Ben ne yapacağımı ne söyleyeceğimi bilemiyorum şuan! O boynuma sıcak nefesiyle öpücükler kondururken ne yapabilirim ki? İlk defa böyle bir şey yaşıyorum! Tanrım bana yardım et! Ama bu sefer ciddiyim! Yardım et bana!
Ben nefes nefese kalmış bir şekilde " Yapmayın!" diyebildim sadece.
O ise , sıcak nefesi derimin içine kadar işlerken " Ne yapacağınızı merak ediyorum Leydim." dedi.
Dudaklarıyla daha baskılı ve kışkırtıcı öpmeye başladı.Dişimi sıkarken bir inleme çıktı dudaklarımdan.
"İnlemelerinizle beni daha çok kışkırtıyorsunuz Leydim."dedi belimdeki elini kalçama kaydırarak.
Onu iki elimle kendimden uzaklaştırmaya çalıştım ama yerinden 1 cm bile kıpırdamadı! Ben daha fazla dayanamadım bu duruma ve etrafta bir şeyler aramaya başladım.Tezgahta bir bıçak gördüm.Bıçağa yakın olan kolumla bıçağa uzanmaya çalışırken o beni eliyle durdurdu.Ellerimizi parmaklarıyla birleştirip tezgaha dayadı.
Ona hırçın bakışlarımı göndererek "Bırak beni zorba!" derken kafasını boynumdan çekerek yüzüme odaklandı.Bakışlarını gözlerime sabitledi.
Tek kaşını kaldırarak çekici bir şekilde bakmayı sürdürürken " Zorbalık yaptığım yok Leydim.İnlemeleriniz bunu kanıtlıyor." dedi.
"Sen tam bir ahlaksız, pis , züppe bir Lordsun!"
Benim Bu hakaretlerime karşı dudaklarını büzüp oldukça sinirli bir şekilde "Sözlerini geri al hemen!" dedi.
Gözlerine hırçın bakışlarımı göndererek "Ne yani ,öyle değil misiniz?" diye sorarken uzaktan gelen halamın sesini işittim.
Yüzümü buruşturarak bakarken "Halam geliyor! Bırak ne olur." dedim yalvarırcasına. Ona yalvarmak beni deli ediyor resmen!
Benden biraz uzaklaştı neyse ki . Halam mutfağa girecekken onu bütün gücümle itip kendimden uzaklaştırdım ve arkamı döndüm hızla. İçeriye giren halam şaşırmış bir şekilde ses çıkartarak " Lordum siz burada mıydınız?"diye sordu.
"Özel şurubunuzun tadını merak ettim de."
Halam heyecanla " Nasıl buldunuz peki Lordum?" diye sordu.
"Yeğeniniz çok yavaş doğrusu.Daha bakamadım tadına."
Hayretler içinde yan yan baktım ona!
"Isolde!"
Halama dönerek "Hala bitmek üzere!" dedim.
Halam, "Lordum siz gelin bahçeyi gezmeye devam edelim.Şurubunuz birazdan hazır olur." diyerek Lorda eliyle yolu gösterdi.
"Peki." dedi Trihan ve halamla birlikte mutfaktan çıktı.Mutfağın penceresinden onlara bakarken biran da kafasını bana döndürdü.Göz kırptı sırıtarak!
Sinir ya! Hiç utanması yok bu adamın! Şurubu bardaklara doldurup bahçeye gittim.Leydi Katherina çiçekleri inceleyip yardımcısına not aldırırken eniştem ve halam Lordu ve kuzenlerimin gezintilerini izliyordu.
Kaşlarımı çatıp "Kesin Erica Lordu kendine ayarlıyordur!Şuna bak içine düşecek resmen!" dedim içimden.
Halamların olduğu masaya gidip şurupları masaya bıraktım. Halam ayağa kalkıp Lordu ve kız kardeşini çağırdı.
Leydi Katherina " Bayan Elena ben biraz daha çiçeklere bakmak istiyorum daha sonra şurubunuzun tadına bakarım."dedi sevecen bir tavırla.
Kafasıyla onaylayıp "Tabi ki Leydim siz nasıl isterseniz." dedi halam da.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Masumiyet Çağı
RomanceOnlar birbirinden habersiz bir güne başlamışlardı.Güneşin o parlak ve göz kamaştıran ışığıyla birbirlerinin içine dokunmuşlardı . Belki iyi bir dokunuş ,belki de kötü bir dokunuştu. Bunu kim bilebilirdi ki? Kim bilebilirdi ,daha onlar bile bunu bil...