Medyada ki Alp.
............................
Bölüm düzenlenmiştir.Sevdiklerini kaybetmek veya kaybetme korkusu...
Bunları düşündükçe kalbine giren o acı.
Daha yeni barışmışken geçiremediğiniz vakitlerin sizden dolayı olduğunu düşündükçe kendinden nefret etmek.
Keremi düşündükçe işte böyle oluyordum. Ona daha abi diyemeden onu kaybedemezdim...Sabah kalktığımda okula gitmek istemediğimi fark ettim. Yatakta bir sağa bir sola dönüp durdum. Annem odama girdi ve
- Hala uyuyormusun kalk artık okula geç kalacaksın.
- Bu gün okula gitmesem olur mu? Dediğimde annem kaşlarını çattı ve
- Olmaz tabikide ilk haftadan devamsızlık yapmakta nereden çıktı dedi.
Yataktan kalktım ve "Keremin yanında durmak istiyorum "dedim.
- Okul çıkışında hastaneye gelirsin lütfen bi tanem üzme beni. Zaten kötüyüm dedi. Tamam dermişcesine kafamı salladım.Annem odamdan çıkınca önce banyoya girip yüzümü yıkadım. Sonra okul kıyafetlerimi dolabımdan çıkartıp giydim.
Saçlarımı yukardan topladım ve aşağı indim.
Annem kahvaltı hazırlamıştı. İştahım yoktu ama annemin ısrarları üzerine birkaç lokma ağzıma attım. Annem şimdi hastaneye gidecekti bende okuldan sonra gidecektim.
Dışarı çıktım ve servis geldi. Servise bindim Erhan amcaya günaydın dedikten sonra en arkaya geçtim ve kafamı cama yasladım.
Okula geldiğimizde aşağı indim. Tam bizimkileri bulmaya koyulacaktım ki bir kız geldi ve bağırarak "Koşun Alp Demir kavga ediyo" deyince merakıma yenik düştüm ve kızın arkasına takıldım.Acaba Alp Demir kimdi. Bizim sınıftaki Alp olamazdı herhalde. Çünkü Alp hiç kavgacı birine benzemiyordu.
Biraz yürüdükten sonra okulun boş bir alanına geldik. Kavga edenlere baktığımda Caner ve Alpin kavga ettiğini gördüm. Alpin soy adının Demir olduğunu ve her erkeğin içinde bir kavgacı ruhu yattığını bu vesileyle öğrenmiş oldum.
Kavgayı ayırmak yerine her kez salak salak Caner ve Alp'e bakıyorlardı. Tam ayırmaya gidiyordum ki Samet -Alpin arkadaşı- beni tuttu ve "karışma" dedi.
-Sanane ya
- Alp işine karışılmasından hoşlanmaz deyince kaşlarımı çattım ve
- Allah Allah bırakalımda öldürsünler mi birbirlerini dediğimde Samet sırıtarak
- Aslında Alp Caneri öldürse hiç fena olmaz dedi. "Pislik" dedim. Kolumu ondan kurtararak Alp ve Canerin yanına giderek ortalarında durdum.
İkiside sinirli bir şekilde bana baktılar ve aynı anda
- Ela çekil ordan diye bağırdılar.
- Çekilmeyeceğim dedim kendimden emin bir sesle.
Canerin yanına gittim ve iyimisin dedim. Kafasını evet dermiş gibi salladı.
Alp galiba canerin yanına gitmeme sinirlenmişti. Tam giderken Arkasını dönüp "Bu burada bitmedi" diye bağırdı.Ders zili çoktan çalmıştı. Ama ben Canerle bir köşeye oturmuş onun yüzünü temizliyordum. Dersin bitmesine on dakika olduğu için ilk derse girmemeye karar verdik.
Bende bu sırada neden kavga ettiklerini Canere sorup sorup durdum. En sonunda pes etti ve anlattı.
Caner:
- Sizi bulmaya geliyordum o anda Alp ve Sametin konuşmalarına kulak misafiri oldum dedi.
- Ne konuşuyorlardı ki diye bir soru yönelttim.
- Alp yeni kız çok güzelmiş felan diyordu.
