Bora

B-18

Veeeeeee sınavlarım bitti :D Aynen öyle gençler sınavlarım bitti :D Artık buralardayım. Size her gün yb yazmaya çalışacağım ^^ Sabrınız için minnettarım. Hepinizi çok seviyorum benim 'bildiğimiz' okuyucularım :D  

Benim Sevgilim Seninkini Döver 

Ceylin zile bastığında yaptığım hatanın farkına yeni yeni varıyordum. Yeni tanıştığım bir kızı eve çağırmıştım. Aileme sevgilim olarak tanıtacaktım. İnsanlar bir yıllık sevgililerini bile aileleriyle tanıştırmazken ben sevgilim olmayan sevgilimi ailemle tanıştıracaktım. Bunların hepsinin sorumlusu Berna şeytanıydı. Eğer bugün çuvallarsam sonu iyi olmayacaktı. 

Annem tükürüğüyle saçımı düzeltti. Oğlunun sevgilisi olmasını şaşkınlıkla karşılamıştı. Babamsa kuşkuyla bana bakıyordu. Gay falan mı sanıyor beni acaba? Yok ya olamaz öyle şey. Ama olabilir de. Olmamalı. Öyle sanamaz. Gerçi 17 yıllık oğlumun bir tane bile sevgilisi olmasaydı ben de onu gay sanardım. Bu gidişle oğlum olacağını da düşünmüyorum.

Her neyse konu dağıldı. Ceylin'in gelişine dönüş yapalım.

Ceylin açılan kapıdan narince başını çıkarttı. Gergin bir şekilde gülümsedi. Ellerinin titrediğini görünce çevik bir hareketle kapının önüne gittim ve annemi itekleyerek sözde sevgilimi içeri davet edip sarıldım.

"Özür dilerim. Bir daha olmaz." diye fısıldadım kulağına. Ceylin kıkırdadı.

"Daha yeni tanışmış olmamıza rağmen bunu birkaç kez daha yapabilirim, sorun yok sarışın."

***

Ceyhun Ceylin'den 5 dakika sonra falan geldi. Berna'nın sevgilisi olduğu için karşımda serserinin tekini bekliyordum. Vücudu dövmeyle kaplı, piercingli, saçlarını kazıtmış ya da önünü yukarı kaldırmış üzerinde Metallica tişörtü olan bir çocukla karşılaşmak benim için olağandışı olmazdı. Fakat içeri giren çocuk oldukça... düzgündü.

Evet, düzgündü. 

Mavi gömleğin üzerine sarı bir kazak giymişti. Kazağın üstünde C harfi işlemesi vardı. Ana kuzusu olduğuna dair manyak bir işaret işte. Kazağı kesinlikle annesi örmüştü. Pantolonu çocuğa bol geliyordu. Aynı zamanda da uzun. Renginin kahverengi olması da şaşırtıcıydı. Bildiğin beyefendi bir tip. Allah'tan ayakkabıları kundura değildi. Yoksa düşüp bayılacaktım. Berna'ya bir bakış attım. 

Cidden mi?, diye soruyordu bakışım.

Kapa çeneni moron, bakışıyla karşılık verdi.

Zaaaaa tipe bak bunu mu bulabildin anca diyerekten Berna'ya sataşmaktan çekinmedim. Kaşlarını çattı. Ceylin'i işaret etti.

Kedi olalı bir fare tuttun diye havalanmasana ibne, bakışıyla konuşmamızı bitirdi.

Görüldüğü üzere son zamanlarda Berna'yla bakışmalar yoluyla anlaşmada yol katetmiştik. Hatta Berna'nın cevap vermesi için dudaklarını oynatmasına bile gerek kalmıyordu. (Bunun yerine sinirlendiğinde kafama bir şeyler fırlatıyordu. Ben de yüksek sportif genlerimin bana verdiği yine çok yüksek yeteneklerim sayesinde atılan eşyalardan kaçıyordum)

***

Yemek masasına geçtik. Babam bir Ceyhun'a bir Ceylin'e sorular soruyordu. Ben de babam sayesinde Ceylin'le ilgili bir şeyler öğrenip pot kırmamaya çalışıyordum. 

16 yaşında. TM öğrencisi. Dersleri fena değil. Matematik dışında. Annesi ve babası avukat. Bir abisi var. (Sıçtım.) Abisi askeri lisede. (Daha çok sıçtım.) Boks ile ilgileniyor. (Sıçma kat sayım sonsuzlara ulaştı.) Bir de evlat edindikleri küçük bir kız kardeşi var. Piyano çalıyor. Balerin. Sesi de güzel. Şan dersleri alıyor.

Ceylin anlattıkça ağzımın suyunu akıtmamak için kendimi zor tutuyorum. Bana ilgi gösteren kız ciddi anlamda mükemmelmiş. 

Sonra Ceyhun hakkında konuşmaya başladılar. Ceyhun okul ikincisiymiş. Elbette MF öğrencisi. Genetik Mühendisliği istiyor. Babası emekli bir vali. Satranç konusunda uluslararası dereceleri var. 

Bir Ceyhun'a bir Berna'ya bakıyordum. Ulan bu kız böyle bir çocuğu nereden buldu? Hayatında ilk defa doğru düzgün birini buldu bu kız. Vallaha birazdan şaşkınlıktan öleceğim. 

Berna masanın altından bana tekme atıp zafer kazanmış bir gülümsemeyle oturduğu yerde dikleşti. Ağzımı oynatarak "zaaaaaaaaaaaa XD" şeklinde güldüm. Daha sert tekme attı.

Yalnız Berna'nın duyabileceği bir sesle "1.60 boyundaki minik mi minik sevgilim bile bu ineği döver." dedim. 

Berna cevap vermek yerine Ceyhun'un omzuna dokundu. 

Vay anasını satayım kız çocuğu bayağı sahiplenmiş.

***

Gecenin sonunda Ceylin'in babası onu almaya geldi. Annemleri aşağıya inmemek için ikna ettim. Ceylin'le özel olarak konuşmak istiyordum. Babası son derece lüks arabasıyla kapının önünde beklerken ben kelimeleri toparlamaya çalışıyordum.

"Sen söylemeden." dedi Ceylin. Sonra derin bir nefes aldı. "Şu sevgili olayı benim de işime yaradı. Babam çok içime kapandığımı söylüyordu." 

"O zaman devam ettirmeliyiz." Cümle ağzımdan kaçıvermişti. Ceylin 32 diş sırıttı. Gecenin karanlığında bile suratının kıpkırmızı kesildiğini fark etmiştim.

"Tabi ki."

"Tabi ki."

"Git sen o zaman." Başımla arabayı işaret ettim. Ceylin rüzgar yüzünden gözüne giren saçlarını geriye itti.

"Evet, en iyisi ben gideyim. Sonra konuşuruz."

"Sonra konuşuruz."

Ceylin gitti.

Ve Bora Düzyatan'ın ilk sevgilisiyle ilişkisi işte böyle başladı.