"Çünkü bana dokunmak için delirdiğini biliyorum..."

1.4K 47 5
                                    

 Yazın tadınıı çıkarııın!

Hatta benim yerime de yapın bu işi çünküü ben inek gibi ders çalışıyorum bu sıcakta! OFF sabahtan akşama kadar ders ders ders! Gerçekten boş vaktim yok diyebilrim.Sizi sadece 2 haftacık kadar beklettiğimin farkındayııım ve yine özür dileyeceğim bundan dolayı.

Bu bölümü okumadan bi önceki bölümü okuyun yeniden isterseniz.Hem daha anlaşılır olur aranızda belki olayları unutmuş olanınız vardır.

HERNEYSEE :)

Size yine eğlence kokan bir bölümel geldiğiimii düşünüyorum.Umarım beğenir ve o güzel yorumlarınızla beni motive edersiniz.Gerçekten şuan çook motiveye ihtiyacım var...

** Ayrıca bu hafta içinde de bölümler yayınlayacağım.**

Ayy fazla yazmışım ben yinee :D

Sizi fazla tutmayayım been ! 

İyi okumalaaaar canlarıım :D

Veee tabikiiii

 "Masum Kalın." 

Trihan'la beraber yatakta uzanırken onun o masum yüzünü izliyordum. Onu uyurken izlemek çok güzeldi.Az önceki sinirli halini gördükten sonra onu böyle görmek tuhaftı aslında. Sinirli olduğu zaman beni korkutuyordu.Fazla tepkiler veriyordu ve bu beni bir yandan da kasıyor ,geriyordu aslında.

Parmağımla yüzüne düşen kıvırcık saçını geriye attığımda alnındaki terlerini de silmiştim.Uyurken bile bu haldeyse...

Daha fazlasını düşünemiyordum. Yüzüne uzanıp kaşının üzerini öptüm.Onu öpmemle kirpikleri kıpırdamıştı.Ben aptalca gülümserken onun da dudaklarının kıvrıldığını gördüm.

Kısık sesle " Seni seviyorum." dediğimde bana sadece o kıvrılan dudaklarıyla cevap vermişti. Bu da bana yetmişti zaten.

Trihan'ı uyandırmadan yataktan kalktım.Aşağıya inip Leydi Katherina'yı görsem iyi olacaktı.Belki sohbet ederken bana gizli sevgilisinden bahsederdi ve ben aralarındaki bağın ne kadar kuvvetli olduğunu anlardım. Yataktan kalkmış kapıya doğru ayaklarımın ucuyla yürürken Trihan'ın sesiyle yürümeyi bıraktım.

"Nereye gidiyorsun?"

Ona dönüp tatlı bir gülümsemeyle "Biraz Saray da dolaşacağım.2 gün sonra buraya yabancı kalmak istemiyorum." dedim.

Biliyorum bu biraz yalan oldu ama onun iyiliği için bunu söyledim...

Eğer Katherina'ya gidiyorum deseydim yeniden derin düşüncelere dalıp sinirlenecekti. Trihan yatakta kıpırdanıp sırtını yatak başlığına dayadı ve bana seslenip "Yanıma gel sevgilim." dedi.

Merakla yanına giderken ne yapacağını düşünüyordum. Yatağın yanına geldiğimde Trihan oturmamı istedi.Yatağa oturup ona daha yakın olduğumda Trihan ellerini yanaklarıma koyup okşarken "Yalan söylemek istemiyorsun belki ama...Bunu biraz belli etmeden yap bir dahakine.Seni seviyorum bir tanem." dedi ve dudaklarıma bir buse kondurdu.

O an ne söyleyeceğimi bilemediğimden direk gülümsemiştim.Kızardığımı anladığımda hemen yataktan kalkıp " Uyandığında yanında yatmış olacağım." dedim.

Eteklerimi avuçlarıma toplamış salona giden merdivenden inerken hala Trihan'ın yalan söylediğimi nasıl anladığını içimde tartışıyordum.Bu adam gerçekten beni tanıyordu ya! Bir daha yalan söylemesem iyi olur.Yoksa Trihan bu sefer ki gibi açık sözlü olmayacak. Herneyse sonunda merdivenlerden inip o görkemli salonun kapısından içeri girebildim. Salonda tahmin ettiğim gibi Leydi Katherina vardı.Dışarıya doğru bakan, keyif koltuklarına sinmiş çayını yudumlarken ona doğru adımlar atmaya başladım.

Masumiyet ÇağıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin