Alp sinirle Berk'e baktı. "İleri gidiyorsun." Berk ukala bir tavır takındı yüzüne. "İleri gitmeyi severim. Ela bilir."
Alp'in artık dayanacak gücü kalmamış gibiydi. Sinirden boynundaki damarlar şişmişti resmen. "Seni bir daha Ela'nın yakınında görmeyeceğim Berk. Bak sabrımın sonlarındayım."
Berk iğrenç diyebileceğim bir kahkaha attı. "Ela en başında benimdi. Şimdi sadece farklı bir heyecan arıyor. Yakında benden başka biri ile olamayacağını anlayacak. İşte o zaman sen bizim aşkımızı izleyeceksin."
Artık sinirden ağlamak üzereydim. Sesimin sinirden titrememesine dikkat ederek "Bana bak Berk. Artık yeter. Ben Alp'le sevgiliyim ve onu çok seviyorum. Bunu o kalın kafana sok artık. Biz diye bir şey yok unut bunu." dedim.
Berk kaşlarını çattı ve bağırarak "Sen beni seviyorsun!" Dedi. Sonra sesini kısarak " Bunu biliyorum. İtiraz etmeyi bırak. Sadece farklı heyecanlar arıyorsun. Ve en sonunda dönüp dolaşıp bana geleceksin güze-"
Alp, Berk lafını bitiremeden yumruğunu geçirmişti gözüne. Üstelik bu sefer Sametgil onları ayırmıyor onlarda yardım ediyordu. Gün yine maf olmuştu.
Selam ben geldimm. Alıntı paylaştım yeni bölüm inşallah yarın akşam yada çarşamba sabahı hazır. Buraya yazmayı cidden özlemişim ya. Oylarınızı esirgemeyin lütfen. Sizleri seviyorumm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SEVMEK Mİ? SEVİLMEK Mİ?
HumorSevecen bir kız düşünün. Acılara rağmen gülen. En önemli sözü gülmeyi unutma olan. Ukala bir çocuk düşünün. Aşka küsen. Ukala ama bi o kadarda tatlı. Bu iki kişinin yolları kesişirse ne olur. Ortaya nasıl bir hayat çıkar. Merak edenler oku bölümüne...