16- Gerçek

204 75 23
                                    


Öncelikle karakterlerimizin göz renklerini açıkça belirtmemi isteyenler oldu. Multi'de var.

Daha sonra 'altın göz rengi' yok diyenler için; bu Nil'in tasviri. Bahsettiği göz rengi; kehribar, bal renklerinin tonlarıdır.

İyi okumalar.^^

--

"Sustur şu sevgilini, babası gelecek şimdi!" Laçin balkondan kafasını çıkarmış, cırlayan Simay'a yüzünü buruşturuyordu.

Şaşkınlığını az da olsa gideren Oğuz, gözlerini Simay'a çevirdi. "Susar mısın canım?" Simay anında sesini keserek Oğuz'a gülümsedi.

Ben ve Laçin ağzımız bir karış açık bir şekilde onları izlerken Laçin konuştu. "Lan, ne olmuş sana? Kibarlaşmışsın?" imkansız bir şeyden bahsedermiş gibi konuşuyordu.

Şaşkın bakışlarımı Simay'a çevirdim. "Ya sen? Ne zaman biri 'sus' dediğinde sustun?" Simay endişeyle dudaklarını ısırırken, Oğuz bıyık altından gülüyordu.

Laçin daha fazla bu işkenceye dayanamayarak yatağıma atladı. Yüzünü yastığıma gömerken konuşmaya çalışıyordu. "Buralar sen kokuyor." dediğini zor da olsa anlayabilmiştim.

İstemsizce gülümserken Oğuz'un sesini duydum. "Lan bizi dinleyin! Boşuna mı geldik buraya?" gözlerimi devirerek bakışlarımı ona çevirdim. Simay'ı ilk defa bu kadar sessiz görüyordum. Sanırım son defa da olacaktı.

Laçin kafasını gömdüğü yastıktan kaldırıp yanıma geldi. Uzun bacaklarını uzatarak oturup, omzumdaki saçlarımla oynamaya başladı. "Konuşun."

Çattığım kaşlarımla ona dönerek omzunu çimdikledim. "Sussana sen." omzunu ovuşturarak konuştu. "Ne vuruyorsun kızım, yeni gelinler gibi süzülüyorlar, şunlara bak."

Laçin'in dediğini yaparak bakışlarımı onlara çevirdim. Gerçekten de nazlanıyorlardı. Gözlerimi devirerek konuştum. "Gerçekten, konuşun artık." Laçin onaylayan mırıltılar çıkardı. Oğuz yeşil gözlerini Simay'a dikerken konuşmaya başladı.

"Saat kaç?" Simay kaşlarını çatarak cevap verdi. "17:35?" Oğuz yüzünde muzip bir gülümsemeyle cevap verdi. "Şu saatten sonra benimsin."

Simay hafif bir gülümsemeyle Oğuz'a sarılırken, ben şaşkınlıkla Simay'a bakıyordum. "Ne yani? Bu mu?" Laçin'in sesini duydum. "Bu onun için fazla bile. Simay da farkında."

Kaşlarımı çatarak Laçin'e döndüm. "Sen hiç birine teklif ettin mi?" içimde beliren merak duygusu bastırılamaz hale gelmişti. "Hayır, genelde teklif alıyorum." bunu ukalalık yapmak için söylememişti. Yüzünde hoşnutsuz bir ifade vardı.

"Peki, etseydin nasıl bir şey yapardın?" muzip bir ifadeyle bana dönerek konuştu. "Fazla meraklısın." utançla önüme dönerken neden böyle bir şey sorduğumu düşündüm. Beni ne ilgilendiriyorsa artık!

Sinirimi çifte kumrulardan çıkarmak istercesine onlara döndüm. "Boşaltın odamı! Saplığımı yaşayacağım." Oğuz aşırı saçma bir cümle kurmuşum gibi bana baktı. Ne demiştim ki?

"Nil, sevgilin yanında?" ani gerçek kafama dank ederken çaktırmamaya çalıştım. "Demek istediğim, çıkın dışarı. Sevgilimle kalacağım." Simay hafifçe gülerken, Laçin şaşkın görünüyordu.

Durumu kurtarayım derken daha da dibe batmıştım. Oğuz'la Simay çıkacağı sırada arkalarından bağırdım. "Durun!"

Simay tek kaşını kaldırarak bana bakarken konuştum. "Evde kimse var mı?" kafasını iki yana sallarken, aklıma gelen zekice planı onlara sundum. "Film izleyelim." Oğuz onaylarken, Simay da başını salladı.

Sonun Başlangıcı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin