SEVMEK Mİ? SEVİLMEK Mİ?

SS "30"BÜYÜK SÜRPRİZ

İnsanlar bazı şeyleri hak ederler. İyilik yada kötülük. Berk'te öyle bu yumruğu gerçekten hak etmişti.

Berk kafasını kaldırdığında dudağının kanadığını fark ettim. Bayağı insan başımıza toplanmıştı bile. Alp Berk'e baktı ve "Ela'dan uzak duracaksın" dedi. Sonra beni bileğimden tutup çıkış kapısına sürükledi.

Bizimkiler de arkamızdan gelmişlerdi. Alışveriş merkezinden çıktığımızda Alp bileğimi bıraktı. Sonra bana baktı ve "O salak bizim okula mı geliyormuş?" dedi. "Öyle dedi ama onun yüzünden huzurumuz kaçmasın lütfen Alp" dedim. Alp tamam dermiş gibi kafasını salladı. Umarım bu Berk başımıza bela olmaz diye geçirdim içimden.

Caner ve Samet "Alp iyi misin?" Dediler. Alp "İyiyim merak etmeyin sadece o salak sinirlerimi bozdu hadi yine o gelmeden önce gidelim" dedi. Derya "Biz taksiyle gideriz" dedi. İtiraz edeceklerini anladım ve "İtiraz yok" dedim. Önce bir yok, olmaz laflarını duysakda sonradan kabul ettiler.

Taksi gelene kadar bizi beklediler taksi geldikten sonra Alp'e sarıldım ve "Görüşürüz" dedim. Alp'te bana sarıldı ve yanağıma bir öpücük kondurarak "Görüşürüz" dedi. Diğerleriylede vedalaştıktan sonra taksiye bindik.

Derya'nın "Berk'in bizim okula gelmesi kötü oldu" demesiyle ona döndüm ve "Sülük gibi yapıştı mal"

"Ya gerçekten seni seviyorsa"
"Hiç sanmıyorum başlarda tek amacı eğlence için çıkmak olan birinin sonradan beni sevmesi çok saçma" dedim.

"Ya pişman olduysa" diyen Eylüle bakıp "Şu konuyu kapatalım artık" dedim. İkiside kafasını tamam dermiş gibi salladılar.
Bir süre sonra bizim eve vardık kızlara görüşürüz diyip taksiden indim.

............................................
Sabah Kerem'in hadi kalk prenses diye bağırması üzerine popomun üzerine düşerek uyandım. Kerem sesli bir kahkaha patlatmıştı. Kaşlarımı çatarak "Kerem ya geberiyordum" dedim blöf yaparak.

"Amma abarttın prenses en fazla kıymetlin kırılır" dedi ve sırıtarak elini bana uzattı. "Uyuzsun."
"Abiler uyuz olur."
"Kabul ediyorsun yani uyuz olduğunu" dedim sırıtarak. "Hihi" dedi.

Ayağa kalktığımda popom cidden acımıştı. "Uyandığına göre önce kahvaltı sonrada doğum günü hazırlıkları"

"Tamam sen in ben yüzümü yıkayıp gelirim"dedim.

Banyoya geçtim ve elimi yüzümü yıkadım. Dün eve geldiğimde yorgun olduğumdan duşa girip hemen yatmıştım.

Yüzümü sildikten sonra aşağı indim ve herkese günaydın dedikten sonra kahvaltı masasına oturdum ve kahvaltı yapmaya başladım.

...............
Üzerime pantolon ve uzun kollu kazağımı geçirdikten sonra cüzdanımı ve ceketimi alıp aşağı indim. Kerem bizi kuaföre bırakacaktı. Onun için Derya ve Eylül bize gelmişti. Babamın dikkatli sür demesi üzerine kerem gözlerini devirdi. Abim diye söylemiyorum göz devirmek bile çok yakışıyordu.

Arabaya bindiğimizde havadan sudan sohbetler başlamıştı bir süre sonra kuaför'e geldik. "İşiniz bitince arayın hemen alırım" Keremin yanağına bir öpücük kondurdum ve "Dikkatli sür" dedim Kerem'i sinir etmek için. "Elaaa" dedi uyarıcı bir sesle. Ukalaca gülümseyerek ve bilmemiş ayağına yatarak "Biseymi yaptım ki" dedim. "Almıyom kız sizi taksiyle gelin." Keremin bunu demesi üzerine "Sen bize kıyamazsın ki" dedim. Sesimi incelterek. "İşiniz bitince beni burda bulamadığınızda anlarsınız kıyıp kıyamadığımı" dedi ve arabaya doğru ilelerledi. Derya ve Eylül'ün ölümcül bakışlarını üzerimde hissediyordum. "Yaa abii" "İşiniz bitince arayınn" "Bir tanesin" diye bağırdım. "Biliyorum" diye cavap verdi ukala. Eee kimin abisi??