B-3

84.1K 3.4K 565
                                    

Hayır Halay Çekiyorum 

"Ben geldiğğğğğğm" Kapıyı tekmeleyerek kapadım. Birkaç kez daha böğürerek anneme ulaşmaya çalıştım. Cevap yoktu. Çantamı yatağıma fırlatıp mutfağa koştum. Buzdolabının üzerine bir not iliştirilmişti: 

Sevil Teyzenlere gidiyorum. 5 dakikaya dönerim. Saat 4 gibi böreği fırına koyarsın. 

Cebimden telefonumu çıkarıp saate baktım. Saat 3'tü. Evet anne 5 dakikaya dönersin, anlıyorum seni. Annemin notunun saçmalığını bir kenara bırakıp sevinmeye karar verdim. Sonuçta evde yalnızdım. Bütün ev bana kaldı. Nihahahahah. Eminim aklınızda hemen bir liste oluşmuştur:
1-Porno izle.
2-Mastürbasyon yap.
3-Eve kız at. 
4-Parti ver. 

Pekala, bazı şeylerin cidden açıklığa kavuşturulması gerekiyor. İlk olarak beynimin çoğunu cinselliği ayırdığım su götürmez bir gerçek ama bütün zamanımı bunlara ayırmıyorum. Her gün porno izleyen bir tip değiilm. Haftada 2 kere izlesem yetiyor. Mastürbasyon konusuna girmeyeceğim. O sizi ilgilendirmez (burada nokta s nokta s yapıyorum) Eve kız atmayı ben de çok isterdim. Fakat gördüldüğü üzere atılacak kız yok. Pitos planım da yırtık pantolon yüzünden yattı. Aysel'i eve atma hayallerim de tuzla buz oldu. Son olarak, parti vermek mi? CİDDEN Mİ? Apartman dairesinde yaşıyorum. Sosyal bir hayatım da yok. Çağırabileceğim 2-3 insan var. Onlar da bize geldiğinde biraları kapıp basket maçlarını izliyoruz. Üzücü, ama gerçek.  

Ben de her zamanki aşırı aksiyonlu etkinliğimi yapmaya karar verdim. PS3 OYNAMA! Okul kıyafetlerimi odamın bir köşesine fırlatıp rahat mı rahat pijamalarımı giydim. Sonra da Pes'i kaptığım gibi salondaki koltuğa kurulup oynamaya başladım. 

Alex gole gidiyor, evet sayın seyirciler Alex gole gidiyor. Alexssss, Alexssss, Alexssss. 

Bilmem kaçıncı kez daha (ehehe) oyunu kazandıktan son yüzümde kocaman bir gülümsemeyle odama geçiyorum. Matematik ve Fizik ödevlerini üstünkörü yapıp kendimi yatağıma bırakıyorum. Biraz kestiriyim en iyisi. 

***

"BORA!" Annemin sinirli sesini duyunca uykulu uykulu yerimden fırladım. Oysaki rüyamda Barbara Palvin'i görüyordum. "BORA!" Kafasını odamın kapısından içeriye soktu. Gerinip gözlerimi ovuşturdum.

"Napıyorsun bakayım sen?" Boynumu kıtlattım.

"Ne yapıyor gibi görünüyorum anne?"

"Uyuyor muydun sen?"

"Hayır halay çekiyordum."

Kapının kapısını sertçe kapatıp gitti. Bir küfür savurup saate baktım. Saat 6'ydı. BEN BÖREĞİ FIRINA KOYMAMIŞTIM.

Annemin ejderha çığlığını andıran sesi mutfaktan duyuldu. Bir an için camdan atlayıp kaçmayı düşündüm ama ben bu sakarlıkla kesin sakatlanırdım. 3. kattan bile doğru düzgün atlayamazdım ben. 

Boynum bükük bir şekilde odamdan çıktım. Annemin yanına mutfağa doğru ilerliyordum. Mutfağa gitmek için salondan geçmek zorundaydık. Ben de gayet normal bir şekilde salona gittim. Salonda oturan ablama ve yüzü bir ton boyalı kız kardeşime selam verdim. Kız kardeşimin yanında oturan kumral kız kıkırdadı. 

Amına koyim Aysel. 

Onun yanında da Aysel'in annesi.

"Pijamaları da amma sevimliymiş." dedi kız kardeşim gülerek. Aysel telefonunu çıkarıp flaşı patlattı. O an zaman benim için yavaşlamıştı. Yapacak fazla bir şeyim yoktu. Annem üzerinde mutfak önlüğüyle salona geldi.

"Sevil Teyzenlere gitmiştim. Börek pişirdiğimi duyduğunda gelmek istedi. Ama biri böreği fırına koymayı unutmuş."

İnan anne ben de nefes almayı unutup ölmek istiyorum, inan anne.  

BoraHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin