında birbirlerine ters ters bakıyorlardı. Ders matamatikti. Bakışlarımı Alp ve Caner den çekip tahtaya çevirdim. Zil çaldığında bizimkilerle aşağı indik ve kamelyaya oturduk. Öyle sıradan sohbetler ettik.
.................
Sonunda okul bitmişti. Bizimkilerle vedalaşıp servise bindim.Tam yerime oturdum ki Ali:
- Ela bi gelir misin dedi. Yanına gittim ve meraklı gözlerle Ali'ye baktım. Ali:
- Alp caneri pek sevmez. Onun için hiçbir zaman ortak arkadaşları olmadı. Bence sende tarafını seç. Ya hep Alple arkadaş ol yada Canerle çünkü eğer iki taraflada arkadaş olursan kavga çıkacak" dedi. Ali'yi ilk defa bu kadar ciddi görmüştüm. "Tamam dediklerini dikkate alacağım" dedim ve yerime geçtim.Ne yapacaktım ben şimdi. İkiside çok iyilerdi. Caner çok iyi bir arkadaştı. Alp... Alp çok farklıydı. O benim arkadaşım gibi değildi. Ben onun yanında çok farklı hissediyordum. Aşık olmak değildi bu çünkü aşık olmak için çok erkendi. Ama belkide... İç sesimi bu konuda susması için zorladım. Sonra bir anda şunu düşünmeye başladım. Bizim Alp'le ortak noktamız vardı. Onunda benimde hiç istemediğimiz kardeşlerimiz vardı. Ama Caner istenmeyecek biri değildi. O çok iyiydi.
Yine aklıma Ali'nin dedikleri geldi. 'Tarafını seç.'
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SEVMEK Mİ? SEVİLMEK Mİ?
HumorSevecen bir kız düşünün. Acılara rağmen gülen. En önemli sözü gülmeyi unutma olan. Ukala bir çocuk düşünün. Aşka küsen. Ukala ama bi o kadarda tatlı. Bu iki kişinin yolları kesişirse ne olur. Ortaya nasıl bir hayat çıkar. Merak edenler oku bölümüne...