- Benden bahsettikleri ne malum deyince
Caner:
- Çünkü sonra Samette evet Ela güzel kız dedi.İster istemez yüzümde bir gülümseme belirmişti. Alp beni güzel mi buluyordu. Bu düşüncelere dalmışken iç sesim Ela kendine gel diyordu. Yeniden ciddi pozisyonuma dönüp "Boş verseydin keşke ne gerek vardı kavgaya dedim"
Caner:
Alp güzel dediği kızların önce kalbine girer sonrada bir kenara fırlatıp atar dedi. Caner'in bu dediğine inanmamıştım. Daha doğrusu Alpin böyle biri olduğuna inanmak istemiyordum.
Caner "Bırak beni şimdi abin nasıl oldu?" Diye sordu. Üzgün bir ses tonuyla "Hala durumu kritik." dedim. "Geçmiş olsun " "Sağol."Tenefüs zili çaldı biz de Derya gili bulmak için sınıfa ilerliyorduk. Derya bizi gördü ve
- Caner ne oldu dedi. O sırada Eylül ve Mustafa da yanımıza geldiler Caner cevap vermeyince ben cevap verdim.
- Alp le kavga ettiler dedim.
Mustafa:
- Oğlum beni niye çağırımıyorsun ya dedi sinirli bir şekilde. Caner:
- Boş verin ya oldu bitti işte dedi.Hep beraber kamelyalara gittik ve oturduk şansımızdan bir tane boş kamelya vardı oda Alpgilin yanındaki kamelyaydı.
Normal bir şekilde aramızda konuşurken Alp'in arkadaşı Melis:
- Alp birilerini iyi benzetmişsin ellerine sağlık dedi. Alp sadece gülmekle yetindi. Derya dayanamadı ve
- Kimin kimi birşeye benzettiği belli.
Tam samet ağzını açıyordu ki ben ondan önce davranıp "Kalkalımmı?" diye sordum.
Aslı:
- Aa ne oldu korktummu Elacık.
- Yok korktuğumdan deyilde sizin suratlarınızı görmeye daha fazla tahamülüm yok dedim o arada bizimkiler ayaklandı ve sınıfa çıktık.Ders zili çaldı Alp gil teker teker sınıfa girdiler ders coğrafyaydı. Hoca ders anlatırken ben sırama gömülmüş Keremi düşünüyordum. Acaba ne yapıyordu durumu iyimiydi? O sırada hoca "Tahtadaki soruyu çözebilirmisin Ela" dedi kafamı kaldırdım ve tahtaya baktım. Aslı:
- Sen çözemezsen ben çözeyim dedi alaycı bir sesle
Tahtaya çıktım ve kendimden emin bir tavırla soruyu çözdüm. Hocanın "Doğru" demesi üzerine Aslı'ya küçümseyici bir bakış atıp yerime geçtim.Zaman böyle geçerken alp 7.
derste çantasını aldı ve okuldan çıktı aman ya okul onun diye her istediğini yapabiliyormu bu diye geçirdim içimden. Boşverip derse konsantre oldum.Son iki dersimiz bedendi müdürden hastaneye gitmek için izin almaya odasına gittim. Kapıyı tıklatıp içeri girdim. Müdür annemi aradı annemde izin verince dikkatli ol diye tembihleyip gitmem için izin verdi.
Bizimkilere görüşürüz dedim ve taksiye bindim. Gelmek için çok ısrar etmişlerdi ama ben istememiştim. Önce eve gelip üzerimi değiştirdim. Ayakkabımı giyip dışarı çıktım. Kapının önünde bekleyen taksiye bindim bir süre sonra hastaneye gelmiştik taksiciye parayı uzatıp aşağı indim. Hastaneye girdim. Yoğun bakımın olduğu yere gittiğimde şaşkınlığımı gizleyemedim...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SEVMEK Mİ? SEVİLMEK Mİ?
HumorSevecen bir kız düşünün. Acılara rağmen gülen. En önemli sözü gülmeyi unutma olan. Ukala bir çocuk düşünün. Aşka küsen. Ukala ama bi o kadarda tatlı. Bu iki kişinin yolları kesişirse ne olur. Ortaya nasıl bir hayat çıkar. Merak edenler oku bölümüne...